42°Gece Kulübü🍻🍷°

Napıyonuz? Beni sorucak olursanız sıkıntıdan ölüyorum işte ne yapayım.

Baştan uyarayım Yusuf'a sövmek kesinlikle yasaktır. Asla izin vereceğim bir konu değildir.

(Sövmeyin lütfen 🙏🙏💓)

Sınır:28 Oy/45 Yorum

🍉🍉🍉İyi Okumalar 🍉🍉🍉

Ben mutluluğumu herkesten gizleyip, gitmek istemiyormuş gibi davranırken abim yeni odama girdi sinirle

"Madem bu kadar istemiyorsun gitme o zaman Maya" dediğinde kalbim bir süre durmuş gibi oldu.

"Yok ya, o kadar ısrar ettiler ayıp olmasın gideyim ben"

Yanıma yaklaşıp birden kolumu sıkıca tutarken öfkeden aldığı nefesleri hissediyordum. "Bak güzel kardeşim, sana son bir defa Mourir'den uzak dur deyip bir dahaki sefere sizi yan yana görürsem kendim sıkarım kafasına, gebertirim onu" diye bağırdı.

"Ne oldu da böyle davranıyorsun"

"Bu adam diğerleri gibi değil, bu hepsinden daha psikopat, bak bu adam normal değil, ben sizin kavgalarınızı çekemem bir daha konuşmuyorsun, görüşmüyorsun bir kere tek uyaracağım.x

Telefonumu alıp çıkıcakken tekrar bana dönüp "Üst kattaki odalardan birine çık, bu oda da kalmayacaksın." dediğinde ben ağzımı açıcakken "İkiletme beni, ne diyorsam onu yap. "

"Hiçbir yere gitmiyorum. Neden böyle davranmaya başladın"

Abim hızla üzerime yürüyüp çenemi sertçe sıktı. "Benim seninle daha önce bu kadar ciddi gördün mü? Sana ne diyorsam onu yap aramız bozulmasın, ha eğer yok ben istediğimi yapabilirim diyorsan bir daha bu evden çıkamazsın. " deyip yanağımdan öptü.

Abim odadan çıkarken aynaya baktığımda yüzümde parmak izleri durmuyordu ama hâlâ parmaklarını hissediyordum.

İlk defa böyle görüyordum abimi, ve o böyle davranıyorsa haklıdır bence

Normalde bu kadar sinirli olmaz.

Ben üst kata çıkıp rastgele bir odaya yerleşirken kapım çalındı.

"Gelll" diye seslendiğim'de içeri babam girdi.

Ben şaşkınlıkla yataktan toparlandığımda "Merak etme bir şey yok sadece biraz sohbet edelim istedim prensesim"

"Gel kız dedikodu yapalım" diye karşılık verdiğimde babam gülerken yatağa oturdu.

"Konu Koray ise hiç açmayalım"

Biraz bana bakıp "Bak prensesim benim Koray'ı senin hayatına yerleştirirken bir amacım vardı. "

"Baba sen beni zorla biriyle evlendirdin ve ben seni affettim uzatmayalım"

Ellerini ellerine alıp "Doktor bugün beni aradı ve senin onu Mourir için çağırdığını söyledi. Ben doktora izin verdim o sizin yanınıza geldi ve gördüğü şey sizin hâlâ birbirinizi sevdiğiydi"

Ya ben bu doktorun ebesini ama yaa, yememiş içmemiş babama yetiştirmiş resmen.

"Göründüğü gibi değil Baba" diye telaşla söylenmeye başladığımda "Şşş" deyip ellerimi sıktı. "Yaşlandım ama hâlâ kızımı tanıyorum ikiniz ne kadar saklasanızda ben olanların farkındayım"

Şuan yer yarılıp beni içine çekebilir mi

"Baba... " dediğimde devam etti. "Konu Koray dağıtmayalım. Maya seninle açık konuşucam ben senin aşık olmanı istemiyorum."

Nefes aldı. "Aşk kadını aptallaştırır, erkeği güçsüzleştirir."

