En son Hazal kapıda o halde görüce Poyraz hazlı alıp odaya götürdü Hazal Babası ve annesinin ona vurduğunu başka çaresi olmadığı için burya geldiğini söyledi annem de onun burda kalmasını söyledi tabi ben üzüldüm ama beli etmedim aradan bir kaç gün geçti ben odam da ders çalışırken odama geldi
Hazal: yinemi ders çalışıyıyorsun
Gökçe: hani girmem gereken bir sınav varya
Hazal: aynı ailen gibisin ne dersmiş arkadaş sıkıcı
Gökçe: Hazal çık odamdan
Hazal: sen benim dedemi öldürdün sen bir katilsin bende seni öldrecem
Gökçe: nasıl olacakmış o
Hazal : izlede gör önce seni bu aileye düşman edecem sonra da seni öldrecem
Diyip kendi kafasına masa da duran bardağı vurdu ve çığlık atı herkes buraya geldi Hazal baktı
Annem: ne oldu kızım kim yaptı
Hazal: anne ben gökçeyle ders çalışmak istedim oda bana bardak ile vurdu
Gökçe; nee yalan söylüyor
Annem: gökçe bunu nasıl yaparsın
Gökçe: ben yapmadım
Hazal daha hızlı ağlatıca Poyraz onun götürdü ve pansuman yaptı
Annem: gökçe senden hiç beklemezdim
Gökçe: ben yapmadım
Dedim ve odama gitim yerdeki camı görmedim ve ayağıma batı ağlayarak onu çıkardım pansuman yaptım sonra yatağıma girip yatım
1 ay o günün üstünden tam bir ay geçti bu 1 ay da ne oldu gelin ben sizie özet yapayım bu 1 ayda
Hazal dediğini yaptı ailemi bana düşman eti hazal Leyla Hanıma baba annesinden kalan kolyeyi alıp satı ve parayı benim odama koymuş Leyla Hanım beni suçladı bana tokat atacaken baba tutu evet artık ona anne demiyorum bunun haricin de poyrazın hastanesini batırmak üzerey di poyaraz alayıca suçu benim üstüme atı erdemi okuldan bir kaç çocuk dövdü onuda benim üstüme atı çocuklar benim yaptığımı söylemesini istemiş güney arabası ile kaza yaptı frenleri kesilmiş o nuda benim üstüme atı bunlar daha ne ki bürsürü şey yaptı ve hepsini benim üstüme atı ve artık ben buna dayanamıyorum bu bir ayda kerim abim Polat abim benim yanımda durdular Kaan abim ise Hazal geldikten 2 hafta sonra kimseye bir şey demeden giti benle konuşuyordu ve bunu yapmak zorun da olduğunu bana söyledi onun göremeye dayanamıyorum diyordu ilk konuşma dım ama sonra onu anladım ve konuştum ve bugün bende Kaan abimin yanına gidiyorum yurt dışına biraz üzgünüm ama yapcak bir şey yok o evde daha fazla dayanmam Leyla Hanım benim öz Annem bana inandı babam bana hep inandı ve korudu ama yapamıyorum orada zaten kerim abim ve Polat abim de bir iş yüzden yurt dışına giti o evde kalanlar ise bana düşman Poyraz güney Erdem Leyla Hanım hepsi babamla zaten ararları bozuk olanlardan dolayı daha fazla araları bozulmasın ben bu son bir haftadır otelde kalıyordum şimdi eşyalarımı topladım ve taksiye bindim ilk eve gidip kemen ve gitarımı alacam ordan da hava alanına gidecem bir anda telefonum çaldı sevgilim arıyordu bu bir ayın en güzel şeyi bana ege oldu beni sevdiğini söyledi bende onu seviyorum bu bir ayda hep benim yanım da oldu sadece ege değil fidan ve dilek te oldu ama ege hep benle ilgilen di o olmasa ne yapardım bilmiyorum daha fazla bekletmeden telefonu açtım
Gökçe: Alo
