15. Bölüm Akşam yemeği

Bir dokunuş uyandırdı beni. Yavaşça araladım gözlerimi. Atlas ayağımdaki buzu çıkarıp elinde olan yeni buzu koyuyordu. Uyandığımı görünce " uyanmışsın" dedi. Başımı salladım " sen ne zaman uyandın " dedim. Atlas yatağa oturdu" bir saat olmuştur" dedi ve devam etti " yemeğe daha var istersen bir duş al" dedi. Başımı salladım. Atlas ayağıma bakıp " banyoya kadar yürüye bilirmisin?" Dedi. " Evet yürüye bilirim" dedim. Ayağımdaki buzu yatağın yanındaki komodine koydum. Ayağı kalkıcakken birden ağrı girdi ayağıma atlas yanıma geldip ondan destek almamı sağladı. Bana bakıp" çok bu acıyor ayağın" dedi. Başımı iki yana salladım " hayır biranda oldu yoksa acımıyor" dedim. Atlas birden beni kucağına aldı. Bana bakmadan banyoya götürdü. İndirmeden bana baktı. Ona baktım gözlerinin cam gibi olduğunu gördüm sanki içinde şeffaf bir şey vardı. O derece parlıyordu. Gözleriyle dudaklarıma baktı. Sonra birden gözlerini başka yere çevirip indirdi beni. Sonra direk çıktı banyodan. İlk önce elimi yüzümü yıkadım. Oyunlardan sonra direk uyuduğum için yıkanmamıştım ve çamur kokuyordum. Kıyafetlerimi çıkardım. Duvardan yardım alarak duş kabinin içine girdim. Yürüye biliyordum ama odadaki attığım adımdan sonra canım acımıştı. Suyu orta derece alıp bedenimi suya soktum. Duştan çıktıktan sonra havluya sardım. Banyonun kapısını açtım atlas arkasını dönmüş telefonla konuşuyordu. Banyodan çıktım ve hızlı bir şekilde kıyafet olan çantayı Aldım.

Atlas " tamam Alp çık o zaman odadan" dedi " kapatıyorum Alp ne halin varsa gör ölme yeter" deyip telefonu kapadı. Arkasını döndü " çıktın mı?" Dedi. Yok halla banyodayım. " Evet çıktım." Dedim. Atlas " ben çıkıyorum birazdan gelirim, geldiğimde hazır ol yemeğe geç kalmayalım" dedi. Başımı salladım. Bir kaç saniye bana baktı sonra çıktı odadan. Kıyafetlerimi hazırladım. Sonra düşündüm atlas bana niye bu kadar iyi davrandığını. Bana artık soğuk davranmıyordu. Acaba ilk oyundan geçmişimi anlattığım için mi? Kafam çok karışıktı. Altıma kısa kot pembe renkli etek giymiştim. Üstümede dar pembe tişört giymiştim. Saçlarımı kuruttum. Yüzüme hafif bir makyaj yapıyordum. Rujumu sürerken odaya atlas girdi. "Hazır mısın?" Dedi. " Hazırım" dedim. Atlas kaşlarını kaldırdı " sen makyaj yapar mıydın?" Dedi. Gülümseyerek " canım yapmak istedi" dedim. Ayağı kalktım. Atlasa baktım. Ben pespembe giyinmişken atlas yine siyahlara bürünmüştü. Atlas beni baştan aşağı süzdükten sonra sırıttı. Masaya koyduğu telefonunu Eline aldı. " Hazırsan çıkalım pembelerin prensesi" dedi. Prenses mi? Beni prenses gibi mi görüyordu" içim biranda kıpır kıpır oldu. Gülümseyerek" hazırım çıkalım siyahların prensi" dedim. Sırıtarak kapıya doğru yürüdü. Bende arkasından çıktım. Koridorda Alp'i gördük. " Alp ne işin var burda?" Dedim. Alp