Masalın ağsından
Hayat o kadar enteresandır ki bazen hiç beklemediğiniz bir zamanda karşımıza beklemediğiniz birini çıkarır bazen çok istediğiniz bir şey asla olmaz ama istemediğiniz bir şey nedense hep olur hayatımda ilk defa çok istediğim bir şey olmuştu ve büyük hediyem bana karan aliy di.
Heyecanla gelinliğimi bindallı mı ve kına elbisemi seçerken Bir taraftan da gözüm kapıdaydı ne zaman gelecek diye ne zaman bir de onu göreceğim diye heyecanla gelindiğimi seçtikten sonra işimiz bittikten sonra mağazadan çıkarız mağazanın önünde iki adam bekliyordu bunlar kimdi. "Senin bu adam var ki karan Ali nerde" derim senin insana adamlara bakıp "siz neden burada bekliyorsunuz" der kapının sağındaki adam bir adım öne atarak cevap verir " karan bey burada beklememiz söyledi nereye giderseniz biz de arkanızda olacağız" der selin "abimin işleri yine neyse kızlar merak etmeyin biraz sonra abim de gelir ve en iyisi onu arayayım" eline telefonunu arayayım derken bir araba gelip içinden Karan Ali iner "işinizi bitirmişsiniz bakıyorum" derken yanıma gelip eline beline Sarar Melisa gülümseyerek ona bakarım "evet bitti" derim karan Ali ise bana gülümseyerek karşılık verir senin ise"ee şimdi ne yapıyoruz annelerimizin yanına mı gidiyoruz yoksa ne yapıyoruz" der "annelerimizin yanına gidiyoruz onları alıyoruz sonra yemek yiyoruz ondan sonra da diğer işleri halledip artık dağılıyoruz tamam mı Selin kocanı da ara gelsin" der "hiçbir zaman kocamada geçinemiyorsun ha aşk olsun abi gerçekten" der biz ise bira kenarda gülüyorduk "ne yapayım kanım uyuşmuyor adamla senin kocanı sevmek zorunda mıyım" dediğimde bu sefer şeklinde kahkaha atarak güler bu sefer karan Ali elimi tutarak arabay doğru yol alırız "hadi kızlar " der selin. ablam ile Ece yine selinin arabasına geçerek. Ben is karan Ali'nin arabasına binerek yanına oturup elini tutarım ve bizim dilimizden şarkı açar
Bu benim en sevdiğim bizim kültürümden bir şarkıydı tabi karan alide yarı türkmen olduğu için oda biliyordu.
Annmlerin bizi beklediği restorana gideri içeri girdiğimde herkes otdaydı annem abilerim yengelerim yeğenlerim karan Ali'nin annesi ve selinin kocası. Sevinçten annemin yanına gidip sarılırım Fatma teysenin ise elini öpüp anıma koyarım ve sonra herkez masaya oturur ben ise kara alinin yanına oturup elini masanın altından tutup.
"Teşekkür ederim" derim karan Ali ise "neden " der ben ise kulagına yaklaşarak "herşey için" deyip yanağından öperim.
Yaklaşık iki saat sonra hekez dağırlmaya başlar sadiçe ben annem ablam Fatma teys eve karan Ali kalmıştık. Bir tane köyümcuya götürür Fatma teyse' bizi biz karan Ali ile arkadan Elele tutuşarak yürürüz. En sonda biz gireriz karan Ali ile Fatma teyse' önce yüziklari cıakr masını ister adamdan adamda cıkarır biz karan Ali ile daha da yaklaşıp bakarız hepsi çok güzeldi tek taş bile vardı karan Ali ordan tadı büyük olan bir yüzük çıkarır ve elimi tutarak takar ben is gülüm seyerek bakarım "demek çoktan seçtin karan Ali karının yüzüğünü" der gülerek ben ise saşırmıs ve bir o kadarda mutlu bir şekilde karan Ali'ye dönüp "bu çok fazla ama " derim karan Ali ise "bu bile as" der ben ise daha da gülerek "e.. hadi ama iki saat birbirnize bakarsanız sabaha kadar buradan cıkamazyız" der abla. Ve ortamıza girer biz hepimiz gülerek bakmaya devam ederiz altınlara. Sonra Fatma teyse' kafam kadar altın getirir ve boynuma takar ama ben hemen cıkarıp geri veririm "yanıs analama fatma teyse' ama bu çok ben bunu takamam bı kere günah altın takarım ama ayarında lütfen beni yanış anama" deyip elini tutarım Fatma teyse' ise elini yüzüme koyarak gülümser"neden alınıyım ki haklısın sen nasıl istiyorsan öyle olsun güzel kızım" der ben ise gülerim. Yüzüklarimizi ve altınları seçtikten sonra "anne siz nereye gideceksiniz" der karan Ali "bizim biraz daha işimiz var oğlum " der Fatma teyse' karan Ali ise elimi tutarak "iyi siz işinizi haledin anne seninde bir isteğin varmı" der annem o an yüzümd eo kadar büyük bir gülümseme olurki o gülümseme hekezde olur karan ali ilk kez annem anne demişti. "Yok oğlum sağol" der annem "tamam o zaman bizim masala bir kaç işimiz daha var onalara gidicez" der ne işimix vardı ki "tamam oglum siz rahatınıza bakın" der fatma teys sonra vedalaşıp ayrılırız yanlarınd arabaya binip "nerey gidiyoruz" derim karan Ali ise "düğün salonunu görmek istemiyor musun" der ben ise gülerek "ya.." deyip karan Ali'nin duduklarına yapışım öyle bir öperim ki o bile elini belime koyara kendine yaklaştırıp dilimiz değene kadar öpüsürüz sonra nefes nefese ayrılırıp anımızı birbirine deydirip "seni seviyorum" derim karan Ali ise gülerek karsılı verip dudağıma kücük bir öpücük daha kondurup direksiyona doğru dönerek ve arabayı çalıstırır ben ise yüzüm kıpskırmızı olmuş bir şekilde boynumdaki kilitli koylyeyle oynayıp utanmıs bir şekilde karan Ali'nin yüzüne. Baka mıyordum.
Yola cıktığımza karan Ali sagına ve soluna bakıp gülen yüzü düsmüştü. Hızlanmaya başlanmıştı ve ben hızdan çok karkan biriydim. "Canım fazlamı hızlı sürüyorsun" derim karan Ali ise "kemerini tak" der ben ise "neler oluyor karan Ali" derin karan Ali ise bu sefer sert ve sinirli bakıslarıyla "SANA KEMERİNİ TAK DEDİM.." diyerke bağırdıgınd akorku ile kemerini takarım "karan Ali neler oluryor lütfen yavaşla korkuyorum" derim ama yavaslamaz daha da hızlanır sonra eline telefonu alarak
"Alo hemen Eskişehir'in giriş kapısına gelin takip ediliyoruz. Bilmiyorum cenk hemen gel diyorum" der ben ise korku ile arkama bakarak soyah bir arabanın bizi takip etigini görürüm.
Merabalar arkadaşlar geç geldiğini biliyorum ama isim yüzünden dün yazıp atamadım bu günde geç atım çok özür dilerim. Umarım beyen mişsinizdir yorum yapmayı ve beyen meyi ve diyer kitabıma göz atamayı unutmayalaım kara gecenin kıyameti adlı kitabımı çıkartmak istiyorum oyüzdne destek olursak çok sevinirim sevgili yazarınızdan sevgiler ve saygılar ❤️🔥 🔐 🥰 🔐
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
16.73k Okunma |
953 Oy |
0 Takip |
52 Bölümlü Kitap |