17. Bölüm karan Ali çakırın gizli sırı

Ben karan Ali çakır 22 yaşına kadar hayalleriyle renkli bir adam üniversiteyi bitirince fotoğrafçı olma hayalleriyle yaşayan bir adamdım ta ki 23 yaşında babamı kaybedene kadar babam öldürüldü ve bana bir mektup bırakarak hayata son nefesini verdin O mektupta bana bıraktığı miras söylemişti bütün ailemizden annemden bile sakladığı miras şuydu babam bir mafya lideriydi ve ölünce bana bıraktı o koltuğu ne kadar istemezemde oturmak zorundaydım babamın son isteğini yerine getirip onu öldüren adamı bulup nefesini kesmek sorundaydım. Ama şimdi 28 yaşındayım hayatım botunca bir kızı hayatıma olıp onu bu karanlığa sürüklemek istemediğim için evlnemdim şimdi mecburen evleniyorum peki bundan sonra neler olacak.

Esnafsaraya girmiş kızlar önden yürürken ben masalın elinden sıkıca tutmuş sağa sola bakınıyorudum.

"Aşkım" der masal ben ise "efendim" diyerke yüzüne bakarım "bir şey mi oldu endişeli gibisin" der ben ise ne diyeceğimi bulurken selin bize dönerek "a.. bakın burası çok güzel hadi masal gelse bakalım" der masal ise elimden tutarak beni götürür ve içeri gireriz kızların hepsi etrafa dağılarak elbise bakınmaya başlarlar sonra masal kabine girer ben ise bir yerde kendime yer bularak koltuğa oturup kahve getirir bana "teşekür ederim" derim deyip kahveden bir yudum alırım selin ise elibise bakarken kabinden bütün güzeliğiyle masal çıkar. Ben ise sırıtarak ayağa kalkarım. Bir kız bunce senidir bana aşk beslerken ben neden masaldan sadiçe nefret ediyordum. Cünkü babamın ölümünden birazda o sebepti onunla evlenip onu o eve hapis ediçektim ama neden ondan atkilaniyormusum gibi hissediyorum neden onu o restoranda öptügümden beri kendimi farklı hisediyorum.

Masal bana dönerek "karan Ali nasıl olmuşum" der ben ise gözündeki o içinin gülemsi beni de güldurmesi beni delirtiyordu. "Çok güzel çok güzel olmuşsun bence başka bir şey deneme bu çok güzel tam sana göre" derim muntaha ise "enişte ne oldu başka bir şey denerse bir karz daha güzeligini kaldıramaz mızın " der gülerek ben ise "yani istemez siniz buradan hastaneye gidelim" diyerek gülerim onlar ise benden çok kahkaha atarlar ve "bu yani tamam bu çok güzel Nişan için kayet uygun" der masal "ne çabuk bittirdik değilmi bende bunları seçtim kına ile nişan için muntaha Ece siz seçtiniz mi" der selin muntaha ise "bizde seçtik o zaman sadece kına için ve gelinlik kaldı degilm mi" der muntaha ben ise araya girerek "evet evet siz gelinlik bakının oyüzden büyük bir yere reserbosyon aldım orada bir sürü gelinlik var oradan istediğin gelinliği seçe bilirsin masal" derim ondan sonra masal bana gülümseyerek kabine doğru gider ben ise derin bir nefes alarak cenkin gelmesini beklerim ki o sırada kızlar işini bittirip gelirler. Ben ise kasada her şeyin üçretini ödüyordum. Masal yanıma gelip koluma girer ve yüzüne bakıp gülerim ondan sonra mağzadan cıkarız o sırada muntaha "ne gerek vardı enişte yönde teşekkür ederiz" der ben ise "boş ver ben yabancı değilim dimi" derim o sırada ben masalın elinden tutup hepimiz yürümeye başladığımızda "sizi mağdaya bırakıçam bende cenkle bir yere gidip sizi cıkışta bekliycem tamam mı " derim masal ise gülmeyi bırakıp "nereye " der üzgün suratla ben is ekızların bizim önümeze gecıp yürümeleri için yavaşca yürürüz. Sonra masalın kulağına yaklasıp "düğün için damatlık almam gerek dimi sevgilim" derim masal ise güler ve bende külekle karşılık verip yanağını öpüp ayrılırım o sırada esnaf saradan cıkıp dediğim mağsaya gelmiştik cenkte beni orada kapının önünde bekliyordu masalın elini bırakıp cenkin yanına giderim masal ise kızlarla bir köşede bekliyordu.

"Karan" dercenk ben ise cenki bir köseye çekerek kolundan. "Ne yaptın haleti mi" derim cenk ise "haletim karan Ali. dediğin gibi harakete geçmişler dügünü erken yapman çok iyi oldu" der ben ise "adamlar" derim cenk ise gözüyle gözterek iki adamın durduğunu görürüm. "Ben gelene kadar buradan kimse ayrılmıyacak buraya kimse girmeyecek dügün bitene kadar masalı tekil eden hep bir koruma olacak en önemliside masal biz evlene kadar hiç bir şey anamamalı" derim o sırada masal gelir ve "canım" der ben ise elimi beline sırtına koyarım " bu cenk sana şaka yapan kişi" derim masal ise gülerek cenke bakar ve "demek sizsiniz" der cenk ise gülerek "lütfen cenk de yenge evet bendim ne yapalım kardeşim eveleniyor yengemizede şaka yapmasak ne yapalım" der gülerke bizde masala gülerek karsılı veririz ondan sonrada "ben göstericem sana dünyanın kaç bucak olduğunu hele bir evlenmeye kalk" derim masla ve cenk güler sonrada cenk kin telefonu çalar "pordon karan Ali ben seni arabada bekliyorum" der ve gider ben ise masalı kendime yaklaştırarak anımızı birbirine vurarak "şı.. ablam burda bize bakıyorlar" dediğinde onu rahat bıakıp kendimden uzaklaştırırm yanağından ve anından öpüp yanağını okşayıp. "Görüşürüz" derim masal ise etrafa bakıp dudağıma öpücük kondurup "görüşürüz" deyip elimi bırkaır ve gider ben ise hepsinin mağsaya girdiğine emin olup korumaların mağsanın önünde durduklarına emin oldukatan sonra arabaya binip "hadi cenk gidip şu damatlık alma fazlınıda bittirelim" derin cenk ise arabayı calıstırıp sürmeye başlar.

Arkadaşlar lütfen diyer kitabımada göz atın onun için çok uğraşıyorum oyüzden haftada bir bölüm ve uzun atıyorum ama bu hafta atamadım bu yüzden cuma günü saat 21.00 da yeni bölümüyle kara gecenin kıyameti sizlerle

KAra gece için o kadar ugrasıyorum ama kimse bakmaya bile şans vermiyor lütfen kitap olması için sizin yardımız lazım😔🥺

Sevgili yazarınızdan sevgiler ve saygılar ❤️‍🔥🔐🥰