ikimize baktı. İkimizde iyice süzdükten sonra yanımıza geldi. Bunlarda insanları süzme takıntısı var resmen. Alp " ne yapabilirim çıkmasını bekliyorum attı beni odadan" dediği anda ışıl çıktı. Üzerinde mavi kısa tişört vardı. Altında beyaz şort vardı. Saçlarını iki kenarından birleştirip bağlamıştı. Işıl " yaa çok güzel olmuşsun" dedi. " Sende çok güzel olmuşsun ışıl" dedim. Işıl Alp'e baktı " ne bakıyorsun sen" dedi. " Işıl acaba sakin mi olsan birşey yapmadı" dedim. Boşu boşuna çocuğa saldırıyordu. Alp " bana bak sen fazla oluyorsun" dedi. Işıl ona doğru döndü " sanane be sarı" dedi. Alp " sarı ne lan ışıldak" dedi. Işıl " ışıldak mı sensin ışıldak" dedi. Atlas göz devirdi. " Yeter artık ne bu kavga ya" dedi. Arkadan biri geldi. Bu kişi; emirdi. " Ne için kavga ediyorlar yine" dedi. Emirde kavgalarından sıkılmıştı. Atlas " boş işler" dedi. Gamze'nin sesi geldi. " Yeter bu kadar kavga ben bile sıkıldım sizin kavgalarınızdan yürüyün aşağıya bizi bekliyorlar" Dedi. Gamze çok güzel bir beyaz elbise giymişti. Abartılı değildi. Günlük kullanımlı bir elbiseydi. Saçlarını önden iki tutamını örmüştü. Hepimiz aşağıya indik. Canı gördük can ağzından ıslık çaldı. " Oo hoşgeldiniz gençlik" dedi. Işıl " hoş bulduk diğerleri nerde" dedi. " Dışarıdalar" dedi. Otelin bahçesine çıktık. Herkes çok güzel giyinmişti. Asel " waaow çok güzel olmuşsunuz " dedi. Asel beyaz mavi çiçekli elbise giymişti. Işıl" sende çok güzel olmuşsun " dedi. Berk arkadan gelip atlas,Alp ve canla tokalaştı. Bize döndü gözü aselde kaldı. Bir süre aseli izledi. Işıl kısık sesle " hayırlı olsun" dedi. Gülümseyerek ışıla baktım. Alp " Berk oğlum dondun kaldın lan" dedi Berki dürttü. Asel kafasını telefondan kaldırdı. Ve Berke baktı. Berk " gelin yemekleri hazırlamışlar" dedi. Asel bize döndü " hadi kızlar gidelim açıktım" dedi ışılla aramıza girdi. Kollarımza girdi ve yürüdük. Şirin ve öyküye denk geldik. Öykü mavi şort beyaz tişört giymişti. Şirin beyaz etek dar yeşil bir crop giymişti. Öykü " selam kızlar" dedi. Asel " selamm" dedi. Şirin "diğer erkekler nerde " dedi. Işıl aselin kolundan çıkıp şirinin yanına gitti. " Arkamızdalar birazdan gelirler" dedi. Emre ve kerem geldi " kızlar hadi ya sizi bekliyoruz " dedi kerem. Emre şirin'e baktığında şirin heyecandan kalbi duracaktı. Işıl yine durmadı " şirin ne oldu ya kızardın hasta mısın " dedi Sırıtarak kerem şirin'e baktı. Sonra Emre'ye baktı. Emre " hasta mısın? Neyin var? Hastaneye gidelim mi?" Endişeli bir şekilde Art arda sorular sordu. Şirin " Hayır hayır hasta değilim sadece sıcak bastı" dedi. Emre şirin'e iyice baktı " emin misin?" Dedi. Şirin " evet iyim merak etme" dedi. Emre kısık sesle " merak etmemek mümkün değil" dedi. Bunu duyan ışıl yerinde durur mu? " Efendim emrecim birşey mi dedin" dedi