9. Bölüm

Parti

Luvswebr
luvswebr

Gözlerimi açtığımda kafam ateşin göğüs kafesindeydi ve kolunu belime dolamıştı bende elimi kalbine koymuştum. Kalp atışlarını his ede biliyordum ve normal atıyordu.

 

Yataktan kalkıcaken boynumda ki ağırı ile geri yatmak zorunda kalmıştım. Boynum çok ağırıyordu.

 

Ateş. Kımıl dama boynunu acıtacak'sın.

 

Neva. Aşa inmek istiyorum.

 

Ateş. Güzelim uyu.

 

Neva. Uykum yok.

 

ateş gözlerini açıp bana baktı. Elim hala kalbinin üstündeydi. Ona bakıyordum ve onunla bakışıyorduk. Kalbi hızlı atmaya başlamıştı.

 

Kalbinin hızlı atma sebebi ben miydim?

 

Diye düşündüm ve o an ateş sırıtı. Kaşlarımı çatarak ona baktım ve bu halime ateş daha çok gülüm alnımdan öpmüştü.

 

Neva. Düşüncelerimi okumayı kes!

 

Ateş.bana emir veremezsin küçük hanım.

 

Alay ediyordu benimle.

 

Neva. Vermiyorum ayrıca küçükte değilim sen çok büyüksün.

 

Ateş.bence mızmızlanma çok şanslısın benim gibi bir kurtla mühürlendiğin için.

 

Neva. Hıhı kesin kesin.

 

Dedim. Onu biraz kızdırmaktan zarar gelmezdi heralde.

 

Bir şey demedi ve gözlerimin içine baktı. Bende onun gözlerinin içine bakıyordum. Bir anda bakışları dudaklarıma kaydı. İstemsizce benimde bakışlarım onun dudaklarına kaydı.

 

Biraz dudaklarına baktıktan sonra kendime geldim ve boynuma dikkat ederek yatığım yerden kalktım. Ben kalkınca ateş bir şeyler mırıldandı ama ne dediğini anlayamamıştım.

 

Çantada ki kıyafetleri dolaba yerleştirmiştim ve dolaptan bol paçalı bir kot pantolon çıkarttım ve üstüme de beyaz bir t-shirt çıkartıp banyoya koşucaktım ki ateşin sesi ile olduğum yerde kala kaldım.

 

Ateş. Burada giyin.

 

Ona döndüm. Tam itiraz edicektim ki bakışları beni korkutmuştu ve sustum.Ona arkamı döndüm ve hemen hızlıca üzerimi değiştirdim.

 

Üstümü değiştirdikten sonra makyaj masasının yanına ilerledim ve boynuma baktım. Hem morarmış hemde kızarmıştı. Aklıma o adamın dediği geldi ve yutkunup ateşe döndüm.

 

Ateş bir şey demek istediğimi anlamıştı ve bana çatık kaşlarla bakıyordu. Yatağa doğru ilerledim ve oturdum. Ateş oturur pozisiyonuna geldi ve bana bakmaya başladı.

 

Neva.. Ateş o bana bir şey dedi.

 

Ateş. Ne dedi?

 

Neva. Senin için geleceğini söylememi istedi.

 

Dediğimde bana hala aynı bakıyordu. Korku yoktu endişelenmişti. Peki neden endişelenmişti ki?

 

Aklıma ateşin lordun kardeşini öldürdüğü geldi. Gerçekten öldürmüş müydü? Hemde nedensizce mi?

 

Nedense o adama inanasım yoktu.

 

Ateş.O adamın kardeşi kız kardeşimi öldürdü neva ve bende intikamımı aldım.

 

Dediğine ona şaşkınlıkla baktım. Ne yani ateşin kız kardeşi mi vardı. Hemde bunu daha yeni öğreniyordum.

 

Neva. Nasıl?

 

Ateş. Boşver, hadi aşa inelim.

 

Dedi ve dolaptan bir tane beyaz t-shirt çıkartıp giyidi. Yanıma geldi ve beni bri anda kucağına alınca çığılık atacaktım ki son anda vazgeçmiştim.

 

Kendim yürüye bilirdim neden kucağına almıştı ki?

 

Neva. Kendim yürüye bilirim.

 

Ateş. Biliyorum.

 

Neva. İndir o zaman.

 

Ateş. Hayır!

 

Neva. Neden?

