32. Bölüm

27 bölüm

Gökçe deniz korkmaz
gokcedeniz

Mehmet Ağa bana şakın gözler ile bakıyordu tabi bunların haberi yok ben dövüş eğitimi aldığım dan sonra gidip kıza elimi uzatım bana gülümseyerek bakıp elimi tutu

Kız: Vala helal olsun beni ilk defa bu kadar kısa sürede yere atan olmadı bu arada ben ebru

Gökçe: ben de gökçe

Mehmet Ağa; şimdi sıra da silah atışı var

Gökçe: silah atışımı

Mehmet Ağa: evet benim torunlarımın hepsi 6 yaşı dan beli bilir

Kenan bey: baba gökçe bizim ile değildi ve o eline silah almıyacak

Mehmet Ağa: o ayar benim torunum ise kanda var o yüzden karışma Kenan

Kenan bey: o benim kızım baba

Mehmet Ağa tam bir şey söyleyeceken bir silah sesi geldi biri dışardan bağırmaya başladı

Adam: Mehmet Ağa aç kapıyı

Ama bu ses Ahmet Ağa ya ayit işte geldi benim ecelim Ahmet Ağa benim üvey babanın babası ve beni hiç sevmez nedenini bende bilmiyorum ama bana o kadar şey yaptı ki aynı oğlu gibi ve şu an burda ve benim ile ilgili her şeyi biliyor

Kenan bey: bu kim

Mehmet Ağa: Ahmet Ağa ama o nun burda ne işi var canına susadı herhal de

Ahmet Ağa;Mehmet Ağa aç şu kapıyı yoksa ben açarım gökçe yi almaya geldim aç kapıyı

Mehmet Ağa; aç şu kapıyı

Kapı açlid Ahmet Ağa içeriye girdi bana baktı ve güldü

Mehmet Ağa: senin ne işin var burada Ahmet Ağa ne hakla burya gelirsin sen

Ahmet Ağa: gidecem Ahmet Ağa ama gökçe de benle geliyor

Kenan bey: ne diyorsun be sen kimin kızını alıyorsun

Ahmet Ağa:dediğimi duydunuz gökçe benim ile geliyor hadi gökçe düş önüme

Mehmet Ağa: sen kimin torunun götürüyorsun Ahmet Ağa

Ahmet Ağa: torunum olarak bildiğim kızı o kız bana lazım haydi gökçe düş önüme

Ben öylece onlara bakıyordum ne yapcam ben ayar Ahmet Ağa ile gitmesem bir yolunu bulur beni götürür o yüzden gitmem en doğrusu

Ahmet Ağa: hadi gökçe sözümü ikiletme düş önüme yoksa sen biliyorsun

Ayar gitmesem beni zorla götürüp işkence edecek hoş yine yapcak ama bu sefer yaptığının bilem kaç katı yapcak ben tam ona doğru bir adım atacaken Mehmet Ağa önüme geçti

Mehmet Ağa: o benim torunum sana vermem Ahmet Ağa hayde git buradan yoksa ben göndermesini iyi biliyorum

Ahmet Ağa: o kız benim torunumun hayatını kurtacak o yüzden ver onu bana yoksa çok kötü olur

Mehmet Ağa: ne diyorsun be sen git kendi kız torununu ver ben sana torunumu vermem

Ahmet Ağa: inan bana Mehmet Ağa bende meraklı değilim senin o korkak torununa ama yapcak bir şey yok bor ailesi onu istedi bende verdin bu 5 yıl önce oldu o zaman benim torunum du ondan verdim iykide verdim o ayrı ama o kız bana lazım o kız benim şimdi çekil önden

5 yıl önce anıl yani o zaman ki amcamın oğlu bir kız kaçır dı bor ailesi de ya ölüm ya bedel dedi tabi onlarda direk beni verdi ama ikimiz de küçük olduğumuz için 18 yaşına gelice evlensinler dediler ben o zaman kafya takma dim 18 oluyorum kaçar giderim buralardan dedim ama şimdi ne yapcam hiç bir fikrim yok ben bu olayı bile unutum abi

Kaan; git Hazalı ver sene o zaman hem oda çok mutlu olur çok sevinir

Ahmet Ağa: söyledim kabul etmediler biz gökçe yi istiyoruz dediler

Polat;o salak bor lar bile o kızı istemiyor biz nasil katladık o kıza ya ama bizde sana verecek kız yok Ahmet Ağa senin torunun bizi ilgilendirmez

Kerim: aynen öyle Ahmet Ağa çık git burdan senin ailen bizi ilgilendirmez

Kenan bey: ben size kızımı vermem o benim kızım hele onun götür bak gör nasıl başınıza yıkıyorum o konağı

Güney: hadi başka kapıya Ahmet Ağa duydun herkesi bizde sizin bedeliniz ödeyecek kız yok o artık bir yılmaz