ışıl. Emre ışıla bakıp kaşlarını kaldırdı. " Birşey demedim ışılcım" dedi. Alp " siz niye burda duruyorsunuz?"dedi. Işıl " sen sor diye " dedi. Işıl bugün fazla kaşınıyordu. Alp " sana soran olmadı ışıldak" dedi. Işıl " bana bak sen neden sürekli ışıldak deyip duruyorsun bir daha de kafada saç bırakmam" dedi. Alp sırıtarak" sen sor diye hem nasıl kafamda saç bırakmıcaksın" dedi. Işıl ne dediğini anlamaya çalıştı. Anladığında da gözleri fal taşı gibi açıldı. Can " eğerki biraz daha burda kalırsam hepinizi pirinç ızgara yapar yerim" dedi sonra devam etti. " Yürüyün lan"

Bahçeye çıktığımızda çok güzel şarkı çalıyordu. Yemekler sıralanmıştı. Cenk hoca " merhabalar gençler iyi dinlendiniz mi?" Dedi. Atlas " çok iyi dinlendik herşey için teşekkürler hocam" dedi. İlk defa bir hocaya bu kadar saygılı olduğunu gördüm. Cenk hoca bana baktı. Herkese sorucaktı. Atlas bana baktı. Ne diyeceğimi merak ediyordu. " Evet hocam çok iyi dinlendik. Teşekkürler" dedim. Atlas bana bakıp sırıttı. " Ayak bileğin nasıl oldu?" Dedi. " Şimdilik iyim hocam basa biliyorum" dedim. Başını salladı. Işıl baktı. " Bana bakmayın hocam ben iyi dinlenemedim bu erkek kişisi yüzünden ama yinede herşey için teşekkürler" dedi. Alp " asıl ben dinlenemedim be çenen durmuyordu ki " dedi Ve yine kavga çıktı. Bunlar kavga etmeden duramaycaktılar. Hoca bile durup kavgalarını izledi. Hoca gamzeye döndü" sürekli mi böyleler" dedi. Gamze başını salladı. Cenk hoca " tamam gençler sakin olun " dedi. Diğerlerinde aynı soruyu sordu. Alp ve ışıl dışında Herkes iyi dinlenmişti. Cenk hoca " hadi masaya geçelim" dedi. Herkes kafasına göre oturuyordu. Bir sandalyeye çekip oturdum. Soluma atlas oturdu. Sağıma ise emir oturdu. Atlasın yanına aslı oturdu. Emirin yanına öykü oturmuştu. Yemek yerken can " yemekten sonra tabu oynayalım mı zaman kalırsa vampir köylü oynarız" dedi. Başımı salladım " olur oynarız" dedim. Arda " aynen vakitte geçmiş olur" dedi. Aslı " benim atlasım oynarsa bende oynarım" dedi. Atlasın koluna girerek. Emirle bakıştık. Sonra onlara baktık. Ne ara onun atlası olmuştu? Kaşlarımı çattım. Ve kollarına baktım atlas kolunu aslıdan kurtardı. Aslı bana bakıp " ne oldu tatlım birşey mi oldu?" Dedi. Atlas bana baktı. İlk önce atlasa baktım nasıl baktıysam atlasın kaşları çattı. sonra aslıya geri döndüm " birşey yok tatlım?" Dedim ve önüme döndüm. Emir " iyi misin?" Dedi. Başımı salladım aslıyı bir güzel dövmek istiyordum. Suyu tekten içtim. İştahım kaçmıştı. Emir önüme suffle koydu. " Yemeden kalkarsan bozuşuruz" dedi.

Yemekler yenmişti. Hepimiz oturmuş oyun için hazırlanıyorduk. Takım kurarken hepimiz gerilmiştik çünkü takım kaptanları. Arda ve candı. Canın takımdında = ben, Alp, kerem, gamze, ışıl ve atlastı.

Arda'nın takımında= öykü, Berk, Asel, emir ,emre ,şirindi.