 

Ateş. Canım öyle istiyor!

 

Offf bununda anca huyu değişiyordu. Daha fazla zorlamadım. Salona girdiğimizde hepsi buradaydı ve remy ile ethan kavga ediyordu.

 

Remy. Rahat bırak ethan kaşınma pis kaşırım seni.

 

Ethan. Sen bana zarar verecen, hayatta inanmam.

 

Remy. Ethan!

 

Ethan bir anda gülmeyi kesti ve ciddi bir şekilde remyye baktı.

 

Ethan. Tamam sustum

 

Ateş beni koltuğa oturtup kendisi de yanıma oturdu. Kolunu omuzuma atmak istemişti ama sonra bakışları boynuma kaydı ve vazgeçip kolunu belime dolayıp beni kendisine çekti.

 

Eylül. İyi misin güzelim?

 

Neva. İyim merak etme canım.

 

Dedim. Eylül benim en yakın arkadaşımdı ve bu ne olursa olsun değişmeyecekti.

 

Ethan. Acıktım bir şeyler mi sipariş etsek.

 

Kaan. Az önce pizza yedin ethan.

 

Ethan. Azönce dediğin yarım saat önceydi ve ben gene acıktım hemde bir kurt gibi.

 

Eylül. Sen zaten kurtsun ethan.

 

Ethan. Doğru.

 

Dedi ve saçları ile oynadı ethan. Ethanın bu haline gülmüştüm. Biz oturuken kapı sertçe açıldı ve içeriye aria girdi. Onu görmeyeli baya olmuştu. Aslında onu en son tanımadığım bir adamın mesajını vermek için geldiğinde görmüştüm ve zaten adamı da pek dinlememiştim.

 

Aria tekli koltuğa geçip oturdu ve bize baktı. Deri ceket ve deri etek giyimişti. Ceketin altında da siyah cropu vardı. Her hali ile çok güzeldi ve siyah ona yakışıyordu.

 

Aria. Nasılsınız görüşmeyeli.

 

Kaan. Hayırdır aria seni ne rüzgar atı buralara?

 

Aria. Yarın evde parti var gelmek istersiniz diye düşündüm.

 

Ethan. Hiç kaçırmam.

 

Dedi ethan ve kendini remynin yanına attı.

 

Aria. Evet gelecek misiniz?

 

Ateş. Vampir arkadaşın da mı olucak!?

 

Sertçe sormuştu ve sesinden ben bile korkmuştum. Bu adam ne zaman sert olmadan başkaları ile konuşmayı öğrenecekti?

 

Aria. Vampir arkadaş dediğin kişi benim sevgilim kuzen.

 

Ateş bir şey demedi ve belimde ki eli sıkılaştı. Bana dönüp saçımdan öptü. Kokusu tekrar burnuma gelmişti ve çok güzeldi kokusu.

 

Aria. Senin boynuna ne oldu?

 

Dedi aria ve dediği ile ona döndüm. Bana demişti ve kaşlarını çatmış bir şekilde bakıyordu.

 

Neva. Vampir ısırdı.

 

Aria. Lord mu?

 

Başımı olumlu anlamda sağladım. Dediğim ile yüzünü buruşturup küfür etmişti.

 

Aria. Pislik herif rahat durmuyo!

 

Bir süre daha oturduktan sonra aria gitti ve bizde bahçeye çıkmıştık.

 

Ben ve ateş diğerlerinden uzakta oturuyorduk. Çimlerin üstünde oturuyorduk. Kafam ateşin bacağının üstündeydi ve gökyüzünü izliyordum.

 

Ateş. O partiye gitmek istiyor musun?

 

Bana mı soruyordu bunu?

 

Benden başkası olmadığına göre evet bana soruyordu. İyi de bana sormaz dı böyle konuları.

 

Neva. Bilmem.

 

Ateş.Gitmek istiyorsan gideriz istemiyorsan da gitmeyiz güzelim.

 

Gitmekten zarar gelmezdi hem uzun zaman sonra başkalarını görücektim ve azda olsa kafa dağıtmış olucaktım.

 

Neva. Gidelim.

 

Ateş bir şey demedi ve sadece bana baktı. Ellerini saçlarımda gezdirmeye başladı. Gözleri üstümdeydi ve her an öpücekmiş gibi bakıyordu.