Ahmet Ağa: gökçe kendi isteği ile gelcek demi Gökçe siz onun karalarına saygı duyarsınız bence

 

Öyle bir ima ile sölemistiki sanki sen gelme ben sana gösteririm der gibi tabi bunu sadece ben anlarım onlar bundan alaymaz etrafıma baktım annem bana bakıp ağlıyordu yanıma geldi bana sardı korkma kızım biz burdayız gibi sen gitme yeterki der gibi

Gökçe: ben senin o salak torununun bedelini çekemem Ahmet Ağa madem onu çok seviyorum diyorsan git hazalı ver ne de olsa o çok meraklı

Ahmet Ağa: sen ne dersin gökçe düzgün konuş sen burya gelice yürekmi yedin ben sana gösterecem ama o laflarını şimdi düş önüme

Gökçe: sen beni duymadın galiba Ahmet Ağa ben senle geliyorum artık o eski gökçe yok senin karşın da ben artık senden korkmuyorum şimdi çık git buradan

Ahmet Ağa; yok beli sen buraya güveniyorsun ama elde sonun da o la evlencen gökçe bunu ikimizde biliyoruz

Gökçe: bu sefer senin sizin dediğiniz olmayacak ben artık bir Aksoy değilim yılmaz ım sizden zere korkum yok benim o eski gökçe değilim ben o gökçe Aksoy olarak öldü ve yılmaz olarak doğdu şimdi git bura dan

Ahmet Ağa: bu cesur halerin çok güzel ama boşa bunu ikimizde biliyoruz şimdi gidiyorum ama gelcem gökçe bunu unutma

Ahmet Ağa konak tan çıktı o gidice ben de kendimi serbest bıraktım ve yere düştüm ne kadar ona karşı çıksamda korkuyordum

Annem; gökçe

Gökçe: iyim

Kaan; bu adam ne demek istiyor

Kenan bey: kızım ne bedeli bu

Gökçe: 5 yıl önce anıl ali amcanın oğul bor ailesiden bir kız kaçır dı bor ailesi de ya ölüm ya bedel olcak dedi Ahmet Ağa da beni verdi ama o zaman lar mardin de töre yüzden evlilik den tumlana çoktu bundan dolayı benim 18 yaşma girce evlenileceklerdi Ahmet Ağa nin buraya gelmem sebi ise Burak yani benimle evlenecek çocuk beni seviyormuş ondan Hazalı istemezler zaten o zaman aile arsıda bir nişan olmuştu

Erdem: nasıl yani sen nişanlımısin ama yüzük yok

Gökçe; yüzğu hiç bir zaman takma dim bunu için çok dayak yedim ama takmadım beli bir süreden sonra onlar da pes eti zaten 18 yaşma girdiğim gün ben o evden de o aileden kurtulacaktım yurt dışına Ezgi gilin yanan gidecek tim

Annem: elifin haveri varmıy dı bundan

Gökçe; hayır sadece ben Ezgi ve hasan biliyorduk zaten onlar bana bu süreç te çok yardım etti beni korudular sahip çıktılar

Kaan; peki bunu bize neden anlatma din gökçe biz senin aileniz

Gökçe: ben korktum benim yüzüm den başınıza bir şey gelsin istemedim

Poyraz: inan bana gökçe bu adamdan duymaktansa senden duysak daha iyi olurdu ama sorun şu an bu değil şimdi ne yapacağız

Kenan bey: bor ailesi ile konuşacağız

Erdem: ya kabul etmeseler

Mehmet Ağa; edecekler çünki Gökçe bir yılmaz hayde torun sende ayağa kalk daha deminki gibi güçlü dur sen benim torunum sun güçlü dur

Mehmet Ağa bakıp ayağa kalktım göz yaşımı sildim haklı ben güçlü biriyim ve kimsen de korkuyorum

Mehmet Ağa: aferin torun doğruyu söylemek gerekirse seni ilk gördüğümde dedimki bu kız her ne kadar kanımdan olsada onlarla büyü dü onlar gibi dedim ama sen beni yanıltın torun sen onlar gibi değilsin sen aynı babaannen gibisin için onun gibi o da kafasına koyduğu şeyi yapar düşmanına acımasız görkür sert görkür ama Ailesinin yanda öyle duramaz aynı senin gibi ailene hoş geldin torunum

Diyip bana sarıldı ben ilk öyel kaldım ama sonra bende sardım

 

 

 

Evet arkadaşlar bir bölümün daha sonuna geldik nasil oldu sizce diğer bölüm de ne olcak takipte kalın çünki diğer bölüm de bir sürü olay olcak takip edip yorum yapıp oy verin görüşürüz

Bölüm : 02.01.2025 17:32 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...