Aylin ve diğerleri vampir köylüde oynamak istemişlerdi. İlk anlatacak kişiler. Bizden Gamze ve ışıldı. Diğer takımdan ise Berk ve Aseldi. Bizden başlıyordu. Süre 5 dakkaydı.

Oyun başlamıştı. İlk kelime testere. Gamze " ışıl bununla birşeyi keseriz" dedi. Işıl " Neyi keseriz ki, bıçak, kılıç" diye tahminlerde bulundu. Gamze " ormadada olur hatta biz yarışırken bişeyleri taşıdık" dedi. Işıl " odunları taşıdık." Dedi. Gamze " heh tamam odunları neyle kestiler" dedi. Işıl" testere" dedi.

İkinci kelime sokak hayvanlar. Gamze " sen Alp'e ne dersin" dedi. Işıl" boz ayısı, öküz, camış, köpek, " dedi. Alp'e " oho bune kardeşim " dedi. Gamze " heh onlar ne oluyor" dedi. Işıl" hayvan" dedi. Gamze " tamam hayvan ikinci kelime o cepte birinci kelime ise çöp konteyneri nerde olur" dedi. Işıl" dışarıda, sokakta" dedi. Gamze " ikincisi neydi" dedi. Işıl" sokak ııı soka- sokak hayvanları" dedi.

Üçüncü kelimede gamze yasaklı kelimeyi söyledi. Dördüncü kelimede gamze pas geçti. Son iki dakka kalmıştı.

Beşinci kelime gölgede kalmak gamze " ışıl bu iki kelime tamam mı şimdi güneşten korunmak için bazı banklara ne koymuşlar" dedi. Işıl " ne koymuşlar" dedi. Gamze " hani güneş bize çarpmasın diye üstünü kapatmışlar ne oluyor o onun ismi ne?" Dedi. Işıl " ne bileyim pas geç" dedi. Gamze " ne koymuşlar adını söylesene " dedi. Işıl " bilmiyorum lan bilmiyorum" dedi. Berk " sürek bitti" dedi. Gamze " gölgede kalmaktı" dedi. Atlas " 2 mi bildik" dedi. " Evet 2 bildik" Dedim. Sıra Asel ve Berkteydi. Asel anlatıcaktı. Berk " kaç bilmemiz gerekir " dedi. Emre" 3 bilseniz sayı bizde" dedi. İlk kelime ağzı yanmaktı. Süreyi başlattık. " Burnunun altında ne var " dedi. Berk " dudak" dedi. " Diğer adıyla" dedi Asel. Berk " ağız" dedi. Asel " he tamam bu birinci kelimeydi. Ben acı bir şey yedim. Ne oldu" dedi. Berk " ağzın yandı" dedi. Asel " mek Mak eki getir" dedi. Berk " ağzı yanmak"

İkinci kelime kartladı. " Beşiktaş'ın hayvanı". Berk hemen " kartal" dedi. Diğer kelime sandalyedi. " Biz neye otururuz " dedi. Işıl " oturmak yasaklı kelime" dedi. Asel direk başka kart aldı. Işıldaktı. Asel " Alp ışıla ne diye sesleniyor" dedi. Işıl" ben ne alaka ya" dedi. Berk " ışıldak" dedi. Atlas "0-1" dedi. Gamze" size kolaylar çıktı" dedi. Sıra ben ve Alpteydi. " Hazır mısın?" Dedim. Alp ellerini kaldırdı. "Her zaman" dedi. İlk kelime çalar saati " uyanmak için yatağın kenarına birşeyi ayarlayıp koyarız" dedi. Alp" uyanmak için" dedi düşünerek "saat ayarlarız" dedi. "Evet ama telefonla değil yuvarlak olur mesela hatta elektronikleride vardır" dedim Alp" çalar saat" dedi. Diğer kelime doğum günü pastasıydı. " Sen ayın kaçında doğdun?" Dedim. " 11 Aralık" dedi. " O gün senin neyin oluyor" dedim. Alp kaşlarını çattı. Cevap vermedi. Atlas " Alp " dedi. Alp atlasa baktı. Kısa bir bakışmadan sonra