BAŞTA FİLİSTİN OLMAK ÜZERE BALONU GÖKYÜZÜNE UÇAN TÜM ÇOCUKLAR ANISINA"
Alperen:Melih abiyle konuştunuz mu,yani Defne'ye ne zaman söyliyiceksiniz aslında gerçek ailesi biz olmadığımızı.
Yağmur:Nee! (Yağmur'un gözleri dolar)
(Herkes arkasını dönüp Yağmur'a bakar)
Yağmur:Nasıl yani,Defne benim gerçek kardeşim değil mi?
(Yağmur'un gözlerinden yaş akar)
Tahir:Kızım😮
(Yağmur titrek bir ses tonuyla konuşur)
Yağmur:Be ben doğrumu duydum,Defne benim kardeşim değil mi
Hümeyra:Kızım sakin ol herşeyi anlatıcaz ama bak Defne duyucak sessiz olalım nolur.
(Yağmur gözlerinden yaş aka aka konuşmaya devam eder)
Yağmur:Neyi anlatıcaksınız ya,ne kadar daha saklamaya düşünüyordunuz hem nasıl olur bu ya,nasıl!
(Alperen kalkıp,Yağmur un yanına gider)
Alperen:Abiciiim...
(Gözyaşlarını silip,alnından öper sonrada sarılır bir kaç dakika sonra sarılmayı bırakır)
Alperen:Sakin ol güzelim,herşeyi anlatıcaz tamam mı ama önce sakin!
(Alperen tekrar sarılır,Yağmur yutkunur ve yavaşça sakinleşmeye başlar...)
BİR KAÇ DAKİKA SONRA
(Sarılmayı bırakırlar,Yağmur önce Alperen'e sonra diğerlerine bakar)
Tahir:Gel güzel kızım
(Yağmur,Tahir in yanına geçer)
ASAFGİLİN EV
(çay içiyorlardır)
Asaf:Nasıl geçti gününüz
Erva:Sıradan bir gün işte
Asaf:Müsabakayı naptınız
Erva:Berabere kaldık ama olsun,en azından yenilmedik🙂
Asaf:Yenilseydiniz bile ne olacaktı ki bu hayatta kaybetmekte var kazanmakta sıkmayın canınızı haftaya siz kazanırsınız inşallah.
Erva:Biz zaten canımızı sıkmıyoruz baba,ama efsane öyle değil.Onlar için berabere kalmak ya da kaybetmek diye birşey yok sadece kazanmak var.
Asaf:Ama bu doğru değil hayatta kaybetmekte var sonuçta.Böyle devam ederlerse sadece kendilerine değil bir yerden sonrada başkalarına zarar verebilirler.
Erva:Öylede işte gel bunu efsaneye anlat gerçi birşey değişmez dinleyeceklerini sanmıyorum.
Asaf:Allah yardımcıları olsun
Erva:Amin.
Asaf:Erva bu arada Yağmurla voleybol takımına girecektiniz noldu o iş karar verdiniz mi?
Erva:Evet yani,girmek istiyoruz ama biraz sıkıntı...
Asaf:Niye?
Erva:Salı ve perşembe hariç hergün ders varmış saatleride bizim antremanlarla aynı,Arif hoca olmadı haftasonları devam edersiniz dedi ama bilmiyorum nasıl olucak
Asaf:Sadece haftasonu olmaz,madem girdiniz düzenli gidinki bi faydası olsun.
Erva:Ee okçuluk...
Asaf:Takma sen orayı,ben hocalarınızla konuşup halletmeye çalışırım inşallah!
Erva:Sağol baba...
Asaf:Sen sağol,güzel kızım.🙂
(Erva,Eren'e döner)
Erva:Eren sen niye bu gün sessiz ve keyifsizsin?
Eren:Yoo iyim
Asaf:Yok evlat sende bi hâl var,noldu hayırdır?
Eren:Birşey yok amca,neyse size afiyet olsun (tam kalkacakken)
Hafize:Yavrum nereye tabağın öylece duruyo
Eren:Yok babannem ben tokum ya,siz yiyin ben odamdayım
Asaf:Sen bilirsin oğlum (Eren gider)
Erva:Var birşeyi ama dur bakalım yakında çıkar kokusu.
