Mourir'im öldü.
Ühühühühühü
Çok kötüyüm ben yaa
Hayır Niye öldürdüm onu da bilmiyorum ki
Sınır: 25 Oy / 30 Yorum
Başlıyoruzz. İyi okumalar Tatlı düşüncelerrr💜💜💜
Clara ve Abim bir arabada, ben ve Burak bir arabada evin önüne geldiğimizde herkes inerken ben inmeye korktum.
Bu evin her tarafında Mourir'i hissediyordum.
Kokusu hâlâ evin içindeydi, nereye bakarsam bakayım bir yerlerden o çıkıp gelecekmiş gibi hissediyordum.
Arabadan indiğimde gözüm arka bahçeye kaydı.
Beni kovalaması, öpmesi, orada ben onunla kavga etmeye çalışsamda Mourir'in sürekli beni öpüp gülümsemesi, gözümün önünden film şeridi gibi geçmeye başladı.
Baktığım her yer aynı şekilde hissettiriyordu.
Havuzun önünden geçerken Mourir'in benim yüzme bilmediğimi bilmesine rağmen beni havuza atıp ve sonrasında yanıma atlayıp saatlerce bana sarılıp çıkmamı engellemesi...
Sürekli beni kucağına alması...
Yanında olmadığımda sessiz ve sinirli haline dönüşmesi...
Ben onunla yatmadığımda tüm gece sigara içip uyanık kalması
Ben yanında olduğum sürece, nefes alamıyorum diye sigara içmemesi...
Evin içine adım attığımda gözlerim dolarken kokusunu burnumda hissettim.
Toprak, vanilya ve çikolata karışımı harika kokusu, hâlâ etrafa bakınırken karşımda onu gördüm.
Kanlı canlı karşımda bana bakıp gülümsedi.
Aniden kayboldu ve ardından Mourir'in gür kahkaha sesini duydum.
Bakışlarımı başka yöne çevirdiğinde gözümün önünde tekrardan canlandı. Yine kahkaha sesi duyulduğunda kulaklarımı ve gözlerimi kapatıp yere çöktüm.
Sesi kulaklarımda yankılanırken gözlerimi sımsıkı kapattım. Delirmemek için Allah'a yalvardım.
"Maya'm" diye bir sesi duyuldu.
Omzuma dokunulmasıyla çığlık atıp geri geri gittiğimde Burak yanımda bitti.
"Mourir'i görüyorum. Her yerde o var, sesi geliyor. Yaşıyor." diye bağırdığımda yine sesi kulaklarımda çınladı.
Gözlerimi kapattım ama bu sefer kendini bana siper ettiği an canlandı gözümün önünde
"Senin için yapmayacağım şey yok Maya'm" dedi. Bu seferki ses daha da yakınımdan duyuldu.
Gerçek gibi, yaşıyormuş gibi geldi.
Derin derin nefesler alırken gözlerim doldu. Ona söz verdim, ağlayamam.
"Mourir yok, Mourir öldü, Mourir gitti" diye bağırırken abim beni kucağına aldığı merdivenlerden odama götürdü.
"Abi o her yerde, Abi yaşıyor. Her yerde onu hissediyorum." dediğimde gözümden bir damla yaş süzüldü. Söz verdim, ağlamam gerekiyordu.
"Hep seninle olucam Mayam, Sevgilim, seninleyim arı" sesi kulağımda çınlamaya ve yankılanmaya devam etti.
"Abi sende duyuyorsun dimi, ben delirmiyorum dimi Abi"
Abim beni yatağa yerleştirip battaniyeyi üzerime örttü.
"Özür dilerim" dedi ses uzaktan bir yerlerden
"Abi burada, Abi yardım et, gitmiyor. Onu görüyorum. Bana bakıyor yüzünde kanlar var. Depoda ki hâliyle karşımda, Abi kurtar beni" diye çığlık attığımda Mourir bana yaklaşırken, Abim yatağımın kenarına oturdu ve bekledi. O yanımdayken kendimi güvende hissetsemde Mourir'i görmeye devam ediyordum.
Bizim odamızdaydık, ben yataktayım ama Mourir yok. Ben deliriyorum ama Mourir yanımda değil. Mourir'in sesi kulaklarımdan çıkmıyor ama herkes öldüğünü söylüyor.
"Abi kurtar beni" diye çığlık attım gözlerim kapalıyken
"Geçicek Mayam" dedi abim.
Saçlarımı okşarken ben gözlerimi kapatmış, Mourir'in öldüğünü sayıklıyordum.
"Ben onsuz yaşayamam ki, Abi ben onu görüyorum. O yaşıyor"
"Yaşıyor" dedim tekrar
-Maya öldü o
-Ölmedi bak pencerenin önünde duruyor.
Yusuf'un Anlatımıyla
Maya deliriyordu.
Benim canımdan çok sevdiğim kardeşim gözlerimin önünde deliriyor ve ben hiçbir şey yapamıyordum.
Ellerim onun saçlarındayken onun ağlamasını her ieyden çok istesemde ağlamıyordu, ağlasa içini dökse belki de öldüğünü o da anlayacak.
Bir an sessizleşti. Pencereye odaklanıp gülümsedi.
"Yaşıyorsun" dedi hâlâ pencereye bakarken
Bana baktı. "Abi benide yanına çağırıyor. Beni götürsene" dediğimde içimden milyon tane küfür ederken dışıma "Birtanem, öldü o. Sen onun mezarına gittin. Hatırla" derken sesimin titrediğini fark ettim.