Ege: sevgilim bu telefon neden geç açılıyor
Gökçe: nasılmış bakalım geç açılmak
Ege: tamam sevgilim sen haklısın bu konuyu kapatalım sen nerdesin
Gökçe: takside eve gidip bir kaç eşya acam hava alanına gidecem siz ordasıniz demi
Ege: bide simdi çıktık yola gitmeni hiç istemiyorum ama yapcak bir şey yok
Gökçe: ya sevgilim öyle deme konuştuk
Ege: biliyorum neyise boş ver hem böylesi daha iyi en azdan seni daha fazla üzemezler
Gökçe: aynen öyle hem yazın gelecem
Ege:biliyorum güzelim neyise hadi sen işlerini hal et bekliyorum seni
Gökçe: tamam
Diyip telefonu kaptım eve geldim taksiye beklemesini söyledim eve öylece baktım bu eve ilk geldiğimde ne kadar güzeldi demi Leyla Hanım benle ne güzel ilgileniyordu şimdi şu halimize bak Diyip kapıyı çaldım Leyla Hanım kapıyı açtı beni görünce gülen yüzü soldu gözlerim doldu zor tutum kendimi içeri gidip merdivenin başına çıktım o sırada mutfaktan Hazal çıktı
Hazal: kim gelmiş anne
Beni gördü ve sırıtı Leyla Hanım yanına gidip sarldı kalbim çok acıdı ama beli etmeden yukarı odama daha doğrusu eski odama çıktım içeri girdim öylece etrafa baktım ne güzel anılarım vardı benim burda hepsi bir günde giti masanın yanına gitim aklıma poyrazın ve kaanın beni ders çalıştırdığı zaman geldi o gün o konuyu çok iyi almıştım zaten son güzel animdı yatağa baktım erdemin beni uyandırmak için verdiği çaba geldi aklıma balkona baktım ne güzel müzik dinlerdim orda daha fazal oyalanmadan giyinme odasına gidip dolaptan gitar ve kemanı aldım ve odaya son bir kez bakıp çıktım aşği indim Leyla hanim hala kapıdaydı yanın dan geçtim ve gidecek konuşmaya başladı
Leyla Hanım: senin yüzden oldu
Gökçe: anladım
Leyla Hanım: senin yüzden ailem dağıldı keşke hiç koymasadım seni bu eve
Gökçe: benim yüzden öylemi
Leyla Hanım: öyle
Gökçe: aynene benim yüzümden hersey zaten benim yüzümden hastanede ben karıştırdım kendimi yılaca o adam beni vur diye ben yalvardım yılar sonra gerçek ailemi ben buldum ve düzenimi bozdum onlarla yapmaya başladım tam ailem olduğuna inanica bana ailem olmadığını hatirlatı ebet bunlar benim suçum
Leyla Hanım bana dolu gözler ile baktı ama susmaycam bu sefer
Gökçe: Leyla Hanım ben sana anne dedim anne ne kadar zor bir kelime senin haberin varmı yok sen benim yazdığımı yaşamdanın ki nerden bilecen hani bana bu aileyi sen dağıtın dedin ya bu aileyi ben değil sen dağıtın sen bana öz kızına inamadın sen ona indın bana ilk geldiğim de dediniz ki bu aileyi sen geri toplayacaksın inanıyorum sana ben topladım o aileyi sen geri dağıtın benim bir suçum yok senin suçun ama bu anı unutma çünki ben unutmayacam
Tam o sıra da poyar güney ve Erdem geldi
Poyraz: senin burada ne işin var
