30. Bölüm
İREMM / Okuldaki  zorbalar / 27. BÖLÜM
AŞIK OLMA

27. BÖLÜM AŞIK OLMA

İREMM
iremkchnn

" senin ne işin var burda?" Sordum direk. Korayı tam 2 yıldır görmemiştim. Piskoljik sorunları olduğu için beni takıntı hale getirmişti.

Koray" senin için okulumu değiştirdim prenses , özlemedin mi beni" dedi. Başımı hayır anlamında salladım. " Hangi cehennemden geldiysen oraya geri git" dedim. Kendimi iyice kötü hissediyordum.

Koray bakışlarını atlasa çevirdi. " Merhaba atlas, güney amcanın oğlusun, seninle de tanışmak istedim" dedi. Herkes atlasa baktı. Atlas ise çatık kaşlarla koray a bakıyordu.

"Kimsin?" Diye sordu atlas soğuk bir şekilde. Koray gülümseyerek " Kemal'in oğlu Koray ben babalarımız bir ara iş yapmışlar. Sen beni tanımazsın ama ben seni tanırım" dedi.

Atlas başını ağır ağır salladı." ne için geldin?" Dedi. Koray " sevgilimi görmek iste-" Koray daha sözünü bitirmeden atlas" o senin sevgilin değil"

Bu sefer Koray kaşını çattı" anlamadım" dedi. Atlas " babalarımız geçmişte iş yaptı diye yakın olucaz diye bir kural yok varsa bile şuan o kuralı kaldırdım" dedi ve devam etti "dediğim gibi senin sevgilin değil. Geçmişte ne yaşadığınız bilemem ama şuan seninle bir ilişkide değil."

Atlas böyle olmaz füze atsaydın. Arkamdan emir" şimdi başladık" dedi can " atlasın ne dili varmış amına koyayım" dediğinde gülmek istedim ama yapamadım.

Öykü araya girdi" eee tamam koray hoşgeldin diyelim ve seni gönderelim" dedi. Arda, öykünün saçından tutup kendine doğru çekti. Öykünün sırtı Arda'nın göğüsüne çarptı. " Ne yapıyorsun öküz" dedi. Arda" sen karışma bir şeye" dediğinde öykü göz devirdi ama hala aynı pozisyonda kalmaya devam ettiler.

Oooo arda bey kıskandı galiba

Kerem kulağına " Yakışıyorlar he" dedi öykü ve arda yı kastederek bende evet anlamında başımı salladım.

Atlas" neyi bekliyorsun?" Dedi. Başımı ona çevirdigimde Koray a söylediğini anladım. Koray" deniz le konuşmam lazım." Diye cevap verdi. Atlas " ama o seninle konuşmak istemiyor"

Koray" sen nerden biliyorsun." Dedi. Atlas " soralım bakalım istiyor mu istemiyor mu?" Dedi ve bana baktı. Ben sadece atlasa bakıyordum. " İstiyor musun?" Diye sordu.

Başımı hayır anlamda salladım. Atlas cevabını aldığında gülümsedi. " Gördün istemiyor. Şimdi gidebilirsin" dediğinde zil çaldı. Koray" belki daha sonra yanlız konuşuruz deniz." Dedi ve gitti.

Işıl" biz ne yaşadık abi" dedi. Doğu " boş verin hadi çıkalım" dedi ve hep beraber çıktık sınıftan

Uzun zamandır rüzgarla konuşmamıştım. Rüzgarın yanına gidip" selam rüzgar" dedim telefonla ilgilenen rüzgar beni görünce telefonu kapatıp bana odaklandı.

" Selam sarı kız, nasılsın?" Gülümseyerek " iyiyim uzun zamandır konuşmadık." Başını salladı " evet konuşmadık. Şu şey Koray denen kişi" dedi ve ekledi " ne zaman beraber oldunuz?" Diye sordu.

" Yanlış hatırlamıyorsam 2 yıl olmuştur." Dedim rüzgar " anladım" diyerek cevap verdi.

Başımı sağa çevirdim. Çevirmez olaydım Atlas oradaydı kollarını önüne başlamış bizi izliyordu.

Sesiz di. Tepkisiz bir şekilde bana bakıyordu. Rüzgar" balo ya gelicek misin?" Diye sordu. Başımı evet anlamında salladım. " Evet gidicem ya sen?" Diye sordum.

" Bilmiyorum galiba hayır" dediğinde sebepsizce kaşlarımı çattım." Neden herkes gelicek?" Dedim. " Deniz gelmeyi isterdim ama hastane randevum var" diye cevapladı.

Ne!? Ne hastanesi gizli bir rahatsızlığı mı vardı. " Önemli değilse nedeni ne?" Dedim.

Derin bir nefes aldı. " Mide sorunum var geçen sene mide kanaması geçirdim. Kontrole gidicem" dedi. Başımı salladım " anladım geçmiş olsun da doktoru arasan ertele sen olmaz mı?" Evet bunu dedim çünkü gelmesini istiyordum.