"Koray seni seviyordu bende belki sende aklını kullanıp Koray'ı parmağında oynatabilirsin diye onu seçtim. Sen o adama istediğin her şeyi yaptırabilirdin. "

"Madem Mourir diyorsun o zaman sana bir sır vermek istiyorum"

Kalbim yerinden çıkıcakmış gibi çalışırken kulağıma "Ben annene hiçbir zaman aşık olmadım. O bana aşıktı bende ona aşıkmış gibi davrandım"

Gözlerim şokla büyürken benden uzaklaşıp "Ama... " deyip durduğunda kolunu dürttüm. "Ama Mourir senin aşkından güç topluyor" diye lafını bitirdi.

"Baba ben sadece o benim yüzümden öldü diye üzülüyordum. "

Sesi keskin bir tonda "Maya" dediğinde anında susup başımı eğdim "Ben sizin her adımınızı biliyorum, istersen o konulara girmeyelim"

Ay yok siz beni gidip bir kuyuya fırlatın. Kimsede çıkarmasın beni lütfen ya

"Mourir ile ne yaşarsan yaşa onun seni yönetmesine izin vermeyeceksin, ona aşık olma, aptal olma, dikkatleri üzerine çeken bir güzelliğin var onu kullan istediğin herkesi elde edebilirsin aptal olma" diye lafını bitirdikten sonra "Artık her şey abine devredildi onun sözünden çıkma bir iki güne telefonunu verir."

Gitmeden alnımdan öpüp çıkarken ben hangi olaya şaşıracağıma düşünüyordum.

A şıkkı, Babam annemi hiç sevmemiş

B şıkkı, Mourir ile aramızdakileri biliyor

C şıkkı, Benim güzelliğimi kullanarak insanları yönetmemi istiyor

D şıkkı ve en önemlisi Mourir ile Bana bir şey demiyor.

🌺🌺🌺

Yusuf'un Anlatımıyla

Doğrusu Maya olmadığından kızları gezdirecek bir yer de bilmiyordum ve bu yüzden Ecrin, Mourir'in kapısını çalmış onu da bizimle gelmeye ikna etmişti ve gece kulübüne gelmiştik

Mourir'in yüzü her zamanki gibi ifadesiz ve soğuktu ve sadece Maya'nın bizimle olduğunu düşündüğünden gelmişti.

Siyah saçlı bir kız gelip kucağıma otururken ben çoktan kendimi içkiye teslim etmiştim.

Kız beni öpüp "Özlendin buralarda" dediğine sonu kendimden uzaklaştırdım.

Ben artık evliyim.

Kendimi iyi hissetmiyorum ve şuan yaşadıklarımı sabaha hatırlayabilir miyim bilmiyorum.

Ecrin, Mourir ile sohbet etmeye çalışırken Mourir kısa kısa cevaplara onu geçiştirip yüzüne bile bakma tenezzülüne girmiyordu.

Elimdeki bardağı dudağıma götürdüğümde içinde kalmadığını yeni fark ediyordum.

Ayağa kalkıp birini belinden tutup kendime çektiğimde "Yusuf? " deyip üst dudağımı öpmeye başladığında sarhoşluğun da etkisiyle karşılık verdim.

Biri bizi ayırırken gözüm bizi ayırıp beni öpen kızın gözlerine kaydı. Dudaklarımı boynuna bastırdığım anda kendini bana bastırıp "Erken gitme gibi bir planın yoksa sevinirim. Çok özledim seni"

"Bu gece hiç bitmesin diye yalvarışlarını duymak için kalabilirim" dediğimde elim vücudunda geziniyordu.

Yanımdan geçen kız "içki ister misin Yusuf" diye bana yaklaşırken elindeki içkiye uzandığımda "öyle değil" deyip tüm içkiye ağzına alıp dudaklarıma yapıştı ve yavaşça içkiyi boğazıma gönderdi.

Bu yaşananların bir sonra benim kafada kurduğum sahneler olduğunu idrak etmeye başladım.

Evliyim ben, uzak durun benden hayalimde bile karımı aldatmak istemiyorum.

Burada ki insanların yüzde doksanından fazası beni çok yakından tanıyor ve yarısıyla da birlikte olmuşluğum var.

Ve hayalimde ki şey gerçekleşir gibi kadınlar beni tanımaya ve bana yaklaşmaya başladı.