Asaf:Eren'in derdi belli hâlâ annesinin mevzusu,bir türlü kabul etmek istemiyo bu durumu...
Erva:Haklı baba,ben olsam bende kabul etmek istemezdim.
Asaf:Haklıda üzülmesine dayanamıyorum.(Asaf biranda hafif sinirlenir ve sesini biraz yükselterek konuşmaya devam eder) Şeytan diyiyor ki git bul şu kadını getir,Erenle yüzleştir.
Erva:Aferim şeytana kusura bakma babacım ama bu sefer şeytan haklı
Asaf:Nee!
Hafize:Töğbeestağfurullah töğbe,şeytana hak verilir mi kırarım bacaklarını.
(Hafize sinirlenince,Erva hemen durumu toparlamaya çalışır)
Erva:Tabikide verilmez babannecim ben öylesine dedim zaten.Boş ver baba uymayalım şeytana hem içimden bir ses yengemin eninde sonunda kendisinin geleceğini söylüyor.
Asaf:Hayırlısı olsun.
Hafize,Erva:Amin!
ALPERENGİLİN EV
(Tahirgil herşeyi anlatmıştı Yağmur'a)
Tahir:Öyle işte kızım
Yağmur:Yani Defne geçen gün gelen amcanın kızı öyle mi?
Ali Batur:Evet abicim
Yağmur:Peki Defne ye ne zaman söylemeyi düşünüyorsunuz.
Hümeyra:Melih ne zaman derse
Yağmur:Ama baba Defne çok hassas biliyorsunuz,gerçekler saklandığı için çok kırılacak hatta kızacak...
Tahir:İlk başta öyle olur ama Defne çok akıllı bir kız bunu onun iyiliği için yaptığımızı anlayınca yumuşayacaktır eminim.
Yağmur:Peki Defne ye söyledikten sonra veda mı edicez onlara,nasıl olucak ki bu,nasıl ayrılıcaz Defne'den?
Ali:Bilmiyorum ama henüz hiç birşey belli değil öğrenir öğrenmez gidecek diye bir kural yok biraz zamana ihtiyacı olucak sonrası Allah kerim.
(Herkes üzgündür Yağmur morali bozuk bir şekilde oflayıp arkasına yaslanır ve gözlerinden yaş akar)
2 GÜN SONRA
KARAKOL
(Herkes masanın etrafında oturuyordur)
Mehmet:Yav Barış,Ali Batur ne zaman dönecek ya!
Hanne:Cidden ya,hep birlikte operasyona çıktığımız günleri özledim.
Gülçehre:Bende,ne zaman gelecek belli mi?
Barış:Vallaha söyleyemem.
Mehmet:Niye ya?
Barış:Amcaoğluma söz verdim kimse ne zaman döneceğimi bilmesin dedi.
Hanne:Ama sen biliyorsun.
Barış:Evet ama dediğim gibi söz verdim,size söyleyemem.
Demir:Bana bak,yoksa kötü birşey varda bizdenmi saklıyorsunuz?
(Herkes meraklı bir şekilde Barış'a döner)
Gülçehre:Barış,öyle mi?
Barış:Yaa yok,saçmalamayın amcaoğlum gaaayet iyi...Yahu Demir, kardeşim Allah aşkına sende niye milleti telaşlandırıyon ortada birşey yok.
Demir:Nebiliyim abi,birşey demiyon.
Hanne:Barııış (biraz telaşlanır)
Barış:Ya Hanne vallaha yok birşey ya.
Hanne:Ee madem öyle niye hiç aramıyo,hayır arayıncada açmıyo ki bizde bi anlayalım nasıl durumu,öldük meraktan ya.
(O sırada Ali Batur gelir)
Ali Batur:İyim been...
(Herkes şaşırır,Hanne arkasını dönüp bakar)
Hanne:Alii!
(Ali tebessüm eder,Hannede biranlık mutlulukla koşup Ali'nin boynuna sarılır,Ali de ona...(2 dakika sonra sarılmayı bırakırlar)
Hanne:Pa pardon ben biranda seni görünce eee...(utanır ve yanakları kızarır) kusura bakma.
