Erdem: Hatta sen en iyisi yanında Yıldız’ı da getir.
Levent: Hastaneyi de temelinden söküp getireyim mi?
Erdem: Sen ameliyathaneyi hazır tut Yıldız.
Yıldız: Levent hastaneye gelse oradaki bütün hastalar ayaklanıp kaçacak yer arar. Kendine çok iyi bak sakın hastaneye falan gelme.
Leyla: Haklısın Yıldız. Bu manyakla daha önce acile gitmiştik de tansiyon hastası amcaya sarmıştı. Serum bitince bu deli nerede, diye bakmaya çıkmıştım ki amcanın koluna girmiş kantine gittiklerini görmüştüm.
Rüzgar: Ne var kızım, iyilik yapmış işte.
Leyla: Amca, aslında kızını acile getirmişti, bu manyak tuzlu bir şey yedirmiş amcaya, biraz sohbetten sonra soluğu doktorların yanında aldılar. Adamı sağken hasta etmiştin Levent!
Erdem: Full zarar ziyansın lan!
Yıldız: Lütfen bana amcanın tansiyon hastası olduğunu bilmiyordum de Levent!
Leyla: Onu da öğrenmiştir.
Levent: Ya biraz sus, ben konuşayım!
Esin: Beraber hastaneye de mi gidiyorsunuz?
Leyla: Gitmez olsaydım!
Levent: İyilik de yaramıyor.
Leyla: Senin yaptığın iyilikler nedense hep benim başıma bela getiriyor.
Rüzgar: Beraber takılmaya devam ettiğiniz sürece, milletin de başına çorap öreceksiniz.
Sinan: Sonra uğraş dur.
Yıldız: Akşam ben de mi gitsem Cerenlere?
Rüzgar: Senin ne işin var orada?
Yıldız: Canım sıkılıyor, sürekli hastanedeyim.
Sinan: Bugün nöbette değil misin?
Rüzgar: Hadi gidin bir kahve için zaten, yanında Sinan varken başka bir şey içmeniz imkansız.
Yıldız: Nöbetim yarın.
Sinan: Oradaki tek doktor sen misin, niye sürekli nöbettesin?
Yıldız: Evet ya neden sürekli ben nöbete kalıyorum!
Sinan: Bunu ben söyleyince fark etmedin umarım.
Yıldız: Daha önce bunu düşünmeye fırsatım olmadı.
Levent: Kendin hariç herkesi düşünüyorsun, tamam en yardımseverimiz sensin.
Rüzgar: Gerçekten Yıldız çok iyi kalpli.
Leyla: Ee kimin arkadaşı 💅🏻
Rüzgar: Hemen kendine pay biçiyor bu da! Sana ne oluyor kızım, senlik bir durum yok ki.
Sinan: A niye öyle diyorsun kardeşim, Leyla’nın kalbi ak paktır!
Kaan: Hiç kuşkusuz öyledir kardeşim.
Leyla: Ciddi misiniz, hakkımda gerçekten böyle mi düşünüyorsunuz?
Sinan: Şüphen mi var, niye sordun?
Ceren: Sohbete Kaan dahil olunca kimsenin ciddi olası gelmiyor!
Kaan: Dört saat kaldı akşama.
Leyla: Ayy iyi ki hatırlattın Şam şeytanı, gidip hemen hazırlanayım.
Levent: Dört saat dedi, dört!
Leyla: Anca kavuştururum, yemek yemedim daha..
Rüzgar: Lan ben öğle yemeğini yemedim.
Esin: Gel buraya beraber yiyelim.
Rüzgar: Ne yiyeceğiz?
Levent: Esin’le ancak dayak yersin knk.
Esin: Ben şiddete karşıyım. Her şey konuşarak halledilebilir.
Rüzgar: Son kez soruyorum ne pişireceksin?
Esin: Yalancı dolma yapmıştım, gel beraber yiyelim işte.
Rüzgar: Gerçeğini ne yaptın?
Sinan: Kendi yemiştir.
Rüzgar: Nasıl bir şeymiş ki o, daha önce hiç yemedim.
Levent: Yeme knk. O kadar açsan dışarıdan söyle.