Etrafımı saran kadınlara baktım. Arkamdan biri "Yusuf" diye seslendiğinde diğer kadınlar sanıp dönmemiştim ama biri kolumdan tutup kendine çevirdiğinde Büşra ile göz göze geldim.

Büşra ile aynı boyda bir kadın onu kolunu tutup "Sıranı bekle küçük sürtük" diye onu sürüklerken bir anlık gözüm döndü ve kadının boğazına yapıştım. "Kiminle konuştuğuna dikkat et. " dediğimde kadın nefessiz kalınca onu bırakıp "Hanımlar birazdan tekrar aranızda olucam" deyip Büşra'yı dışarı sürükledim.

Gece kulübünün arka kapısından çıktığımzda sokak lambası yüzlerimizi aydınlattı. Büşra bana sarılıp "Çok özledim seni" derken bende sarılmak istedim ama hem Maya'ya hem de Clara'ya ihanet etmek istemedim.

"Niye geldin. Bir daha gelmeyeceğine söz verdin. " dediğimde ellerimi tuttu. "Yusuf ben babamı öldürdüm. O aklıma giriyordu bende öldürdüm, her yerde beni arıyorlardır belki de, bilmiyorum ama yardım et bana"

Onun yanında tüm bedenim beni dinlemiyor onu istiyordu.

"Baban ? " deyip kahkaha attığımda hüzünle yüzden bakıp küçük elleriyle yüzüme avuçları içine aldı.

Onu kendimden ittiğimde bir damla göz yaşı süzüldü. "Kara'nın altına yatmanı da mı baban söyledi. Onu ayart, dostuna ihanet et mi dedi baban sana. En yakın arkadaşını bir tecavüzcü piçe ver mi dedi?"

"Yusuf konuları başa sarman bir şey ifade etmiyor. Geçmişte Allah belamı vermişti ve öyle davranmıştım. Bizim bir çocuğumuz var artık bunu biliyorsun"

Elimi boğazına yerleştirip sıktım. "Sakın. Hazar senin oğlun değil o sadece benim oğlum ve Clara bunu duyarsa seni polise kendim teslim ederim. "

Büşra'yı bıraktığımda birinin sigarasının dumanını bize üflemesiyle arkamı döndüm.

Mourir eşikte sırıtarak bizi izlerken "Demek benim tatlı yer cücem sen ve bunun Neyseee" deyip gidiyorken kolunu tuttum.

"Kimse bilmeyecek" diye bağırdığımda sigarasını dudaklarıma yerleştirip "Takılın siz" deyip omzuma yavaşça vurdu ve içeri geçti.

Hazar'ı kimseye vermem. O benim oğlum. Kimse umrumda değil, canımı veririm oğlumu vermem.

Ben sigarayı içime çekerken Büşra duvara yaslandı ve beni izlemeye başladı.

"Sen istesen de istemesen de o ikimizin oğlu, Clara düşük yaptığında benim bebeğimi ona götürdün ve her şeyi düzene sokacağına söz verdin."

"Boş yapma, kimsenin çocuğunu onda zorla almadım. Sen verdin, 'ben bebek falan istemiyorum' dedin, 'aldırmama izin vermedin o zaman sen bak deyip' verdin bana"

"Pişmanım"

"O tren çoktan kalktı, git altına girdiğin Kara versin sana çocuk"

"Yusuf yapma ben çok pişmanım oğlumu istiyorum."

Siagarayı yere atıp ayağımı üzerine bastırdığımda Hazar'ın doğduğu gün geldi aklıma

Clara'nın karnındaki bebeğim ölürken Büşra beni Baba yapmıştı.

Çok içtiğim siktiğim bir gece Büşra'nın Fransa'daki evine gitmiştim o bana babasının ona yaptıklarını anlattıktan sonra her şey olmuştu ve ben her saniyesini hatırlıyordum. Benim değil diyemiyorum herşeyi hatırlıyordum."

Sabaha karşı eve geçtiğimde ise sabaha kadar yatmayıp ben bekleyen Clara ile olmuştum.

Nefret ediyorum kendimden.

Clara benim için diğer herkes gibiydi ama hamile olduğunu öğrendiğimde her şey berbat bir hâl aldı.

