Yarışma başlamıştı.şuana kadar 29 kişi çıkmıştı.biz son hazırlıklarımızı yaparken , görevli yanımıza geldi ve " öykü sancak sıra sizde"dedi öykü hazırlanıp çıktı bizde onu izlemek için yan tarafa geçmiştik. Öykü stres altında bir şeyin portresini çizicekti. Evet öykü çizimde çok iyiydi.öykü sahneye çıktığında baya sakindi ki kapı açıldı ve birden o 4 Kişi girdi ve en öne oturdular. Öykü gerilmeye başladı ama umursamadan yerine geçti.yanda 5 kişi vardı bir anda rahatsız edici sesler çıkardı. Kimdi çığlık atıyordu,kimsi onun sesini sesleniyordu, kimisi korkunç sesler çıkartıyordu,kimisi yardım çığlığı atıyordu.ama öykü birşey çizeceği sırada, dış dünyayla bağlantısını keser ve sadece resme odaklanırdı. Öykü bizim atamız olan MUSTAFA KEMAL ATATÜRK 'ü çizecekti. Jüriler ona 30 dk verdi.ve öykü çizmeye başladı. 20 dk doldurduğu sırada ordan bir ses geldi "hadi ama daha bitmedi mi sıkıldık"dedi ve güldü evet o kişiydi öykünün üstüne limonata dökmüştü kavgada ,öykü onu duymadı çünkü tamamen resme odaklıydı. Öykü son 5 dakkada resmi bitirdi ve görevliye verdi.görevlide jürilere teslim etti. Jüriler resme baktığında gülümseyip başını salladı ve öyküye döndü. "Teşekkürler öykü iyi iş çıkarmışsın hem bu kadar kısa sürede ve hem resme atamızı çizerek artı puan alabilirsin. " Öykü gülümseyerek "teşekkürler hocam"dedi ve yanımıza geldi. Ona sımsıkı sarıldık ışıl "kesin kazanacaksın kesin" dedi öykü gülümseyerek "inşallah hepimiz kazanırız." Yine sarıldık birbirimize görevli yanımıza geldi " deniz Aksoy bir kişiden sonra sıra sizin, bildirmek isterim." Diyerek gitti. "Kızlar ben çıkmadan bir tuvalete gideyim." Asel "tamam civciv ama geç kalma 4 yıl beklersin sonra " ve dedi ve güldü. Ben tuvaletin yolunu tuttum. Tuvalette işimi bitirip çıktığımda hızla koştum ve birine çarpıp yere düştüm."yavaş be sakar" o kişiye baktığımıda sarı saçlı mavi gözlü olan o çocuğu gördüm. Umursamadım, kalktım ve tam yürüyecekken ,çocuk çelme taktı. Ve üzerime soğuk su döktü ,ve gitti. Arkasından "gerizekalı,aptal ne yaptın" geç kalacağım korkusundan hemen kalktım ve üzerimi değiştirmek için kıyafet odasını bulmaya başladım.uzun uğraşlar sonucunda odayı bulup mavi bir crop giyip çıktım. Hemen alt kata koştum ve kızların yanına gittim. Işıl "nerde kaldın çabuk git 2 kere ismini söylediler az daha geçiyordular seni zor ikna ettik" dedi hemen arkasından Asel "üzerini mi değiştirdin gerçekten deniz " hemen hazırlanip "anlatıcam ama şimdi bekleyin "deyip sahneye çıktım."kusura bakmayın geç kaldım"dedim jürilerden biri "önemli değil, listene baktığımda,şarkı söylicekmişsin ,umarım sesin iyidir ve anlamlı bir şarkıdır.evet başlaya bilirsin " mikrofonu elime aldım ve şarkının melodisini başlamasını bekledim. Şarkım ne mi olucaktı tabiki seksendört=Anlayamazsın
"Eğer birgün gidersem bırakamam ikimizi"
"Kader deyip de geçersem avutamam kendimi"
"Yaşar mıyım bu meşhul hikayeyi"
"Yazmadan bilemem ki"
"Yeter mi bu yük kadınım alışmam yokluğuna"
"Demir atıp dalarım takılırım anılara"
"Kalır mıyım bulanık sabahlara"
"Uyanmadan bilemem ki"
Gözlerimi açtım ve o mavi gözlü çocuk bana değisik bir duyguyla baktığını gördüm gözümü kapadım ve bağırarak şarkıyı söyleme başladım.
"Anlayamazsın , kaçamazsın"
"Dertten ,kederden kurtulamazsın "
"Bittim bu gururdan ,sevdadan"
"Ne hale geldim anlayamazsın"
Şarki sözlerine devam ettim
"Anlayamazsın, kaçamazsın"
"Dertten kederden kurtulamazsın"
"Bittim bu gururdan ,bu sevdadan"
"Ne hale geldim , anlayamazsın "
Son sesle
"ANLAYAMAZSIN"
Müzik sesi durdu ve ben özlerimi açtım. Herkes alkışladı "sesin çok güzel, ben kendi açımdan bayıldım.ama kararları sonra vericez seni yerine alabiliriz" gözlerim doldu "asıl ben teşekkür ederim " deyip sahneden indim.
Kizlar bana sımsıkı sarıldı ışıl "çok iyiydin deniz " gorevli yine yanımıza geldi ve "ışıl ışık sıra sizde " ışıl " ay kizlar bana şans dileyin ben gidiyorum" aynı anda 'iyi şanslar'dedik ve gitti ışıl dans edicekti.ünlü k-pop gurubundan
ROSE=ON THE GROUND
Sergilicekti.
Işıl dansını çok güzel şekilde sergiliyordu.