(Ali tebessüm eder)
Ali Batur:Yok estağfurullah
Barış:Amcaoğlum (sarılırlar) sürpriz yapıcam dedin vallaha zor tuttum kendimi biraz daha gecikseydin ağzımdan kaçacaktı
Ali Batur:Tam vaktinde gelmişim desene
(Tebessüm ederler)
Mehmet:Hoşgeldin kardeşim
Ali Batur:Hoşbuldum (sarılırlar)
Demir:Maşallah epeyce bir toparlanmışsın kardeşim
Ali Batur:Evet çok şükür,bacağımda düzeldi...
Gülçehre:Yeniden hoşgeldin aramıza Ali Batur,vallaha özlemişiz
Ali Batur:Hoşbuldum,bende sizi çok özledim
Hanne:Bizde toplantı yapacaktık şimdi,tam vaktinde geldin geç otur
(Hanne ve Ali Batur birbirlerine tebessüm ederler daha sonra herkes oturur)
KOLEJ DE 2.DERS SONRASI TENEFÜS
(Sekiz köşe bahçededir,Asaf ise okula gelir ve karşılaşırlar)
Asaf:Gençler nasılsınız (Tebessüm eder)
Selim:İyiz hocam,siz
Asaf:Bende iyim
Yağmur:Bir sorun mu vardı hocam
Asaf:Yok canım ben sizin için geldim
(Yağmur,Erva ya döner)
Erva:Sabah dedim ya voleybol mevzusunu,onun için geldi babam
Yağmur:Anladım
Asaf:Eksiksiniz,Eren nerede
Erva:Yanlız kalmak istediğini söyledi,bizde zorlamadık
Asaf:Tamam kızım iyi yapmışsınız ama yinede çok fazla yalnız bırakmayın tamam mı?
Akın:Tamam hocam merak etmeyin
Asaf:Neyse ben gidiyim şu mevzuyu konuşayım siz devam edin
Nil:Tamam hocam
(Asaf gider)
ARKA BAHÇE
(Eren tek başına bi bankta oturuyordur,o sırada Derya gelir ve Eren'i görür)
Derya:Eren
Eren:Derya napıyorsun burada
Derya:Biraz yalnız kalmak istedim,buraya geldim,sen?
Eren:Bende aynı
Derya:Hadi ben öylesine yalnız kalmak istedim de sen niye yalnız kalmak istedin,birşey mi oldu?
(Eren geçiştirir)
Eren:Yok birşey senin dediğin gibi işte öylesine...
(Derya hareketlerinden bir sorun olduğunh anlar)
Derya:Yok yok var senin bi derdin,belli,neyin var?
Eren:Yok bi derdim
Derya:Eren yapma anlaşılıyor,istersen benimle paylaşabilirsin belki bi faydam dokunur
Eren:Gerek yok sağol
Derya:Eren var birşey anlat işte,benden mi saklıyıcaksın sonuçta babalarımız çok yakın dostlardı. Ziya amca hayatta olsaydı yine dostlukları devam ederdi. Bizde aynı kasabada birlikte büyüdük. Ayrıca dertler paylaştıkça azalır hadi anlat.Ya da dur! Anlatma ben tahmin ediyim annene kızıyorsun demi?
(Eren birşey söylemez sadece başını öne eğer)
Derya:Anlaşıldı tahminimde haklıyım Eren yanlış anlamazsan birşey sorabilir miyim?
Eren:Sor
Derya:Annen bir gün çıkıp gelse napardın
Eren:Hiç birşey.
Derya:Ben olsam sarılırdım sen sarılmazmıydın.
Eren:Hayır beni terk eden birine neden sarılayım ondan nefret ediyorum sadece neden gittiğini sorardım ve asla affetmezdim.
Derya:Çok geçerli bir sebebi olsa bile mi?
Eren:Beş yaşındaki evladını terk eden annenin nasıl bi geçerli sebebi olabilir? Bi anne nasıl evladını terk edebilir ki
Eğer terk ediyorsada ya evladını istemiyordur ya da divanedir.
Derya:Bence senin sandığın gibi değil...