Kendime söz verdim beni bu kadar çok seven biri varken kardeşime ihanet etmiş beni defalarca kandırmış biriyle olmayacaktım.

Ama kaderin başka planları vardı ve Büşra da hamileydi.

Büşra bana doğru bir adım attığında düşüncelerim dağıldı. "Yusuf sen ne istersen yaparım ama beni oğluma götür. O ikimizin oğlu, bebeğimi geri istiyorum. "

Ben ona sıkıca sarılmaya başladığımda ağlamaya başladı.

Hayır, Clara onun annesi

Her Doğuran Anne olmaz. Büyüten, besleyen annedir.

"Yusuf yalvarırım beni oğluma götür" diye ağlamaya devam ederken duvar kenarına çöktüğümde yanıma oturdu.

"Yusuf"

"Büşra sus artık, ikimiz diye bir şey yok. Ben evliyken, oğlum başkasına anne derken biz diye bir şey olamaz"

Bileklerini gösterip "Buraya bak" diye bağırdı. Yüzüne bakıp gözlerim bileklerine kaydığımda bıçak izleriyle tuttum ellerini

"Büşra sen gerizekalı mısın? Bileklerini mi kestin. Lan sen ne yaşıyorsun. Kendini kesmek ne" diye bağrırken parmaklarımı derinden kesimlerin üzerinde gezdirdim.

Ellerini ellerimden çekip çantasından çıkardığı ıslak mendille boynunu sildi ve sokak lambasının zar zor aydınlattığı boynunda morluklar belirdi.

Halat izleriydi

Ben ona sarılmaya başladığımda "Bana sadece sen iyi geliyorsun. Nasıl oluyor bilmiyorum ama ne yaparsam yapayım Allah canımı almıyor, geberip gidemiyorum."

"Büşra sen nasıl yaptın? Hiç mi beni düşünmedin? Benim ne hâle gireceğimi düşünmedin mi? "

"Ben senden başkasını sevmedim. Çok hata yaptım ve bunların arasındaki tek doğrumsun sen, beni bırakma " deyip başını göğsüme yasladı.

Kendini boğmaya çalışması, bileklerini kesmesi... Ben ne yapacaktım. Birinin, masum birinin benim yüzümden ölmesine izin vermezdim ama çocuğumdan da vazgeçemezdim.

Maya bana yardım ederdi ama Büşra onun için çoktan bitmişti.

Büşra başını kaldırıp "beni öper misin? " dediğinde bile göz yaşaları akıyordu. Dudaklarımı onun dudaklarına bastırdığımda göz yaşlarının aktığını hâlâ hissediyordum.

🌺🌺🌺

Mourir'in Anlatımıyla

Yusuf'un yokluğundan faydalanıp dükkan dükkan gezip mavi gül aramıltım ama bulamadığım daha doğrusu dükkanlar kapalı olduğu için aldığım beyaz gülü maviye boyamıştım.

Beyaz gömleğime de boyalar sıçramıştı ama Maya'm için değerdi.

Hayır, mavi gül neden yok, gittiğim her yer yok deyip göndermişti ki çoğu yer bu gecenin köründe kapalıydı.

Hangi odada yattığını bulduktan sonra evin arka tarafında olması işimi kolaylaştırmıştı.

Ben ikinci kata tırmanırken ufak bir düşme tehlikesinden sonra sağ salim Maya'nın balkonuna çıkmıştım ama Maya yine bulduğum her şeyi korkudan kapatmıştı.

Geceleri içerisi ne kadar sıcak olursa olsun birinin ona zarar vereceği korkusuyla her yeri kilitleyip uyurdu.

Balkon kapısını tıklattığımda zaten Maya'nın bu sesle uyanmasına imkan vermiyordum.

Cebimden çıkardığım bıçakla kapının kenarlarında bulunan lastikleri soyduktan sonra kapı hafif bir omuz darbesiyle açılmıştı.

Ben içeri girip ışıkları açtığımda Maya yatağında en masum haliyle yatarken yanakları sıcaktan kızarmış bir kaç tel saçı yüzüne düşerken beyaz, esmer karışımı teni her zamanki gibi muhteşem görünüyordu.

