25. Bölüm

19 bölüm

Gökçe deniz korkmaz
gokcedeniz

Gökçe'nin Anlatımı

Uyandığımda hava kararmıştı. Yataktan kalktım, ayağıma basmamaya özen göstererek banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Duş almam lazımdı ama ayağımda sargı vardı. "Anneme söylesem yardım eder mi acaba?" diye düşündüm. Banyodan çıktım, aşağı inmem lazımdı. Yavaşça odadan çıktım. Merdivenin başında Kaan'ı görünce hemen yanıma koştu.

"Niye ayaktasın sen? Dinlenmen lazım," dedi Kaan.

"Sıkıldım, hem benim anneme gitmem lazım. Odasında mı yoksa salonda mı?" diye sordum.

"Ne isteyeceksin? Söyle, ben yaparım," dedi.

"Senin yardım edeceğin bir şey değil. Benim duş almam lazım," dedim.

"Tamam, sen dur. Ben söylerim anneme," dedi Kaan. Beni kucağına alıp odama götürdü, sonra çıktı. 3 dakika sonra annem geldi, yanıma yatağa oturdu. Bana sarıldı, kokumu içine çekti. Ben de ona sarıldım. Sonra ayrıldı, banyoya gidip suyu ayarladı. Küvet dolana kadar yanıma geldi, ayağımdaki sargıyı çözdü. Elimi tuttu, yavaşça banyoya girdik. Üstümü çıkardı. Tişörtü çıkarınca belimdeki yaralar belli olmaya başladı. Elimin yetişmediği yerlerde yaralarım çok belirgindi. Suyu üstüme dökünce gözlerini kaçırdı. Annem ağlıyordu.

"Anne, ağlama artık. Acımıyor, sadece izi kaldı. Onlar da geçiyor artık," dedim.

"Nasıl ağlamayayım kızım? Sen nasıl dayandın bu kadar acıya?" diye sordu annem.

"Galiba hissettim. 'Bir gün gelir, kurtulurum. İşte o zaman intikam alırım,' dedim," diye cevap verdim.

"Alacaksın kızım, merak etme sen," dedi annem.

Hiçbir şey demedim. Annem beni yıkadıktan sonra üstümü giymem için de yardım etti.

"Kızım, ben ayağını sarması için Poyraz'ı çağırıp geliyorum," dedi annem.

"Tamam anne," dedim.

Annem gidince ben de ayağa kalktım. Makyaj masasına doğru gidip kapatıcıyı aldım, geri yatağa geçtim. Tam sürecektim ki kapı açıldı. Poyraz ve annem geldi. Poyraz yanıma geldi, elimde olana baktı sonra bana baktı.

"Gökçe, üstündeki tişörtü bir çıkarsana abim," dedi Poyraz.

"Niye?" diye sordum.

"Çıkar abim, hadi. Yoksa ben çıkarırım," dedi.

"Ama..." diye tereddüt ettim.

"Kızım, o senin abin. Utanma. O kapatıcıyla daha fazla gizleyemezsin," dedi annem.

Ben başımı eğdim, yaralarımı göreceği için utanıyordum.

"Başını kaldır Gökçe, utanma. Ben bir doktorum, her şeyden önce de abin. Bak bana, geçen hafta hastaneye bir kadın geldi. Benim hastamdı, rapor için gelmedi. O gün hastaneye darp raporu için geldi, hem de hiç korkmadan. Kocası ona vuruyormuş. Kadın susmuş ama artık dayanamamış. En son kaçmış. Ailesi onu kabul etmemiş, 'Kocandır, döver de sever de,' demiş. Ama artık o eve gitmek istemiyormuş, 'Dayak yemek istemiyorum,' dedi bana. 'Ne olur yardım edin bana doktor bey, param yok ama söz, ileride ödeyeceğim,' dedi. Ben de ona dedim ki, 'Paraya falan gerek yok, sen o adamdan boşan, kurtar kendini. Bu bana yeter,' dedim. Sonra onu bir eve yerleştirdim, bir kafede işe koydum. Ona yardım ettim. İzin ver şimdi sana yardım edeyim. Sen de korkma, cesur ol. Utanma, bağır, çağır ama utanma. Hele böyle bir şey için sakın," dedi Poyraz.