 

Bir süre daha o şekilde kaldıktan sonra kalkmak istemiştim ama ateş izin vermemişti.

 

Aklıma ateşin beni kaçırdığı gün gelmişti. O günden bu yana bir çok şey değişmişti. Artık kaçmak istemiyordum ve bir çok şeye alışmıştım. Ateşe bile. Ben çok kolay bir şeye alışırdım ve bu huyum hiç değişmezdi.

 

Bir süre sonra akşam yemeyini yemek için hepimiz içeriye geçtik. Yemekten sonra ethanın zoru ile doğruluk cesaret oynamaya başladık ama içki de getmişti ve yapamka istemediğimizde içkiden içiyorduk.

 

Ben ve ateş yan yanaydık kaan ve eylülde. Ethan ve remy de karşılıklıydılar.

 

Ethan şişeyi çevirdi ve şişe bende ve ethanda durdu. Ethan bana soruyordu ve bende cevaplıyordum.

 

Ethan. Evet yengecim doğruluk mu cesaret mi?

 

Neva. Cesaret.

 

Dedim bir anda. Boşluğuma denk gelmişti. İtiraz etmek için ağızımı açmıştım ki ethan beni susturmuştu.

 

Ethan sırıtmaya başladı ve nedense istemsizce ondan korkmuştum. Daha doğrusu yaptırıcağı şeyden korkmuştum.

 

Ethan. Abimi öp.

 

Dediğinde gözlerimi kocaman açıp ona baktım. Hayır bunu yapamasdım olmaz. Zaten ateş beni öperken utanıyordum bir de onların yanında öpemezdim.

 

Başımı olumsuz anlamda sağladım ve elim içki dolu bardağa ilerledi. İçkiyi tek dikişte içmiştim ve boğazımı yakmıştı. Bunu nasıl içiyorlardı ya tadı çok kötüydü.

 

Ateş. Yavaş kızım yavaş daha iyiyileşmedin ve tek dikişte içiyorsun!

 

Dedi bana kızarak.Bu sefer ben şiieyi çevirdim ve ethan ateşe soruyordu. Hadi bakalım bu sefer ne yaptıracaktı.

 

Ethan. Doğruluk mu cesaret mi abicim?

 

Ateş. Cesaret.

 

Ethan. Nevayı kucağında oturt oyun boyunca.

 

Bu neyin peşindeydi gerçekten. Hem ben cesaret dememiştim ateş cesaret demişti ona göre bir şey demeliydi.

 

Neva. Hayır ya ben cesaret demedim ateş cesaret dedi ona göre bir şey de.

 

Ethan. Mızızlanma yenge.

 

Tam ağızımı açıp bir şey diyeceken ateş beni bir anda kucağına oturtmuştu. Ona sinirle baktığımda o bana sırıtarak bakıyordu. Abi kardeş benle oyun oynuyorlardı ya.

 

Bir şey demedim çünkü ne dersem boşa olacaktı. Kollarımı göğüsümün altında toplayıp önüme döndüm.

 

Bu sefer ateş çevirdi ve kaan remyye sorıyordu.

 

Remy. Sen sormadın söyleyim ben, doğruluk.

 

Kaan. Hiç aşık oldun mu?

 

Remy. Evet.

 

Dedi. Acaba kime aşık olmuştu ve kız ona aşık olmuşmuydu?

Aslında yakışıklı biriydi ve ona aşık olmamak elde değildi ama bence ateş daha yakışıklıydı.

 

☆☆☆

 

Uyumak için odaya geldiğimizde nedense kendimi çok yorgun his ediyordum ve hemen uyumak istiyordum. Dolaptan pijamamı çıkartacaktım ki ateş beni durdurdu ve elime kendi t-shirt unu verdi. Bu bana elbise gibi oldurdu.

 

Ateş. Bunu giyi bu gece altına da pijamanın şortunu giyiyersin.

 

Dedi ve eşorfman alıp üstünü çıkartacaktı ki hemen dolaptan pijamanın altını alıp koşarak banyoya girdim. Üstümü değiştirip odaya döndüm. T-shirt bana gerçekten de elbise gibi olmuştu ama duruşu hoşuma gitmişti.

 

Ateşin kokusu t-shirtta sinmişti ve bu beni istemsizce mutlu etmişti. Ateş yatağa yatmış uzanıyordu. Bende yanına geçip yattım. Ona sırtımı dönmek istiyordum ama aklıma dediği gelmişti ve vazgeçmiştim.