Yanına uzandığımda hissetmişti, nefes alışları hızlanırken kirpikleri titredi. O piç olabileceğimi düşünüyordur belki de, tüm sinirlerim bozulurken yataktan kalktım.

Oda da bir kaç tur attığımda sıkıntıdan sigaramı yakarken Maya'nın dudakları aralandı.

Dumanı dışarı üflediğim zaman içimden "Efe yapma" diyecek yine diye geçirirken Maya "Mourir" dediğinde şaşkınlıkla ona döndüm.

Sigarayı aşağı atarken doğru duyduğumdan emin olmak için tekrar yanına uzandım "Mourir gitme... " dediğinde hem onda yeni bir travma yarattığıma üzülsem de Efe'yi unutmasına sevinmiştim.

"Yanındayım sevgilim, hiçbir yere gitmedim." deyip ona değmeden üzerine çıktığımda sanki beni duymuş gibi yeniden uykusuna dönmüştü.

Bir koluma ağırlığımı verirken diğer kolumla dürttüm.

"Uyan" diye fısıldadığımda

"Gittttt" Diye karşılık verdi ve yan dönüp uyumaya devam etti.

-Maya

-Hıııııııı

-Maya

Yüzünü buruşturup gözlerini açmadan ağlamaya başladı. "Uykum var" dediğinde sesimiz kimseye gitmesin diye dudaklarımı birbirine bastırıp gülmemek için kendimi tuttum.

"Seni öpmeden gitmem, uyan" dediğimde cevap vermedi "Maya uyan bir kere öpüp gidicem" dediğimde dudaklarını birbirine bastırdı.

"Yeter kalk artık " dediğimde tekrar ağlamaya başladı. "Uykum geliyor Kara git başımdan" dediğinde donmuştum.

Üzerinden kalkıp gidecekken kolumdan tuttup "Adamı böyle delirtirler " derken gözlerini açmıştı.

"Maya sen az önce-" parmağını dudaklarıma bastırıp lafımı keserken "Sadece şaka" dedi.

"Komik değildi. Bir daha yaparsan yanında bir saniye durmam ve şimdi seni öpme vakti" deyip dudaklarına eğilecekken yatağın diğer tarafına yuvarlanıp ayağa kalktı.

Eline gülü alıp kokladığında öksürmeye başlayıp "Boya kokuyor bu" dedi ama gülü elinden bırakmadı.

"Mavi gül bulamadım" dediğimde elindeki gülün boyalı olduğunu fark etti.

İki adımda yanımda bitip üzerime atlarken yüzümün her tarafına canımı bile verebileceğim dudaklarını bastırdı ve öpmeye başladı.

Ben bu hayattaki tüm şansımı onun beni sevmesi için kullanmıştım belli ki

"Maya'm şu 2 dakika için ömrümü veririm ama biraz daha sıkarsan gerçekten de verebilirim" dediğimde kollarını gevşetip yanağımı öpmeye devam etti.

"Git artık Abim gelicek, bu sefer bizim olmamıza izin vermez" diye beni ittirdiğinde onu kollarıma alıp "Abim şuan biriyle ilgilenmekten benim onun yanından ayrıldığımı bile fark etmemiştir"

"Kim? " dediğinde her şeyi anlatıp anlatmama arasında gidip gelirken "Abin ve kadınlar işte" dedim.

"Ecrin peki, güzel kız değil mi? "

Tuzak soru

"Hayır, çok çirkindi"

"Ya söyle ben kırılmam böyle şeylere"

"Maya ben kızın yüzüne bakmadım. Baksam bile çirkin gelir çünkü ben bir senin yüzüne doğrudan bakıyorum birde öldüreceğim insanların yüzüne bakıyorum. "

Maya biraz düşündükten sonra "Ses tonu çok güzeldi ama dimi"

"Kulak tırmalıyordu"

"Benim sesim daha kötü yalan söyleme"

"Ben senin sesine taparım kadın"

Önce gülümseyip sonra yüzüme tokat attı. "Kafir misin? Ne tapması"

"Onu tanrı sana tanrıça güzelliği vermeden önce düşünmeliydi"

Sinirle kollarımdan inip "Çık git müslüman ol"

"Din de zorlama olmaz"

"Olur. Benim evleneceğim adam müslüman olmak zorunda" deyip üzerime yürürken "Maya kanat konuyu" dediğimde şüpheyle bana bakmaya başladı.