Ben Poyraz'a baktım. Haklıydı, ben utanmayacaktım. Utanması gereken oydu. Yavaşça üstümü çıkardım. Yaralarımı görünce dişlerini sıktı.

"Abim, şimdi sana da rapor tutacağız, şikâyetçi olacağız onlardan," dedi Poyraz.

"Tamam," dedim.

"Ben şimdi geliyorum," dedi ve gitti. Ben de öylece kaldım. Anneme baktım, o da bana gururla bakıyordu, "Her ne olursa olsun senin arkandayım," der gibi. Poyraz geri geldi, elinde bir krem ile geldi.

"Bu krem iz kalmasını önler ve yaralarına iyi gelir. Her akşam bunu süreceksin duştan sonra," dedi Poyraz.

"Teşekkürler," dedim.

"Teşekküre gerek yok Gökçe, sen benim kardeşimsin. Senin için her şeyi yaparım ben," dedi Poyraz.

Ona gülümseyerek baktım. Sonra, "Kremi ben sürsem rahatsız olur musun?" diye sordu. Hayır anlamında kafamı salladım. O da kremi sürdü, sonra üstümü geri giydim.

"Aşağıda film izleyeceğiz, sen de gelmek ister misin?" diye sordu Poyraz.

"Olur ama önce bunları kapatmam lazım," dedim.

"Kapatma. Öyle yaparak sadece kaçıyorsun Gökçe. Boş ver, öyle kalsın. Söz, kimsenin sana bir şey demesine izin vermeyeceğim," dedi.

Tamam anlamında kafamı salladım. O da beni kucağına aldı. Tam merdivenden inecekti ki, "Asansörle inebiliriz," dedim.

"Ama..." diye duraksadı.

"Yeneceğim. Korku zayıflıktır, ben artık zayıf biri olmayacağım. Hepsini yeneceğim," dedim.

"Aferin benim kardeşime ama sen gitgide Kaan abime benziyorsun. Kesin o lafı sana o dedi," dedi Poyraz.

"O dedi ama haklı. Ben bundan sonra güçlü bir kız olacağım," dedim.

Poyraz asansöre bindi, annem de binince aşağı indik. Tam o sırada Kaan mutfaktan elinde mısırla çıktı. Bizi görünce şaşırdı.

"Haklısın, korku zayıflıktan ibaret ve ben artık çok güçlü biri olacağım," dedim Kaan'a bakarak.

Kaan bana başını salladı ama gülümsediğini de gördüm. Salona gidince Poyraz beni Kaan'ın yanına koydu, kendisi de diğer yanıma geçti.

"Eee, ne izleyeceğiz?" diye sordu Erdem.

"Biliyorum, film fikri benden, bulmak sizden," dedi Kerim.

"Tamam o zaman şey izleyelim, korku filmi," dedi Polat.

"Olmaz, ben korkarım," dedi annem.

Erdem, "Animasyon izleyelim," dedi.

Polat, "Çocuk muyuz biz?" diye sordu.

Annem kumandayı aldı, filmlere baktı. Son Hava Bükücü'yü açtı. "Ben bunu kaç kere izledim bilmiyorum ama çok güzel bir film. Bir kere de ailemle izleyeyim, ne olacak?" diye düşündüm. Hem onlar ile bir şeyler yapmak beni mutlu ediyordu. Filmi izlemeye başladık. En sonunda omuzumda bir ağırlık hissettim. Poyraz uyumuştu. Sonra Kaan'a baktım, o da uyumuştu. Kısacası herkes uyumuştu, galiba 2 gündür uykusuz kalmışlardı. Ben de kafamı Kaan'a yasladım, zaten film de bitmişti. Kendimi uykuya bıraktım.