 

Ona döndüm ve gözlerimi kapatıp uyucaken ateş kolunu belime dolayıp beni kendisine çekmişti.

 

Ateş. t-shirtım sana yakışmış.

 

Dedi ve burnumun ucundan öptü. Bense sadece ona bakıyordum ve o bu halime sırıtmıtşı.

 

Ateşi izlemeye başladım ve o da beni izliyordu. Elim istemsizce yanağına gitti ve elim yanağından yükarıya çıktı. Elim saçlarına uğlaştığında saçları ile oynamaya başaldım.

 

Saçları çok yumuşak ve güzeldi. Her dakika oynaya bilirdim saçları ile.

 

Ateş kafasını göğüs kafesime koydu ve kokumu içine çekti. Açıkta kalan göğüs kafesime öpücükler kondurmaya başladı ve ben onu durdurmadım.

 

Neden durmasını söylememiştim. Aksine saçları ile oynamıştım ve halimden memnun görünüyordum.

 

Kafasını hala göğüs kafesimden çekmemişti ve ben kollarımı ona sıkıca sarmıştım. Bir süre sonra o şekilde uyuya kaldığını anladım ve bende gözlerimi kapatıp kendimi uykunun kollarına bıraktım.

 

 

☆☆☆

 

Sabah uyandığımda ateş hala uyuyordu ve kollarını bana sıkıca sarmıştı. Yataktan kalkmam imkansızdı kalkamazdım çünkü kalkarsam ateşte uyanırdı.

 

Tekrar ateşin saçları ile oynamaya başladım. Gerçekten ben ateşe karşı bir şeyler mi his ediyordum?

 

Bence bu kadar erken olamazdı onu daha doğru düzgün tanımıyordum hem o bile bana aşık değildi ki?

 

Ya aşıksa o zaman ne yapardım?

 

Aklımda yanıtları olmayan binlerce soru vardı. Biri kapıya sertçe vurdu ve sonradan ethanın sesini duydum. Ateş küfür ederek kalktı ve bana baktı sonradan yataktan kalkıp kapıya doğru gitti.Kapıyı açıp sertçe ethanın ensesinden tutu.

 

Ethan. Abi bırak ya.

 

Ateş. Oğlum ben sana kaç kez diyecem sabahları beni uyandırma diye lan!

 

Ethan. Napiyim sizde kış uykusuna yatınız sanki sizi tanımasam ayı derdim.

 

Ateş. Ethan kaçman için 5 saniyen var bu 5 saniye içerisinde kaçmazsan seni kimse elimden alamaz!

 

Dedi ve ethan hemen oradan kayboldu. Ateş arkasından gülmüştü ve kapıyı kapatıp yanıma geldi. Tekrar yerini aldı ve boynuma öpücük kondurdu.

 

Neva. Ateş kalk kahvaltı edicez.

 

Ateş. Güzelim sende başlama lütfen.

 

Neva.Açım ben kahvaltı etmek istiyorum.

 

Ateş. Beni ye.

 

Neva.Ben kurt değilim.

 

Dedim ve ateş gülmeye başladı. Üstümden kalktı ve beni de kaldırdı. Üstünü giyindi. Üstümü değiştirmeye üşenmiştim bu yüzden bu şekilde aşa indim.

 

Kahvaltı masasına geçtiğimizde aria da buradaydı. Onu görünce biraz şaşırmmıştım ama uzun sürmemişti.

 

Aria. Günaydın.

 

Dedi bana gülümseyerek. O gülümseyince bende gülümsedim.

 

Neva. Size de günaydın.

 

Eylülün yanına oturdum ve ateşte yanıma oturdu. Kahvaltıdan sonra aria bizi zorla hazırlamak için odaya getirmişti. Yanına bir süri elbise getirmişti ve biz deniyorduk o seçiyordu.

 

Aria. Bunlarda olmaz başka deneyin.

 

Eylül. Alt tarafı bir parti.

 

Aria. Değil bu parti özel bir parti çok değerli ve özel kişiler gelicek bu yüzden herkes süslenip gelicek.

 

Eylül ile aria ne zaman kaynaşmıştı bilmiyordum ama zaten aria sıcak kanlı biriydi.