(Derya sözünü tamamlayamadan,Eren sözünü keser)
Eren:Sen nerden biliceksin sonuçta annen seni terk etmedi.Birdaha sakın benimle bu konu hakkında konuşma...
Eren:Tamam kusura bakma rahatsız ettim.
(Derya nın hafif gözleri dolar sonrada gider,Eren ise Derya ya bağırdığı için pişman olur,sakince ağzından derin bir nefes alır)
Eren:Offf!
SINIF
(Efsane sınıftadır)
Taner:Arkadaşlar bence bizde özel hoca tutmalıyız
Beril:Ne gerek var,Ömer hoca gayet iyi eğitim veriyor bize
Emre:Öyle diyiyorsunda bak sekiz köşeye hem burada antremanlara katılıyorlar hemde özel ders alıyorlar
Taner:Evet belkide bu yüzden bizden daha iyiler
Tuğçe:Hiçte bile biz daha iyiz sadece bütün dikkatimizi vermiyoruz ayrıca hatırlatırım biz sekiz yaşından beri okçulukla ilgileniyoruz onlar ise on yaşından beri ilgileniyormuş
Yiğit:Tuğçe haklı,bütün dikkatimizi vermiyoruz,birde onlar gibi ekip olmayı beceremiyoruz
Emre:Ne alakası var ya
Yiğit:Çok âlakası var onlar kaybetse bile sağlık olsun demesini biliyorlar ama biz kaybedince birbirimize giriyoruz
Tuğçe:Aslında sende haklısın Yiğit,ama özel ders almak fikrini yinede bi düşünelim derim.
Taner:Tamam düşünürüz.
(Diğerleride tamam manasında kaflarını sallar o sırada Derya sınıfa gelir)
Tuğçe:Der...
(Tuğçe sözünü tamamlayamadan,Derya hızlıca Tuğçe'nin önünden geçer.Sinirli ve hüzünlü bir şekilde hızlıca yerine oturur ve kimseye pas vermez)
Taner:(sessizce mırıldanır) Noluyo ya
Beril:Derya iyimisin (Derya cevap vermez,Beril diğerlerine bakıp nesi var bunun dercesine yüz göz işareti yapar Emre de bende anlamadım ki manasında dudak büzer)
Yiğit:Deryaaa
(Derya dalgın olduğu için yine cevap vermez,Yiğit ise onu kendine getirmek için yaklaşıp sertçe alkış yapar Derya birden irkilir,diğerleri ise Derya nın bu tepkisine güler)
Derya:Of Yiğiit,korkuttun beni
Yiğit:Napalım sesleniyoruz duymuyorsun,neyin var senin
(Derya gayet rahat bir tavırla konuşur)
Derya:Yoo iyim
Taner:Kesin öyledir.Neyse şimdi anlatmak istemiyorsan zorlamıyalım seni,ama daha sonra mutlaka anlatıcaksın anlaştık mı?
Derya:Anlaştık.Geçelim benide siz ne konuşuyordunuz?
Beril:Bizde mi özel ders alsak acaba diye konuşuyorduk,sen ne dersin
Derya:Yani bilemedim ki iyice bi düşünmek lazım
Taner:Bende öyle dedim...
Yiğit:Neyse ne ya,nasip!
Derya,Taner:Aynen öyle...
İLKOKUL
(Tenefüstedirler Hifa ve Umut bahçede oturuyordur)
Umut:Sen gelicek misin Hifa
Hifa:Nereye
Umut:Öğretmen dedi ya önümüzdeki hafta salı pikniğe gidicekmişiz
Hifa:Haaa!Bilmiyorum annem izin verirse gelicem tabi,sen gelicek misin?
Umut:Gelicem,annem izin verir zaten
Hifa:Benim annemin işi belli olmuyo eğer mutluysa her istediğini yapar ama keyfi yoksa o zaman vay halimize ne yapıcağı hiç belli olmas.
Büyükler işte bazen hiç anlamıyorum onları...
Umut:Anlamaman normal çünkü biz küçüğüz
Hifa:Evet onlarda bizi anlamıyor zaten. Küçük olmak ne kadarda zor.
Umut:Evet ya!(zil çalar)
Hifa:Zil çaldı
Umut:(Umut ayağa kalkar) Hadi gidelim.