Rüzgar: Yemek bahane ben Esin’i görmeye gideceğim.
Leyla: Ay çok tatlıı
Levent: Sana göre herkes civcivden yeni çıkmış yumurta.
Rüzgar: Lan??
Kaan: Yumurtadan yeni çıkmış civciv olacaktı sanki knk.
Leyla: Beynin ters çalışıyor galiba.
Levent: Ben seninle konuşmuyorum.
Leyla: Küstün mü bana?
Levent: Daha kötü! Daha kötü... Ben bundan sonra seninle konuşmama kararı aldım.
Sinan: Bugün çok kahve içtim galiba gözlerim yanlış görüyor.
Leyla: Gözlerinde sorun yok ben de aynı şeyi okudum az önce 👀
Rüzgar: Helal lan, şimdi eski Levent’e döndün işte.
Kaan: Aradan o kadar uzun zaman geçti ki eski Levent’i unuttum.
Levent: Eski kötü Levent tekrar geri geldi. Bebeleri pisten alalım!
Sinan: Burada bir bebe varsa o da sensin.
Rüzgar: Raconun babası Erdem buradayken bu laflar sana yakışmıyor Levent.
Erdem: Racon babası ben değilim, Laz Ziya’dır. Tabi iddiaya varım gruptaki kızların %99,8’i Laz Ziya’nın kim olduğunu bilmiyordur.
Levent: Lan, kızlar da var bu grupta! Onlar sana Ken’in kim olduğunu soruyorlar mı ki, sen de onlara Laz Ziya deyip kafa karıştırıyorsun!
Ceren: Kurtlar Vadisi.
Yıldız: Damadı Süleyman Çakır.
Leyla: O kim?
Sinan: Onu bunu bırak da Ken kim onu söyle sen bize?
Leyla: Barbie’nin boy friendi.
Rüzgar: Şu sürekli pembe giyen bacı mı?
Leyla: Evet o.
Sinan: Lan sen Ken’i nerden biliyorsun manyak?
Levent: İsmini anmak istemediğim şahıs tarafından lisedeyken zorla izlettiriyordu.
Rüzgar: Leyla’dan başkası olamaz.
Kaan: Başka zorla bir şey yaptırmıyordu inşallah!
Levent: Sen ne diyorsun bana zorla Yaprak Dökümü’nü okutturdu sonra zorla dizisini izlettirdi. Hem de finale kadar. Az kalsın bana da Ali Rıza Bey gibi nüzul inecekti, zor dayandım.
Sinan: İyi ki Arka Sokaklar’ı izletmemiş.
Levent: Bıktım, usandım ben bu kızdan! Çürüdüm, yok lan yok ben KÜFLENDİM!
Rüzgar: Acılarınla dalga geçmek gibi olmasın ama gülmeden yapamıyorum.
Esin: Bana bak Rüzgar geleceksen gel, gelmeyeceksen dolmayı yiyeceğim çok açım!
Rüzgar: Tamam geliyorum, yeme beni bekle.
Esin: Yirmi dakika veriyorum, uç!
Rüzgar: Tamam çıktım geliyorum.
Esin: Şaka yaptım hızlı gelme, yavaş yavaş gel, kaza falan yaparsın.
Leyla: Uğraşacak birileri yok. Ben gideyim ders çalışayım biraz!
Sinan: Levent seninle şöyle bir sene falan konuşmazsa tıp bile kazanırsın.
Leyla: Evet, benim hızımı düşüren hep Levent oluyor!
Levent: Gökten taş yağsa benden biliyor!
Leyla: Tabii ki senden bileceğim, senden başka birini tanımıyorum!
Sinan: Hazerfen Ahmet Çelebi mi lan bu adam!
Leyla: Evet, biyoloji çalışırken, uçabilen büyük cins kuşlara Levent’in adını da ekliyorum. Bazen yayın evleri yanlış basıyor.
Sinan: Anlıyorum seni Leyla.
Rüzgar: Sınavda da bunu yaparsan tabii kazanamazsın kızım!
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
5.14k Okunma |
506 Oy |
0 Takip |
45 Bölümlü Kitap |