Hoşgeldiniz. 73. bölüme beğeni vermediyseniz o bölüme gidip verebilir misiniz?
_______
On iki saat geçmişti. Salih'in sesini duymayalı tam on iki saat. Ne bir mesaj, ne bir arama, ne de “Ben iyiyim” diyecek ufacık bir işaret… Zaman, Esila'nın zihninde saatler önce durmuştu. Kalbi o anki panikle çarpmayı bırakmış, sadece sızlıyordu. Polise gitmişlerdi ama yirmi dört saat beklemeleri gerekiyordu.
Telefonu elinden düşürmeden, sürekli arıyor, sonra bir daha arıyordu.
Açmıyordu. Çalmıyordu bile.
Esila, oturduğu koltukta bir çocuğun köşeye sindiği gibi büzülmüştü. Varlığı odanın karanlığında küçülmüş, sesi içinden boğulmuştu. Elleri titriyordu ama o hâlâ çılgınca telefonun ekranına bakıyordu.
Murat usulca yanına gelip koltuğun kenarına ilişti. Onun güçlü görünmeye çalışan ama içten içe yıkılmış hâlini izledi bir süre. Sonra parmaklarıyla Esila’nın saçlarını usulca okşadı.
Sesini yumuşattı, ama içindeki tedirginlik sesiyle çatıştı. “Polise haber verdik… Ben biraz önce bizzat gittim. Artık onlar da arıyor.” yalan söylemek zorundaydı. Polise gitmişti ama şu anda aranma yoktu. Tehlikeli bir durum görünmediğini söylemişlerdi.
Esila cevap vermedi. Gözlerini kısıp boşluğa baktı. Bir süre sonra, neredeyse fısıltıyla. “Ya başına bir şey geldiyse?”
Murat hemen yanına daha da yaklaştı.
“Esila öyle düşünme. Belki tedirgin oldu, biraz kafasını toparlamak istedi. Hani bazen olur ya insanlar uzaklaşmak isterler...” Ama bunu söylerken kendisi bile inanmamıştı. Bu düşünce, en başından beri imkânsızdı. Salih gitmezdi.
Salih kaybolmazdı. Salih söz vermişti.
“Geri gelecek,” dedi Murat yutkunarak. “Eminim, tamam mı? Geri gelecek.”
Esila gözlerini Murat’a çevirdi.
İlk defa gerçekten görebiliyordu onun gözlerini. Dolu doluydu. Kaygı ve korumayla. “Kalbim acıyor abi...”
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
113.08k Okunma |
9.9k Oy |
0 Takip |
127 Bölümlü Kitap |