BİR KAÇ SAAT SONRA
KOLEJ,SON DERS
SINIF
Ömer:Herkes çözdümü soruyu
Sınıf:Evet!
Taner:Cevap 7 hocam
Ömer:Şşş söz hakkı almadan konuşmak yasak kaç kere daha söyliyicem
Taner:Pardon hocam unuttum
Eren:Yap yap sonrada unuttum hocam,işime gelmiyor desene
Taner:Sana soran oldu mu,Ömer hocayla benim aramda karışma
Tuğçe:Boş ver Taner uğraşmayalım şu eziklerle
Erva:Bence aynaya bak kim daha ezik anlarsın o zaman
Tuğçe:Sana sormadım,karışma
Erva:Sen karışırken iyi ama
Tuğçe:İstediğimi yaparım
Erva:Hayır efendim yapamazsın
(Yağmur,Erva nın omuzuna dokunur)
Yağmur:Sakin ol Erva
(Tuğçe'de ayağa kalkar)
Tuğçe:Yaparım
Ömer:Aaa çocuklar yeter,napıyorsunuz ya dersteyiz
Erva:Afedersiniz hocam bunlar insanı delirtiyor,kusura bakmayın
Taner:Dedi agresif arkadaş...
(Selim sinirlenir,hafifce masaya dokunup hızlı ve sinirli bir şekilde ayağa kalkar)
Selim:Ağzını topla
Taner:Toplamazsam nolur
Akın:Ben göstericem sana şimdi
(Ayağa kalkıp,tam Taner in üstüne yürüyecekti ki,Ömer hoca araya girip durdurdu)
Ömer:Yeter!Napıyorsunuz ya yakışıyor mu size
Taner:Ama hocam ilk önce onlar başlattı
Akın:İyide hocam geldiğimizden beri bize bulaşan onlar bu güne kadar sustum ama artık yeter
Taner:Bencede yeter,biz istediğimizi yaparız.
Eren:Yapamazsınız
Ömer:Susun dedim,okul çıkışı Emin beyin yanına gidiyoruz derdinizi ona anlatırsınız.
Defne:Hepimiz mi
Ömer:Hepiniz niye olsun evladım sadece Erva,Selim,Akın,Eren,Tuğçe ve Taner
Yiğit:Hocam bu seferlik affetseniz,biranda öfkelerine yenildiler
Nil:Aynen hocam
Eren:Hocam kavga benim yüzümden başladı bu günlerde biraz gerginim biranda oldu,herkesten özürdilerim ama arkadaşlarıma gerek yok benim hatam yüzümden bedel ödemek zorunda değiller,siz sadece beni götürün
Ömer:Yok öyle bir dünya tartışma senin yüzünden başlamış olabilir ama diğerleride ortak oldu o yüzden zil çalınca beraber Emin beyin yanına gidicez.Şimdi herkez yerine otursun zaten dersimizin 20 dakikası kavgayla geçti geriye kalan dakkalarda ziyan olmasın.
(Herkes oturur)
FİLİSFİN/GAZZE DE BİR TÜRK AİLENİN EVİ
(Bahçe)
Lema:İsraa! Ablacım hadi eve gel yemek hazır
İsra:Tamam Geliyorum abla
Dina:Gidiyor musun İsra abla
İsra:Evet gitmem lazım
(Dina nın elinde iki tane balon vardı)
Dina:Biraz daha oynasaydık keşke
İsra:Yemekten sonra oynarız olur mu?