 

Yataktan bir tane elbise alıp banyoya girdim ve elbiseyi giyip banyodan çıktım. Aria bana büyülenmişcesine bakıyordu.

 

Aria. Sen bunu giyimelisin ateşinde çok hoşuna gidicektir.

 

Elbiseler baya abartılıyıdı. Aslında aria seçtiyse tabi abartılı olurdu.

 

 

Neva. 

 

 

Eylül.

 

Kendimi gelinlik giyimiş gibi his ediyordum ve bence bu normaldi. Aria bizi makyaj masasına oturtup makyaj yapmaya başladı. Saçlarımı hafif dalgalı yapıp abartılı bir makyaj yapmıştı.

 

Siyah topuklumuda giyidikten sonra hazır olmuştum. Aria da hazır olmuştu ve her zaman ki gibi çok şıktı. Odadan çıkıp merdivenlerden aşa indiğimizde merdivenlerin sonunda bizi bekleyen ateşleri gördüm.

 

Ateşte siyah giyinmişti ve siyah ona çok yakışıyordu. Kafasını bana çevirdiğinde bir an nefesim kesilmiş gibi oldum.

 

Tam dibinde durunca beni baştan aşa süzdü ve sırıtı.

 

Ateş.Çok güzel olmuşsun mührüm.

 

Dedi ve elini belime dolayıp beni kendisine çekmişti. Elimi omzuna koydum ve ona baktım.

 

Tam bir şey diyeceken ethanın sahte öksürmesi ile vazgeçtim.

 

Ethan. Bizde varız burada.

 

Dedi. Parti alanına gelmiştik. Burada herkes abartılı giyinmişti ve herkes çok güzeldi. Ateş beni bir dakika bile olsun yanından ayırılmıyordu ve eli belimdeydi.

 

Belimi sıkıca turuyordu sanki her an bir şey olacakmış gibi.

 

Ateş. Umarım bu güzeliğin başkasının aklını almaz güzelim.

 

Dediği ile ona döndüm. Bana sırıtarak bakıyordu ve çok tatlı görünmüştü gözüme. Gülümsedim ve ben gülümseyince o da gülümsemişti.

 

Ateş. Şuan burada bizden başkaları olmasaydı seni kimse elimden alamazdı neva.

 

Neva. Niye ki?

 

Ateş. Öpmemek için kendimi zor tutuyorum.

 

Dediğinde yutkunmuştum. Bana çok ciddi bir şekilde bakıyordu.Gerçekten beni bu kadar çok öpmek mi istiyor? Bizim için ayarlanan masaya geçip oturduk. Allahtan aria boynumu da kapatıcı ile kapatmıştı.

 

Masanın üstünde ki içki bardağını aldım ve tam içiceken ateş beni durdurdu.

 

Ateş. Sakın içiyim deme eve geçince bedelini ödersin!

 

Neva. Bir yudum içsem.

 

Dedim ve ona masumca bakmaya başladım. O da bana bakarak başını olumsuz anlamda sağladı.

 

Ateş. Bir damla bile içemezsin.

 

Neva. Neden?

 

Ateş. İyileşmedin iyileşsende içemezsin.

 

Dedi. Daha fazla zorlamadım ve etrafı incelemeye başladım. Parti bir evin bahçesindeydi ama bahçe çok büyüktü ve bahçenin etrafını ağaçlar ile doluydu. Beyaz masalar vardı ve herkes ayakta durmak zorundaydı.

 

Bu topuklularla durmak biraz zor oluyordu ama alışacaktım mecburen. Ağaçlara ışıklar eklenmişti ve ortama hava katmıştı. Bahçenin ortasında bir havuz vardı. Kapının yanında uzun bir masa vardı ve masada atıştırmalık ile içivekler vardı.

 

Çok güzel ve huzur verici bir yere benziyordu umarım sorun çıkmadan günü atlaya bilirdik.

 

Ateşin elimi tutması ile gözlerim ellerimize kaydı. Bir ellerimize bir ateşe bakıyordum.

 

Ateş. Bakma öyle.

 

Dedi ve ben hala aynı şekilde bakmaya devam ettim. Nasıl bakıyordum ki?

 

Ateş. Biraz daha bu şekilde bakarsan dudaklarına yapışırım.

 

Dediğinde hemen kafamı önüme çevirmiştim ve ateş sırıtmıştı.

 

 

Bölüm : 22.11.2024 06:46 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...