Maya kollarını boynuma dolayıp tek kelime etmeden gözlerime bakmaya başladı. Kendimi onun gözlerine bakarken arafta gibi hissediyordum.

Derin bir huzur ve mutluluk vardı içimde, kara hareleri benden ayrılmadı, yüzümü inceledi ve gülümsedi.

"Çok seviyorum seni"

"Bende Maya'm, bende sana aşığım"

Bir süre daha öylece ayakta kaldıktan sonra ilk defa o uzandı beni öpmek için...

Dudakları yavaş, ve nezaket ile dudaklarımı okşadı. Uzun uzun öptükten sonra dudaklarını nefes almak için araladı ve durdu hareket etmeden durdu.

Üst dudağımı ısırdığında karşılık vereceğim sırada geri çekildi "Bugün sen benimsin" deyip yaklaştı ve dilini dudaklarımda gezdirdi.

Eli gömleğin düğmelerini açarken daha fazla dayanamadım ve tişörtünü kafasından çıkarıp göğsünden başlayıp yüzüne doğru yalamaya başladığımda kafasına geriye atıp "Gitmen gerekiyor"

"Artık çok geç" dediğimde gömleği bedenimden kurtardı ve yere attı.

🌺🌺🌺

Yusuf'un Anlatımıyla

Büşra'yı kaldığı otele getirdiğimde kolumdan tuttu. "N'olur gitme" dedi ama zaten gitmeye niyetim yoktu.

Onu bu hâlde bırakıp gidemezdim, gitmem gerekiyordu ama gidemiyordum.

Onu yatağa yatırdığımda elini elbisenin fermuarına attı ve onu açmaya çalıştı ama başaramadı.

Kenarda duran ağzı açık valizi gördüğümde oraya yaklaşıp içinden bir kaç parça kıyafet çıkarıp yatağa attıp "Giy şunları" deyip arkamı döndüm.

Pencereye yaklaşıp sigaramı yaktığımda kolumdan tutup beni kendine çevirdi.

Karşımda anadan üryan bir şekilde durduğunda tüm irademle sadece yüzüne baktım "Git ve yat. Karımı daha fazla aldatmam, az önce ona yeterince ihanet ettim."

Elini yüzüme yerleştirdiğinde ölmek istedim, yok olmak istedim. Büşra benim her zaman aşık olduğum biriydi ama Clara hakketmedi bunları.

Bedenini bana yasladığında geri gidemedim arkamda duvar vardı. "Clara haketmedi diyorsun peki ya ben, neden bana böyle davranıyorsun" dedi son kelimelerini bastırarak, elleri yüzümde gezinirken kafamı kaldırıp tavana bakmaya başladım.

"Büşra ben evliyim, git uyu yoksa-" lafımı dudaklarıyla böldü. Karşılık vermediğimde benden ayrılıp "Boşan" dediğinde onu kendimden itip boğazını sıktım.

"Biz diye bir şey olmayacak, Ben, Clara ve Hazar'ım mutlu mutlu yaşarken sana karşı ne hissedersem hissedeyim içimde kalıcak, ben karımdan ayrılmam"

Elini boğazından çektiğimde "Sevmiyorsun onu" diye bağırdı.

Belimden çıkardığım silahı kafasına dayadım. "Uzak duracaksın bizden seni ne kadar seversem seveyim ailemden vazgeçmem"

"Hazar benim oğlum"

"Hazar ben ve Clara'nın oğlu" diye bağırdığımda tekrardan ağlamaya başladı.

Hızlı adımlarla odadan çıkarken kendimden bir daha nefret ettim.

Clara için her şeyi yaparım. O beni karşılıksız seven, ihanet etmeyen biri, ben ondan vazgeçemem.

Hazar'ı kimseye vermem.

Bölüm hakkında düşünceleriniz neler???

Bir şey söyleyip gideyim.

Yusuf ailesi için kriz geçirirken Maya ve Mourir'in sürekli bir fırsat bulup sev*şmeleri çok komik geliyo bana

Neysee Yusuf hakkında kötü yorum yapmasanız olur muuuuu