1. Bölüm

1. Bölüm

🌺
geceninhanimii

Kaldırımda yürürken birbirlerine tip tip bakan öğrencilere yüzümü buruşturarak baktım. Bu semtten de bu iki okuldan da bu okulların öğrencilerinden tur müdürlerine kadar herkesten nefret ediyordum. Hatta daha ileri gidecek olursam hayvanları sevmeme rağmen bu yolun üzerindeki karıncalara varana kadar tüm hayvanlardan, her türlü canlıdan nefret ediyordum.

Çünkü hepsi her gün, her dakika, her saniye bir kavga içerisindeydiler.

Kavga derken ciddiyim. Aktepe semti gereğinden fazla büyük bir semt olduğu için nüfusu da bayağı kalabalıktı. Bu yüzden semtte tam iki tane Anadolu Lisesii bir tane de düz lise vardı. Zamanında aileme o düz liseye gitmek için aylarca yalvarmıştım çünkü orası güvenli bölgeydi. Tamam aslında o kadar da güvenli olmayabilirdi, geçen hafta öğrencinin birinin öğretmeni bıçakladığı haberini almıştık ama sanki gittiğim Anadolu Lisesi çok mu harikaydı?

Kartal Anadolu Lisesi, Şahin Anadolu Lisesi ve Kıraç Lisesi...

Kıraç kendi halinde takılan bir liseydi. Öğrencileri pek tekin tipler değillerdi ama bana göre kendi hallerinde takılan klasik liseli ergenlerdi.

Peki ya benim gittiğim Kartal ve diğer okul olan Şahin?

Lanet olasıca bu iki okul kuruldukları günden beri birbirleriyle yarış içindelerdi. Her mezun bu sidik yarışını bir sonraki döneme devretmişti. Okul müdüründen tut hademelere kadar herkes bir kavganın içerisindeydi. Ciddiyim, daha dün iki okulun hademeleri çöp konteynerının yanında "bizim okul sizin okulunuzdan daha temiz" başlığı altında birbirlerine girmişlerdi.

Yürüdüğüm yolda sıkıntıyla durdum ve kafamı yere eğdim. Yerde iki karınca bir kırıntı için o küçük antenlerini birbirlerine vurup duruyorlardı. Kafamı kaldırıp sola baktığımda duvar dibinde üç kedinin birbirine pati atarak tısladığını gördüm. Sağ tarafta kavga eden iki küçük çocuğu ayırmaya çalışan anneler saniyeler içinde çocukları bırakıp birbirlerine girmişlerdi. Sonra önüme baktım ve o ikiliyi gördüm.

Kartal Anadolu Lisesinin altın çocuğu Metehan ve Şahin Anadolu Lisesinin altın çocuğu Cengizhan.

Bu ikili kendi okullarının birincileriydi. Genelde ergenler arasında popülerlik ne olurdu? Tip, karizma, aile, para, sosyal medyada fenomenlik? Ne bileyim bu tarz şeyler olmaz mıydı? Aktepe semtinde gençler arasında popülerlik şu şekilde olurdu; Derslerin çok iyi olacak, diğer okulla girdiği yarışlardan zaferle çıkacak ve kavgaya her zaman hazır olacak.

İşte bu ikili tüm kriterlere sahiplerdi. Bunun yanısıra ikisinin de ailesi maddi açıdan bayağı iyi durumdalardı. Allah yukarıda çok da yakışıklı çocuklardı.

Metehan 1.75 boylarında kumral bir çocukken Cengizhan 1.85 boylarında biraz kalıplı ve esmerdi. Metehan okula futbol müsabakalarında madalyalar, kupalar kazanırken Cengizhan basketbol müsabakalarının madalya ve kupalarını alırdı. İkisi de dersler konusunda okullarının birincileriydi.

Derin bir nefes alarak toplanan ve birazdan birbirlerine girecek olan insanların arasında kalmamak için yan sokağa girdim. Okula buradan gitmek daha güvenliydi.

Kavganın arasında kalsam dayak yiyecek değildim, kavga etsem onların amel defterlerini kapatırdım. Sonuçta ben 4 dönem önce Kartal Lisesinin altın çocuğu olan Ali Ata'nın kardeşi Doğa Ata'ydım. Abim kendi döneminde okula tekvando dalında madalya ve kupalar kazanırdı. Liseden sonra kendisine bir mekan bile açmıştı. Üç okulun da öğrencileri abimden ders almak için sıraya girerlerdi ama ben abimin ve tüm semtin aksine tüm bu sidik yarışını gereksiz bulurdum.

Tam da bu yüzden tüm semtin görünmez kızıydım.

Bu semtte büyükten küçüğüne herkes kavga ederken yıllardır tek bir kavgaya karışmayan insan evladı bendim. Kimse Ali'nin kardeşi olduğumu da bilmezdi. Abim mezun olurken ben liseye yeni başlamıştım. 3. Sınıfa gidiyordum ve 3 yıldır bu kavgacı asalaklar yüzünden her gün eve baş ağrısıyla gidiyordum. Bunlar yüzünden başarılı olabileceğim her işi elimin tersiyle itmiştim. Resim yeteneğim olmasına rağmen resim derslerinde bir ağacı bile yamuk yumuk çizdim. Sportif bir insan olmama rağmen hiçbir spor klübüne girmedim. Akıllı bir insan olmama rağmen sırf okulun sıralamasına girmemek için sınavda bildiğim soruları bilerek yanlış cevapladım. Sınıfı geçecek kadar puan almak bana yetiyordu. Sonuçta önemli olan lise puanı değil üniversite sınavında alacağım puandı.

Yürüdüğüm yolda karşımdan koşarak gelen üçlüyle yüzümü buruşturdum. Okula voleybol dalında ikincilik madalyaları kazandıran Ahu ve onun ikiz kuzenleri Ceren ile Cemre.

Ahu 1.70 boylarında kumral, çıtı pıtı bir kızdı. Tek yumurta ikizleri olan Ceren ve Cemre ise onunla aynı boylarda sarışın ve biraz etine dolgunlardı. Ahu okulun popüler kızıydı. Okulun ikincisiydi, gayet başarılı bir kızdı. Tek sıkıntısı yalancı ve biraz deli olmasıydı. Voleybol dalında diğer okulu hiçbir zaman geçememişti, aldığı madalya hep ikincilik madalyası olmuştu. Her turnuvadan sonra geçirdiği sinir krizleri yüzünden okulun kapısında bir ambulans beklerdi. Yalancılık konusuna gelirsek, işte o konu aşırı sıkıntıydı. Bu salak tırnağı kırılsa oturur ağlardı ama herkes onun efsane kavga ettiğini düşünürdü çünkü Ahu dayak yemiş gibi davranması için parayla insan tutardı. Buna bizzat kendim şahit olmuştum. Geçen yıl kütüphanede en arka raflarda istediğim kitabı ararken bunun iki kıza kavga çıkarıp ondan dayak yemeleri için para verdiğini görmüştüm.

Ne rezillik ama.

Üçlü yanımdan geçip gittiklerinde adımlarımı hızlandırarak okula girdim. Arkamdan gelen kavga sesleri semti kaplarken tüm öğrenciler okuldan çıkıp oraya ilerliyordu. Ben ise onların tam aksine okul binasına yürüyordum.

Şu okuldan birini gebertmeden mezun olmaktan başka bir derdim yoktu.

Bölüm : 17.12.2024 15:49 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Hikayeyi Paylaş
Loading...