"Mezara gittim. " deyip bakışlarını tavana çevirdi.
Yine sessizleşti. Bir süre sonra kulaklarını kapatıp "Sen öldün. Mezarına geldim senin. Mezarında yattım senin, Mourir git." diye bağırmaya başladı.
"Git burdan"
"Sen öldün" deyip bir süre sessiz kaldıktan sonra
"Mourir seni geri istiyorum"
"Yanıma gel" diye mırıldandı
Her söylediği kelimede kalbim paramparça olurken sıkıca sarıldım.
Maya'yı her şeyden koruyabilirdim. Ama ölen birini onun hayatından çıkaramıyordum, çıkaramazdım. Gücüm ona yetmez.
Allah belamı versin ki yapamıyordum.
"Niye beni korudun. Niye öldün? "
"Bana söz vermiştin"
"Ben uyumadan sen uyumazsın ki" dediğinde kahkahalar atmaya başladı.
Kardeşimi kaybediyordum.
Mayam, sen onsuz yaşayamıyorsun ama bende sensiz yaşayamam. Kendine gel artık. Yalvarırım kendine gel.
"Maya, Mourir senin bu halini görmek istemezdi. " diye fısıldadığımda duymuş, "Doğru ama o burada" dedi.
"Değil, odada bizden başka kimse yok. Sadece ikimiz varız. "
"Ben delirdim mi? Onu görüyorum. Bak orada" deyip eliyle dolabın olduğu tarafı işaret etti.
Maya'yı kaldırıp odadan çıkardım. Bu oda da kalmak onu daha da kötü yapacaktı.
Mourir'in hiç bir şekilde girmediği çocuk odasına götürdüm. Mourir girmediyse burada bir anıları olamazdı.
Maya etrafa bakarken kahkaha krizi dinmiş, sessizleşmişti.
"Ben burada kalmak istemiyorum. Mourir'in babası onu ilk bu oda da dövmüştü, 1 hafta aç bırakmıştı. Mourir daha 10 yaşındayken bir hafta aç bırakılmıştı"
Hassiktir
Anlatmıştı Mourir
"Maya etrafa bak Mourir'i hâlâ görüyor musun? " diye sorduğumda etrafa bakmadan yüzüme baktı. "Mourir bu odaya girmez ki, kimseyi de sokmaz, bu oda 20 yıldır sadece temizleniyor hiç parçanın yeri değiştirilmez ki Mourir Babasına olan nefretini unutmasın. "
Anlatırken sanki benimle değilde başka biriyle de konuşuyordu.
Tuttuğum elini çekip "ben burada uyumak istiyorum. Sen git" deyip odadaki çocuk yatağına uzandı.
"Burada kalıyorum ben, sen uyu"
Uzandığı yataktan kalkıp "Abi bak iyiyim ben git lütfen" dedi.
Yanına gidip alnında öptüğümde "Seni kurtardığım için pişman değilim. " deyip uzandı.
Ben çok pişmanım
Hâlâ hayatta olduğum, nefes aldığım, seni bu seslerden kurtaramadığım için kendimden nefret ediyorum.
Pişmanım, seni Mourir ile tanıştırdığım için
Pişmanım, Sandra denen piçin Mourir'i öldürmesini engelleyemediğim için
Mayam karşımda delirirken bir şey yapamadığım için
🌺🌺🌺
Elindeki biten sigarayı atıp odamdan çıktığımda Clara huzurla uyuması biraz mutlu olmamı sağlıyordu. Maya sayesinde, eğer Maya beni kurtarmasaydı ben ölmüş olucaktım. Clara'yı hastaneye yetiştiremeyecektim ve baba olmayacaktım.
Maya'nın odasına girdiğimde o da boştu. İçimi derim bir korku kalkarken sakin kalıp hızla banyo ve lavaboyu kontrol ettiğimde de yoktu.
"Maya" diye bağırdığımda bütün evin duyduğuna emindim, merdivenlerden gelen sesle hızla dışarı çıktım ama Burak telaşla aşağı iniyordu.
"Maya" diye bağırdım bende aşağı inerken, umarım bahçededir.
Burak odaları teker teker kontrol ederken bende bahçeye inmiş etrafa bakıyordum.
Nerde lan bu
Nereye kaybolucak bu kız
"Maya" diye bağırma sesi duyuldu. Burak'ın sesiyle evde olmadığını netleştirdim. Ben dışarıya aramak için çıkarken kafayı yiyeceğim bende
Zaten kendinde değil şoka girmişken nereye gidicek lan bu kız
Burak hızla bahçeye inip arabasına yönelirken ben çoktan binmiştim. Evden bir sokak uzaklaşınca telefonumu çıkarıp Lucas'a haber vermeye karar verdim.
Telefon uzun bir süre çaldıktan sonra "Efendim patron" diyerek açıldı.
"Bana bak ne kadar adam varsa söyleyin hepsi sokağa çıksın. Maya'yı bulun. " diye bağırdığımda Lucas'ın telaşlı çıkan sesiyle "Hemen" deyip kapattı.
Nerdesin Maya, Nerdesin be kızım.
Bittiiii
Ehehe-
Bir şey söylemek istiyorum ama linç yiyebilirim. Maya'yı da öldüresim geldi. Neyse Maya'nın kaderimde size bağlı oy verirseniz ölmez (!)
Sizce şuan nerede?!?
"#" bırakınız buraya mutlakaaa
Öptüm bAyyyy❤💋✋✋✋✋
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
82.59k Okunma |
8.89k Oy |
0 Takip |
65 Bölümlü Kitap |