" Doktorla konuşucam" dedi. Başımı geri sağa çevirdim. Ve atlasın kaşlarını çatık halde olduğunu gördüm. Sanki birazdan ortalık yangın yeri olucak gibiydi. Başımı rüzgara çevirdim. " Neyse seninle konuşmak güzeldi rüzgar görüşürüz" dedim ve hemen uzaklaştım oradan

A şubesinin önünden geçerken kapıdan Burak'ın çıktığını gördüm. Beni görünce sırıttı " selam sarışın" dedi. " Merhaba Burak alelacele neyere" dedim. Gülümseyerek " rehber hocası çağırdı. O yüzden" dedi.

Başımı salladım." Tamam o görüşürüz Burak" dedim " görüşürüz sarışın" dedi ve gitti yanımdan

Üşümeye başlamıştım. Hava serin olmasına rağmen bazen bana çok soğuk gelirdi.

Sınıfa girip yerime oturdum başımı sıraya koyup uyumaya çalıştım. Zaten yapacak başka bişey yoktu. Boş boş gezmek yerine uyumak daha iyiydi.

ÖYKÜ SANCAK

Işıl " birden nasıl ortaya çıktılar anlamadım" dedi. Bir kişi olsa anlarım iki kişi olsa anlarım üçü birden nasıl okulda oldular. Asel" ortalık karışmasa bari" dedi.

Asel e baktım. " Berkin haberi var mı kaan'nın burada olduğundan" dedi. Başını hayır anlamında salladı. " Haberi olsa okuldan çıkartır." Dedi

Işıl " ya da okulda tutarak zorbalık yapar" dedi. Işıl da bir yandan haklı o dört zorbanın ters köşeleri çok her an her şeyi yapabilirler.

Yanımıza ardalar gelip oturdular. Arda" ne konuşuyorsunuz?" Dedi. Işıl " hiç öyle havadan sudan" ışıl hiç derken i harfini uzatarak söylemişti.

Berk " balo için sizi evden alırız" dedi. " Gerek yok ki kendimiz de gidebiliriz" dedim. Işıl " beni alabilirsiniz" dedi ve Alp e bakarak ekledi " en azından bir şeye yararlar"

Alp sırıtarak " alırım seni ben bir işe yararım dimi" dedi ışıl başını hevesle salladı. Alp ise gülümseyerek ışıl'ın saçının bir tutamını çekti.

İkisini gülümseyerek izledim. Ne kadar birbirlerine laf söyleseler de gizlicene birbirini izlediğini gördüm.

Masaya uzanan koluma bir ağırlık hissettim. Arda başını koluma koymuş gözlerini kapatmış duruyordu.

" Ne oldu?uykun mu var?" Dedim. Başını yavaşça salladı. Gülümsedim. Nedense mutluydum. Kavga yoktu, zorbalık yoktu. Normal insanlar gibi konuşup anlaşıyorduk.

Arda'nın yan profilini izlerken bir ses geldi. Başımı yana çevirdim. Murat'ı gördüm. Bana bakıyordu. Masadaki kere baktım. Berk ve Asel konuşuyordu. Işıl ve Alp birbirine laf atıyorlardı.

Geri Murat'a baktım. Orada yoktu derin bir nefes aldım. Yine bir olay olucak Zanettim.

Arda başını rahatsızca hareket etti. Berk" oğlum kalk başka yerde yat. Okulun kenarlarına boşboşuna mı dinlenme yeri koltuk falan yaptırdık" dedi.

Arda başını salladı ve elimi tutup kaldırıldı beni Alp " kızı neyere götürüyorsun lan" dedi. Arda "onunla uyuyacam" dedi ve beni götürdü.

Kalbim yerinden çıkıcak gibiydi.
Okulun birden fazla dinleme odası vardı. Arda o odalara girmek yerine alt kata indi. Alt katın olduğunu yeni öğrenmiştim.

4 oda vardı kapıların önünde isim yazıyordu. 1. Kapı atlasındı 2. Kapı Alpindi 3. Kapı berkindi 4. Kapı ise Arda'nın dı.

Arda odanın kapısının kolunu açtı. İyice heyecanlıydım. Odanın içine girince şokla odaya baktım. Sanki bir evin odasındaydik.

Arda beni yatağa benzeyen rahat bir koltuğa oturtup kendisi ise başını bacağıma yasladı. Gözlerini yumdu uykuya hazırlandı.

Arda'nın neden birden yakın durduğunu anlamadım. Uzun zamandır kavga etmiyorduk. Laf dalaşı yapmıyorduk. Ama Arda'nın yakın tavırları vardı.

Uyumadan " arda neden böyle yakınsın?" Dedim sessizce arda gözlerini açtı ve bana baktı. Başını bacağından çekti ve elini başıma koydu.

Alnını alnıma koydu böylece Burun buruna geldik. Nefesini nefesimde hissettim.

" Öykü.....Ben sana çok pis tutuldum"
Dudakları alnıma değdi.......

 

 

 

Bölüm : 02.04.2025 21:56 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...