Gökçe: gelmeniz iyi oldu gidiyorum ben bundan sonra o çok sevdiğiniz kızınız kardeşiniz ile yaşarsınız ama bu lafımı unutmayın gün gelir pişman olursunuz o gün bu günü hatırlayın siz af etmiyecem ha bir şey olur af ederim ama kalbim af etmez herkse ikici bir şans hak eder diyen sizdiniz demi ben o şansı size verdim benim suçum yok siz o şansı kulanamadınız siz bana değil o kıza inandınız ya ben o gün öldüm hani korya beni kaçırdığı gün bana hepiniz söz verdiniz seni koruyacağız diye ya hiç biriniz o sözünüzü tutmadız keşke dedim ben bana inanmadığıniz gün keşke ölseydim de o gün bunları yaşamasay dım hani beni seviyor dunuz ne oldu tüketimi o sevgi ama daha başlamdıki neyise artık bir önemi yok dediğim gibi ben buradan gidiyorum 18 yaşma kadar Kaan abimin yanda kalcam ondan sonra birdaha beni göremeyeceksiniz bugün burda olanlar pişman olursunuz gelip yalavrirsınız ama ben af etmem siz af ettiğim gün biliki size acıdığım gündür dilim söyler ama kalbim af etmez bunu sakın unutmayın
Diyip gidiyordum ki hazalın sesi geldi
Hazal: onların sana ihtiyacı yok ben varım ben bu aileyi toplayacam sende göreceksin
Gökçe: kolay gelsin Hazal toplamak yerine iyice dağıtacan bunu çok iyi biliyorum ama beni alakadar etmez çünki dediğim gibi ben artık bu ailenin bir üyesi değilim 18 yaşma 3 ay kaldı 3 ay sonra yılmaz da olamyacam 18 yasma girdiğim ilk gün kimliğimi değişecem ve dediğim gibi burda olan kimse beni göremeyece sesimi dumayaca
Diyip taksiye bindim taksici kapıda olan hee şeyi duymustu o bile benim halime üzülmüştü
Gökçe: hava alını
Dedim zorla ve tuttuğum göz yaşlarını bıraktım
Taksici: ağlama kızım değmez
Gökçe: çok zor amaca çok zor ben onlara bir şey yapmadım
Taksici: ağlama değmez o güzel gözlerine yazık
Ona gülümseyerek baktım o da bana peçete uzati aldım ve tam o sırada telefonum çaldı Kaan abim arıyor du
Gökçe: Alo abi
Abim; abim ne oldu niye ağlıyorsun
Gökçe: abi çok zor ben daha fazla dayanıyorum
Abim: boş ver abim buraya gel yeni bir hayatın olacak
Gökçe: öyle ama
Abim: bak hal ağlıyorsun ben sana dedim gitme oraya yada ben gelip seni alayım diye
Gökçe: boş ver abi bu onları son görüşüm dü
Abim: tama uçağa binice haber ver
Gökçe:tama abi
Abim: fidan ve dilek orda demi
Gökçe: evet ege de orada
Abim: bana ege deme Gökçe
Gökçe: o benim sevgilim abi
Abim: işte bu yüzden deme
Güldüm
Gökçe: abi
Abim: sen hep gül ben o ege ye bile razıyım abim
Gökçe: neyise ben kapatıyorum artık binice ararım
Abim: tamam canım hadi görüşürüz
Gökçe: görüşürüz abim
Diyip telefonu kaptım ve akıp giden yolu izledim bir yandan ağlıyordum ben zaten bir gün gülürsem 1 ay acı çekerim bu benim kaderim üvey babam da hep öyle derdi acı çekmek senin kaderin ve sen kaderinden kaçamasın kulaklığımı takıp müzik dinledim bana iyi gelen bir şeydi bu ne zaman gidecem hep müzik dinlerdim yani her gün bir anda araba firen yapmaya çalıştı ama oldu firene basana kadar araba önümüzde ki tira çarptı ve benim telefonum çalıyordu ama ben kendimi çoktan o karanlığa bıraktım bile
evet arkadaşlar bir bölümün daha sonuna geldik nasil oldu sizce ne olacak Gökçe ölecemi yosa yaşayacakmı bu kaza mı yoksa tuzakmı Gökçe yaşarsa af edecekmi sizce ne olacak hepsi bir sonraki bölümde takipte kalın oy verip yorum yapıp takip edermisiniz sizi seviyorum
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
71.7k Okunma |
3.89k Oy |
0 Takip |
40 Bölümlü Kitap |