bana döndü " doğum günüm" dedi. " Doğum gününde ne yersin" dedim. "Pasta" dedi ve devam etti. " Doğum günü pastası" dedi. Diğer kelime gelinlikti. " Gelinler ne giyer" dedim. Asel " yasaklı kelime" dedi. Başka kelime telefon kılıfıydı. " Masada ne var" dedi. Alp başını masaya çevirdi. " Telefon, içecek"dedi. " Heh telefon telefonun arkasına gerleştiriz" dedim. Alp " kılıf telefon kılıfı" dedi. Asel "süre bitti. Üç kelime bildiniz" dedi. Sıra emre ve emirdeydi. Emre anlatıcaktı. İlk kelime sosyal medyadı. Emre sakınce " tiktok, Instagram bunlar ne oluyor" dedi. Emir " sosyal medya" dedi ikinci kelime perdeydi. "Evdeki camları örtmek için kullanırız " dedi. " Perde" dedi emir Asel " oha takır takır söylüyorlar" dedi. Kelime kedi kumu emre " Asel neye benziyor hatta Berk ona ismiyle seslenmez bir ad kullanır" dedi. Emir asele baktı. " Kedi" dedi. Emre " tamam evde baktığın bir kedi var o tuvaletini neye yapıyor " dedi. Emir " kuma kedi kumu" dedi. Asele döndüm Asel Berke dudaklarını bükmüş kaşlarını çatmış bir şekilde bakıyordu. Berk ise tamamen telefona odaklanmıştı. Emre son kelimesini anlatıyordu. Güneşti. Emre " mahvet şarkısını kim söylüyor" dedi. Emir" güneş" dedi. Işıl " kazandınlar" dedi. Emir " tanımadım senden daha kobra biri" diye şarkı söylemeye başladı. Atlas " 2-0" dedi. Bir daha oynadıktan sonra" 5-1 yenilmiştik. O sayıyıda atlas almıştı. Işıl sonda " ay yeter bu kadar yenilmekten yoruldum" dedi. Aslında biz iyidik ama onlard daha iyidi. Arda " tamam vampir köylü

oynayalım" dedi. Herkes onayladı ve herkes oyuna katıldı. Kağıtları hazırladıktan sonra aşağıya doğru attı Aylin. Kağıdımı aldım ve açtım köylüdüm. Arda " hereks gözlerini kapatsın ve sadece vampirler gözlerini açsın" bir süre bir sessizlik oldu. Can " vampirler birbirini gördüyse şimdi bir kurban belirlesin" dedi. Can " şimdi herkes gözünü açsın" herkes gözünü açmıştı. Herkes birbirine bakıyordu. Defne" bence aslı vampir" dedi aslı " niye ben pardon azımı dahi açmadım" dedi defne" kaç kere bu oyunu oynadık nasıl olduğunu biliyorum ama bu sefer çok şüpeli geldin gözüme" dedi. Kerem " belkide sensindir kurbanı aslı seçmişsindir" dedi. Defne" ben vampir değilim vampir olsam hem aslıyı kurban seçmem aseli seçerim ayırca neden aslıyı koruyorsun" dedi. Asel " emin ol bende seni kurban seçmem seçersem benden şüphelenirsiniz" dedi. Herkes fikrini belirtirken şirin" bence vampir atlas" dedi. Atlas sırıtarak" neden ben " dedi. Sırtını koltuktan ayırıp öne eğildi. Şirin " tam önümdesin ve çıtını dahi çıkarmadın" dedi. Yanımda duran atlasa baktım oyun başlayalı ne kadar olmuştu ama o konuşmamıştı. " Bencede atlas konuşmayarak büyük şüphe duyuruyor " dedim. Atlas bana baktı. Ve yaklaştı. " Peki sen niye sürekli ardayı korudun ve ardayla neden aylini suçladın. Peki sen şirin sürekli Berke