Dina:Olur tamam,al bakalım bu senin olsun
(Dina elindeki balonlardan birini İsra ya uzatır)
İsra:Teşekkür ederim
Dina:Rica ederim Allah'a emanet ol
İsra:Sende
(Dina gitmeye başlar,İsra'da eve koşar,tam evden içeriye girer o anda mahallelerine bomba atılır ard arda bomba sesleri gelmeye devam eder)
İsra:Annee! (Kulaklarını kapatıp olduğu yere çöker)
Yakup:Kızıım! (Gidip kucağına alır ve bir köşeye saklanırlar) Hicran,Lema gelin buraya
(Bomba sesleri gelmeye devam eder,İsra ağlıyordur)
İsra:Baba,anne korkuyorum
Hicran:Korkma kızım
Lema:Baba dedemle anannem arka bahçedeydi (Ağlıyordur)
Yakup:Baba (İsra yı Hicran'a verir tam arka bahçeye doğru gidecekken)
Hicran:Yakup dur (dinlemez ve koşar)
İsra:Babaa! İsra'nın aklına Dina gelir bir kaç saniye duraksar) Dina,anne Dina eve doğru gidecekti (ağlaması şiddetlenir) Ya gidemediyse,ya birşey olduysa 🥺
Lema:İsracım sakin ol evlerimiz yakın gitmiştir korkma
(İsra ayağa kalkar)
İsra:Ben gidip bakıcam
Hicran:Hayır hayır olmaz kızım olmaz
(İsra gitmeye çalışır fakat Hicran sıkıca tutar ve sakinleştirmeye çalışır)
İsra:Anne bıraaak,Dina ya bakıcam ben
(Hicran İsra yı zapt etmeye çalışırken biranda bomba sesleri durur,herkes birbirine bakar)
Lema:Durdu (herkes sakinleşir,İsra görünen pencereden dışarıya bakar,Dina'nın balonunun gökyüzüne doğru uçtuğunu fark eder)
İsra:Dinaa! (masumca tebessüm eder hiçbirşey anlamaz.Lema ve Hicran ise birşeymi oldu acaba dercesine birbirine bakar)
TÜRKİYE/İSTANBUL
OSMANİYE KASABASI
KOLEJ
(Emin beyin odasının önü,sekiz köşe ve efsanenin bütün üyeleri oradadır)
Eren:Ne kadar daha bekliyicez acaba
Selim:Ömer hoca ve Güneş hoca,Emin bey ile konuşuyor birazdan çağırırlar merak etme
Alperen:Of amcaoğlu ya durduk yere başınıza iş açtınız gerek varmıydı
Akın:Ya amcaoğlu görmedin mi rahat durmuyorlar
Taner:Asıl siz rahat durmuyorsunuz,şu hale bak bi Emin beyin yanına gelmediğimiz kalmıştı sayenizde oda oldu
Erva:Tartışmayı büyüten sizdiniz
Tuğçe:Sizdiniz
Defne:Ooof bi susun ya,Eren sen durupdururken niye bulaşıyorsun ki,birşey söylemeseydin şimdi burada olmazdık
Yağmur:Defne sen iyimisin onlar bizim arkadaşlarımız ayrıca Eren özürdiledi
Defne;Olabilir,hiç kusura bakmayın ama bu sefer siz haksızsınız,bizde burda durmuş sizi bekliyoruz
(Eren sakin ve üzgünce konuşur)
Eren:Zorla tutmuyoruz Defne istemiyorsanız gidebilirsiniz,hem siz niye buradasınız ki sadece benim Selim,Akın,Erva,Taner ve Tuğçe nin burada olması gerekiyor.
Defne:Tamam ben gidiyorum siz geliyor musunuz abi
Alperen:Abicim bi duralım bakalım noluyor
Defne:Tamam siz durun,ben çok yorgunum gitmek istiyorum.
Alperen:Sen bilirsin,o zaman Hifa ile Umut u okuldan alır mısın
Defne:Tamam alırım
(Defne yavaş yavaş gider)
Nil:Nesi var bunun,sabahtan beri bi tuhaf davranıyor.
Alperen:Anlamadım ki (Yağmur'a döner) abicim siz kavga filân mı ettiniz
Yağmur:Yok abi ama sabahtan beri benide tersliyo,neyin var diye sordum durup dururken neden güvendiklerimiz hep sırtımızdan vuruyor dedi
Erva:Ne âlaka ya
Yağmur:Bi anlasam,bu arada kusura bakma Eren Defne adına özürdileriz senden
Eren:Yok ne özürü farkında değildi onu anlayabiliyorum,bende bu gün farkında olmadan birilerini böyle tersledim.(Hızlıca Derya ya bakıp önüne döner)
Belli ki bir sorunu var...