 

Gökçe'nin Anlatımı

Sabah gözümü açtığımda hâlâ aynı şekilde uyuyorduk ama Kaan bana sarılmıştı. Poyraz ise benim dizimde uyuyordu. Kalkmak istesem de kalkamazdım çünkü Poyraz benim dizimde uyuyordu ve ben de bunu istemiyordum. Zaten uykusuz kalmışlardı, biraz daha uyusunlar istedim. Aradan 1 saat geçti, en sonunda Kaan uyandı, bana baktı. Sonra hemen sarılmayı bıraktı. Nedense üzüldüm.

"Farkında değildim, kusura bakma," dedi Kaan.

"Sorun değil," dedim.

"Nasıl yani? Rahatsız olmadın mı?" diye sordu.

"Hayır, niye olayım ki?" dedim.

"Ne bileyim, belki olmuşsundur," dedi.

"Hayır, olmadım. Ha, bu arada teşekkürler," dedim.

"Ne için?" diye sordu.

"Beni sen kurtardın," dedim.

"Bunun için teşekkür etme. Neyse, ben kalkayım, banyoya gireceğim. Kahvaltıdan sonra da zaten gideceğim," dedi.

"Nereye?" diye sordum.

"Ben burada kalmıyorum, yurt dışında kalıyorum," dedi ve gitti. Ama neden gidiyordu? Keşke hiç gitmese. Çok iyi bir abi. Evet, içimden onlara "abi" demeye başlamıştım. Zaman geçince de söyleyecektim ama Kaan'ın burada kalması lazımdı. Gitmesin, yeniden sıfırdan bir aile olalım istiyordum. Bunu ona söyleyecektim. Biraz sonra herkes uyandı. Elimi yüzümü yıkadım, sonra mutfağa gittim. Annem kahvaltı hazırlıyordu. Ben de ona yardım ettim. Sonra masaya geçtik. Kenan Bey, "Afiyet olsun," deyince başladık.

"Ben bugün geri gidiyorum, kahvaltıdan sonra çıkacağım," dedi Kaan.

Kenan Bey tam bir şey diyecekti ki ben onun yerine konuştum: "Gitme, burada kal, bizimle yaşa."

"Olmaz, küçük hanım. Benim orada bir düzenim var," dedi Kaan.

"Burada da ailen var," dedim.

"Bana inanmayan bir aile," dedi Kaan.

"Geçmişte kaldı, biz geleceğe bakalım. Hazal size ne yaptı bilmiyorum ama bu aileyi dağıtıp öyle gitti ama artık o yok. Yeni bir sayfa açmanın zamanı geldi bence," dedim.

"Olmaz küçük hanım, ben yokum o sayfada. Siz kendinize açın," dedi Kaan.

"Ama..." dedim.

"Am'ası yok. Hadi kahvaltını yap," dedi Kaan.

Bir şey diyemedim. İstemiyorum diyorsa onu zorlayamazdım, buna hakkım yoktu. Yemekten sonra Kaan kalktı, Erdem'e ve Güney'e sarıldı. Bana bakıp başını salladı. Ben de ona sarıldım. Benden böyle bir şey beklemediği için afalladı. Sonra o da bana kulağıma fısıldadı: "Ne zaman istersen ara, küçük hanım."

"Burada kal, gitme," diye fısıldadım.

"Olmaz, gitmem lazım," dedi ve benden ayrıldı. Arabasına binip gitti. Biz de içeri geçtik. Ben odama gittim. "Neden gidiyor? Ben yeni bir sayfa açtım, o neden açmıyor? Neden ya, neden?" diye düşünüyordum.

 

Yazarın Notu

"Evet arkadaşlar, bir bölümün daha sonuna geldik. Nasıl oldu? Sizce Kaan gidecek mi yoksa kalacak mı? Gökçe'nin üvey ailesine ne olacak? Oy verip yorum yapıp takip eder misiniz? Bir de duyuru kısmından en son erkek mi olsun kız mı olsun diye yazmıştım, ona bir bakın ki ona göre yazmaya başlayayım."

Bölüm : 26.12.2024 21:37 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...