20

-Melodi okuldan çıktıktan hemen sonra

"Arzu, Melodi nerede?" Onun daha önce okuldan erken çıktığını görmemiştim. Kimseye bir şey demeden direkt çantasını alıp yok olması iyi şeylere haberdar değildi.

"Bilmiyorum Bulut." Acaba hasta mı olmuştu? Hasta olsaydı bunu söylerdi, sabah konuştuğumuz da bile çok iyiydi. Bu işin içinde başka şeyler var.

Bir şey yazmış mı diye telefonu kontrol edeceğim sırada müdür yardımcımız telefonu görüp benden almıştı. Şimdi nasıl ulaşayım bu kıza?

Sanki dünya onunla arama engeller koymaya yemin etmiş gibiydi.

"Boran! Melodi'den haberin var mı?" Ondan nefret etmeme rağmen Melodi için katlanmak zorundaydım. "Hayır, hiçbir şey demeden çantasını alıp çıktı." dedi. Yapacak başka bir şeyim yoktu. Okul çıkışına kadar beklemeli, telefonumu aldıktan sonra ona yazmalıydım. Son iki ders nasıl geçecekti bilmiyorum.

.

"Hocam gerçekten özür dilerim, artık telefonu alsam olur mu?" On dakikadan fazladır telefonum yakalandığı için azar işitmem yetmezmiş gibi müdür yardımcısı telefonumu vermemekte ısrarcıydı.

"Tamam al ama bir daha görürsem vermem!" Ona minnetli gözlerle bakarak telefonumu aldıktan sonra odadan çıktım. Tabii ki teşekkür etmeyi de ihmal etmemiştim.

Melodi'den mesajlar vardı. Kalbim hızlanmıştı, hızla attığı mesajlara girdim.

girmez olaydım.

Neler diyordu?

Mel: Artık hayatında olmayacağım.
Mel: Başkasıyla mutlu olan bir adamı sevmeye daha fazla devam edemem.

Mel: Sadece hayal kırıklığına uğradım

Mel: Senin yıllar önce tanıdığım kişi olmadığına o kadar ikna olmuştum ki, gerçekliğini sorgulamadım.

Mel: Yine de iyi ol, bana gösterdiğin sahte yüzünle başkalarını kandırma.

Mel: Daha önce pişman olduğum bir şey olmamıştı Bulut

Mel: Ama o gün sana şarkı söylediğim için pişmanım.

Ve beni engellemişti.
Ben ona ne yaşatmıştım...

"Bulut, ne oldu abi iyi misin?"
"İyi değilim Mert, ben ne yaptığımı bilmiyorum!" Sesimi yükselterek "NE YAPTIĞIMI BİLMİYORUM! ONU BÖYLE KIRACAK KADAR, ESKİ BENİ ONA HATIRLATACAK KADAR NE YAPTIM BEN!"

"Biri mi bir şey dedi?" Mert onunla konuştuğumu, ona karşı hissettiklerimi bilen sayılı kisilerdendi

"Kim ne söyleyebilir ki?" Biraz düşündükten sonra aynı anda "SILA!" dedik. Ona ne anlattığını öğrenmek için Sıla'yı bulmamız gerekiyordu. Okul çoktan dağılmıştı ve sanırım onu nasıl bulacağımı biliyordum.

"Onu arayacağım ve nerede olduğunu, buluşmak istediğimi söyleyeceğim." Mert'in cevap vermesine izin vermeden hızla Sıla'yı aradım. İlk çalışta açmıştı.

"Bulutttt." Neşeli sesi yüzünden göz devirmek istedim. "Sıla neredesin?" Lafı uzatmanın anlamı yoktu.

"Yanıma gelmek mi istiyorsun? Peki her zaman oturduğumuz kafeye gel."

.

"Hoş geldi-," Sıla ile sevgili olduğumuz zamanlarda sıklıkla geldiğimiz kafeye gelmiştim. Boynuma atladığı sırada onu itekleyerek "Sakın! Sakın buna cüret bile etme!"

"O saf kız için mi bana böyle davranıyorsun?"

"Sıla, ona ne söyledin!"
"Bulut, ona gerçekleri söyledim."

"Bizim seninle gerçeğimiz yok Sıla, uzun zaman önce bitti!" Ama o bunu anlamıyordu.

"Sen her ne kadar kabul etmesen bil-,"

"Kafanda kurduğun şeylere inanmaya devam et ama bana ONA NE SÖYLEDİĞİNİ SÖYLE!" onun en büyük pişmanlığı olduğumu söyleyecek kadar ne söylemişti kim bilir!

"Onun yanından ayrılıp benim yanıma geldiğini, bende şifa bulduğunu söyledim."

"Onunla buluştuğumu nereden biliyorsun?" Her şeye cevap vermesini istiyordum.

"Sizi parkta gördüm." Koca bi HASİKTİR!

"Sıla, beni arayıp çok kötü olduğunu ve yardıma ihtiyacın olduğunu söylediğin için yanına geldim. BAŞKA NE SÖYLEDİN!"

"Beni öptüğün fotoğrafı gösterdim."
"Sıla SEN İYİ MİSİN? Dudaklarıma zorla yapışan sendin! Ne hakla böyle söylersin?" Melodi yanımdan ayrılıncaya dek gözüme bağladığı şeyi bile çıkarmadan gitmesini beklemiştim. Daha sonra eve döneceğim zaman Sıla çok kötü olduğunu, eğer gitmezsem intahar edeceğini söylemişti. Bu yüzden onun yanına gitmiştim.

Zorla beni öpmeye kalkışmıştı ancak aklımda başka biri varken ona değil karşılık vermeyi buna yeltendiği an onu durdurduğumu bilmesi gerekiyordu.

Ben ona ihanet etmezdim.

"Bulut biliyorum beni hâlâ seviyorsun ve kıskandırmak için böyle yapıyorsun." Ruh hastası!

"Sıla ben seni sevmedim. Ergenliğin başlarında yaşadığımız şey biteli çok oldu. Kendine gel!"

Ona arkamı dönüp çıktım. Şimdi Melodi'yi ikna etme sırasındaydı.

Onu sevdiğimi, en başından beri kim olduğunu bildiğimi bilmeliydi.

Bütün yanlış anlamalara son vermem ve ona kendimi affettirmem gerekiyordu.

Bunu yapacaktım.

BİTİİİUİİ, yazın bakalimmm

Oy ve yorum atmayı unutmayinnn🤓🩷