Işık'ın dansı bittiğinde teşekkür edip ara perdeden yanımıza gelmesine 3-4 adın kalmıştı ki Alp efe ve arkadaşlarından biri yere su döktü ve Alp ışıl'ı ittirdi ve "daha iyi performans sergileye bilirdin güzelim"dedi ve gitti. O grubun başı Alp efe değildi. Mavi gözlü olan çocuktu bunu yeni fark ediyordum evet. Işıl ona Arkadan bir sürü hakaret edip yanına gidicekken öykü kolunu tutu."ışıl lütfen dur yarışmadan diskalifiye olursun ,bırak karışma" ışıl oflayarak durdu ve asele döndü "asel sen ne zaman cikicaksin " asle "ben ve benim gibi tiyatro ve sinema olacaklar en son çıkıyor"dedi ışıl"hıı anladım,tamam o zaman gelin kantine bir içecek alalım. Dilim damagim kurudu" başımı salladım"evet ya bende çok susadım ,hadi gelin gidelim " hep beraber kantine gidip su aldık. Öykü"ee kızlar sizce kazanır mıyız?"diye soru sordu "bence kazanırız ya hepmimiz çok iyiydik"dedim Asel bana bakıp "ee deniz sen niye ustunu değiştirdin " dedi oflayarak olayı anlattım. Öykü " o karaktersiz nasıl böyle bişey yapar ya " ona döndüm "yaptı ama "dedim ışıl "sen neden bişey yapmadın?"
"Geç kalma korkusundan bişey yapmadım." Asel "bugün de fazla mı ıslandık ne "hepminiz gulemeye başladık. Yarım saat sohbet ettikten sonra ,anos geldi "tiyatro ve Reklamcılık yeteneğini göstericek olan kişiler , konservatuara gelebilirler " öykü "hadi kalkalım kızlar ,Asel seni birinci sıradan izlicez , iyi şanslar" asel teşekkürler kızlar "deyip gitti bizde aseli izlemek için konservatuara gittik.oraya gittiğimizde hepminiz şok olduk. Çünkü burası çok ama çok büyüktü.en öne oturduk ve diğer öğrenciler de oturmaya başlamışlardı.birden bir ses geldi "kalk ordan Burasi benim yerim" evet oydu mavi gözlü çocuk "burda adın yazmıyor, ve ilk ben geldim" gülmeye başladı. Ve arkasına döndü bu okulan okuyan kişilere döndü " bu kız burdan kalkmıyormuş arkadaşlar,ilk o gelmiş buraya "gülerek anlatıyordu .birden ayağa kalktım "senin derdin ne ,neden bana bulaşıyorsun ,ne istiyorsun"diye bağırdım. Sınırlı bir şekilde bana döndü " peki sen kimsinde bana bağırma hakkı kendine buluyorsun" diyerek kolumu tutup sıktı.araya kızlar giridi. Işıl " hey sen ne yaptığını sanıyorsun," Alp efe "sen niye herşeye karışıyorsun he ışıldak" ışıl "sanane be ayrıca herşeye karışan sensin "
Ben ve mavi gözlü olan çocuk durduk onların kavgasını izliyorduk.
"Ben karışırımda sen kimsin arkadaşıma bağırıyorsun" dedi Alp
Işıl"oda benim arkadaşıma Bos yere uğraşmasın o zaman" dedi Alp "pardon da atlas istedigi herkese karışa bilir ,bu seni ilgilendirmez" diyerek birbirlerine bağırmaya başladılar yine ışıl " o zaman ben Arkadaşım deniz isteği her yere otura bilir. Ayrıca benim senin arkadaşınada laf söylemem seni ilgilendirmez" Alp hemen atağa geçti " heh bak orası beni ilgilendirir ona laf söyleyemezsin" ışıl "söylerim" alp "söyleyemezsin" ışıl ve Alp 'söylerim' ve' söyleyemezsin' kelimelerini devam ederken hoca geldi ve onlarin susmasını istedi.bizi zor olsada kaldırıp 4 koltuk yanına götürdü yani yanyana oturduk öykü ve ona limonata suyu döken çocukla yanyana oturdu.daha doğrusu oturmak zorunda kaldı.artık herkes oturmuş bekliyorduk. Tiyatroda bir seneryo verilecek o seneryo 60dk ezberleme sonra canlandırma olucaktı. Ama zaman fazla olmadığı için televizyon kanalındaki bir skeçi kullandılar.tabiki
ÇOK GÜZEL HAREKETLER BUNLAR
=KEDİ -KOPEK SAHİPLENME
(176. Bölüm)
Asel bir kedi olmuştu ve çok tatlıydı.
Yandan gülme sesi geldi aselle kavga eden çocuk gülümseyerek izliyordu. Skeç bitti ve tüm oyuncular sahneye geri çıktı.herkes alkış tutu ve bir juri "mükemmeldiniz çocuklar ,aferin size"dedi 10 dk sonra Asel yanımıza geldi ve sımsıkı sarıldık ona öykü "çok iyidin kedicik" yadan bir ses " hiç de değildi ,gülümsemedim bile ,çok kötü bir oyunculuğun var" katiyan yalan söylüyor izlerken bayada gülüyordü asel göz devirip bize doğru döndü "kızlar eve gidelim mi ,çok yoruldum" ışıl "tamam bir tanem birazdan gideriz"dedi sonra jüriler sahneye çıktı ve "arkadaşlar sonuçlar 2 gün sonra çıkıcak şimdiden evinize gidin ve biraz dinlenin çok yoruldunuz öykü " ay sonunda ,hadi kızlar gidelim" dedi ve sorunsuz bir şekilde eve gidip hepimiz dinlendik.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
11.28k Okunma |
1.22k Oy |
0 Takip |
31 Bölümlü Kitap |