bakıyordun kurbanı Berk seçmiş olabilir misin? Defne sürekli aslıyı hedef aldı ama hiç canı suçlamadı. Kerem sürekli aslıyı korudu. Emirde sürekli defneye bakıyordu. Emre şirini çok koruyordu ama ardayı vampir ilan ediyor peki sen birden bana suç atmaya başladın şirin veya sen civciv şirin suçlamasa sen bana oy vermezdin" dedi. Nasıl yani? Ohaa ama ya, konuşmak yerine herkesi izlemişti. Bu çocukta beyin damarları fıçkırıyor. Herkes atlasa bakıyordu. " Sen çok sesiz olduğun için sana vermek istedim" dedim. Uzun bir konuşmadan sonra Berk" tamam bu konuşma oy zamanı, ben oyumu candan kullanıyorum" dedi. 5 kişi defneye oy vermişti. 3 kişi cana oy vermişti. 8 kişi Emre'ye oy vermişti. 2 kişi de atlasa oy vermişti. Oyumu atlasa vermiştim. Öykü" emre kâğıdın aç en çok oy senin" dedi. Emre kâğıdını açtı ve bize gösterdi emre ; köylüydü. Emre " aptallar vampir defne diyorum size" dedi. Emre oyunu defneden yana kullanmıştı. Bu seferki hedefim oyunu emreden kullananlar. Emre'ye oy verenler arda, kerem, Aylin, ışıl ve öyküdü. Fikrimi belirterek " Emre'ye oy verenleri ilk elemeliyiz 5 kişiden iki kişi Emre'yi kurban belirlemiş demek ki" dedim. Arda bana bakıp " pardon ne alakası var emre şüpheli davranışları yüzünden elendi. Ayrıca sende olabilirsin" dedi. Atlas sırıtarak ardaya baktı. " Sen niye bu kadar gerildin arda yoksa sen misin vampir" dedi. Öykü " sen niye denizi koruyorsun atlas siz ikiniz vampir misiniz" dedi. Öyküye baktım " eğer vampir olsaydık atlası suçlamak yerine korurdum. " Dedim atlas " sen neden karıştın ben ardaya soruyordum üstüne aldın" dedi öyküye. Arda " şüpheleri üstüne çekmemek için atlası suçlamış olabilirsin" dedi. Aylin " oy zamanı" dedi. Atlasla birbirimize baktık aynı anda elimizi kaldırdık. " Arda" dedik. Toplam 3 kişi öyküye 6 kişi ardaya 4 kişi bana oy vermişti 4 kişide atlasa oy vermişti. Gamze " arday aç kağıdı" dedi. Arda bana bakarak kâğıdını açtı. " Ya of ya hepsi deniz ve atlas yüzünden" dedi. Arda ; vampirdi. O zaman öyküde vampirdi. " Sen kendini ele verdin ben oyumu ışıldan kullanıcaktım belki" dedim. Ciddiyidim ışıl sürekli olarak Emre'ye hücum ediyordu. Atlas" konuşmaya gerek yok direk oy verelim oyum öyküye"dedi. Herkes oyunu öyküye vermişti. Öyküde vampirdi. Can " nasıl oynadılar ama hiç süphelenmedim çıkarın lan dişlerinizi vampirler" dedi. Evet iyi oynamışlardı. Emre " ne istediniz olum benden" dedi. Kağıtları bu sefer aslı yılanı attı. Bu sefer; vampirdim. Acaba kimi kurban belirlesem can" herkes gözünü kapatsın, sadece vampirler gözlerini açsın" dedi. Gözlerimi açtım. Atlas gözlerimi yanıma kaydırdım. Atlas vamir çıkmıştı. Ohoo baştan kazandık. Asel " kurban belirleyin lan vampirler" dedi. Kurban Alpdı. Gözlerimizi kapattık. Işıl " vamirler kurban belirlediysee güno günoo" dedi. Komik bir şekilde tüm ciddiyet bozulup güldük. Gözlerimizi açtığımızda atlas eskisi gibi suskun bir şekilde izliyordu. Arda " inadıma atlas diyorum" dedi. Atlas sakın bir şekilde " ben senin olduğunu düşünmüyorum çünkü gözüme Berk gibi geliyor" dedi. Berk kaşlarını kaldırdı " ben mi ?" Dedi. Atlas " evet sen çünkü oyun başladığımzdan beri asele bakıyorsun" dedi. Işıl gülmeye başladı. Atlas " sen niye gülüyorsun ışıl sende Alp'e bakıyorsun gözüne toz giricek az bak" dedi. Herkez tartışırken atlas kendini çok iyi koruyordu. Nerdeyse kimse ondan şüpelenmiyordu. Ama Altan Altan Alp'e doğru suç atıyordu ve neredeyse herkes alpten şüpheleniyordu. Ama en çok şüphe uyandıran berkti ilk oylamada elenen kişi zeynepti. İlk oyunda çok konuşmuştu ama ikincide sustuğu için şüpheleri üstüne çekti. İkinci oylamada Berk elenmişti. Üçüncü oylamada elenen kişi aseldi. Teker teker elenen kişiler artıyordu. Som 6 kişi kalmıştık. Ben,atlas,can, aslı,Alp ve emir kalmıştık. Emir " ben bişey fark ettim atlas ve deniz siz niye birbirinize birşey demediniz " dedi. Emire baktım " nasıl yapmadı be ikinci oylamda az daha eleniyordum. Tüm oylamalar atlas yüzünden öldü " dedi. Evet vardı öyle bir şey sırf kendimizi ele vermemek için atlas beni yem olarak kullanmıştı. Emir oyunu benden yana kullandı atlas , can ve ben alpten yana kullanmıştık. Canı kendimize çekmemiz zor olmuştu. Seçtiğimiz kurban elenmişti. Diğer oylamada aslı elenmişti. Diğer elenen kişi olmamak için " ben atlasa oy vericem çok süpheli geldi gözüme" dedim. Atlas ne yapmaya çalıştığımı anladı ve sırıttı. Atlas" sen hiç cana oy vermedin hem az kişi kaldığımız için sana oy gelmesin diye beni hedef aldın neden başta kullanmadın oyunu"dedi. Aha şimdi sıçtım. " Sende sürekli Emire ve Alp'e kullandın oyunu" dedim. Can " siz ikiniz birbinizi yemeden oy kullanalım. Ben oyumu emirden kullanıyorum " dedi. Ben atlastan kullandım oyumu Altaş emirden emirde candan emir kağıdını açar açmaz ayağa kalkıp çığlık attıp " nasıl kandırdık ama sizi" dedik gülerek cam " vay vamir vay" dedi. Işıl" kurban kimdi" dedi. Atlas" Alp" dedi. Alp" ne kadarda kötüsünüz cahiller" dedi. Atlas sırıttı. Bir kaç kerede oynadıktan sonra birbirimizi yememek için bıraktık oyunu oturup sohbet ettik. Saat akşam 9'a geliyordu. Cenk hoca yanımza geldi" çocuklar odaleınıza geçip uyun yarın gidiyoruz" dedi. Alp dua okuya okuya odaya çıktı. Odaya girmeden emir ve gamzeye iyi geceler deyip girdim odaya atlas hemen uyumuştu nasıl yorulduysa artık uyumak değil baygınlık geçirmişti resmen kıyafetlerimi değiştirip Miki mouselu şort takımılı bir kıyafet giydim. Makyajımı sildim saçımı taradıktan sonra yatağa oturdum yavaşça atlasa baktım ne kadar güzel uyuyordu. Atlasın artık bana bulaşmaması garip geliyordu. Atlası izledikten sonra sosyal medyada gezindim biraz. Sonra lambayı kapatıp yumdum gözlerimi....