Yağmur:Defne kırıldığında ve kızdığında etrafındakileride kırabiliyor, ve böyle tuhaf davranıyor işte
Nil:Farkında olmadan birimiz birşey mi yaptık acaba
Alperen:Zannetmiyorum ama yakında çıkar kokusu...
Erva:Niye hâla çağırmadılar ya,daha ilk günden geç kalıcaz...Arif hoca sakın geç kalmayın demişti.
Selim:Sakin ol Erva,daha yarımsaatiniz var.
Yağmur:Aynen yetişiriz inşallah
(Ömer kapıyı açar ve kavgaya karışanları içeriye sesler,onlarda girer)
Emin:Geçin bakalım (sırayla karşısına geçerler.)
Güneş:Eveeet Ömer hocanız birşeyler anlattı ne bu saçmalık,yakışıyor mu size?
Tuğçe:Ama hocam önce onlar başlatrı
Erva:Ama kavgayı siz büyüttünüz
Taner:Hiçte bile
Emin:Şşş,sessiz!Bu ne böyle sizin yüzünüzden camlar zarar görecek
Akın:Camlar mı (garipserler)
Emin:Evet!O yüzden tane tane ve daha sessizce...Eren önce sen anlat evladım.
Eren:Anlatacak birşey yok efendim Ömer hoca size mevzuyu anlatmıştır bütün suç benim,kavgayı ben başla...
(Selim sözünü keser)
Selim:Hayır hocam bizde suçluyuz
Eren:Hocam siz bakmayın ona o böyledir arkadaşlarını asla yalnız bırakmaz ama asıl suç benim,ceza verecekseniz bana verin.
(Erva,Eren in omuzunu sertçe dürter ve sessizce konuşur)
Erva:Eren sen bi sussan mı acaba
(Emin masaya hafifce vurur)
Emin:Sessizlik.Tamam susun Ömer hocanız ile konuştum en az Eren kadar sizlerde suçlusunuz ama ben birdaha böyle gereksiz tartışmalar istemiyorum duydunuz mu?Okulumuzun kuralları belli en fazla üç hakkınız var üç eksi alan okuldan atılacak ya da burslarınız kesilecek...
Selim,Erva,Akın,Taner,Tuğçe:Nee!
Emin:Doğru duydunuz,bu seferlik saymıyorum ama bundan sonra yaptığınız her hata kaydedilicek ve üçüncüsünde okuldan atılacaksınız...
Tuğçe:Yani bu seferlik affetiniz mi bizi
Emin:Tabikide hayır bir cezanız olacak sadece bu seferlik eksi almayacaksınız. Amaaa bundan sonra kurallara uymadığınız her an size eksi olarak geri dönecek yalnızca üç hakkınız var üçüncü eksiden sonra okuldan atılırsınız ya da bursunuz kesilir anlaşıldı mı?
Selim,Erva,Akın,Taner,Tuğçe:Anlaşıldı.
Selim:Hocam peki cezamız nedir?
Emin:Hocam değil Emin bey ya da efendim diyeceksiniz
Selim:Afedersiniz hoc... aman şey efendim
Emin:Müdür yardımcımız anlatacak
Erva:Ama hocam Atlas hoca bir süre gelmeyecekti,ne ara döndü ki?
Emin:Atlas hocanız dönmedi o gelene kadar yeni Müdür yardımcımız Güneş hoca oldu...(tebessüm eder,Tuğçe de Güneş döner)
Tuğçe:Hocaam doğru mu bu
Güneş:Evet canım yeni Müdür yardımcınız benim (tebessüm eder)
Erva:Bu harika,tebrik ederiz hocam
Güneş:Sağolun gençler,neyse biz cezamıza gelelim
Eren:Evet hocam
Güneş:Çıkmadan önce Kolejin koridorlarını silip süpüreceksiniz
Erva:Nee!
Selim:Yok artık!
Erva:Hocam bu günler sürer
Güneş:Neden günler sürsün,birlik olursanız didişmeden hallederseniz çabuk biter aksi halde cezanız ikiye katlanır,vee akşam ezanından önce çıkamazsınız.
Erva:Hocam tamam cezamızı çekelim ama biz Yağmur ile voleybol takımına girmiştik biliyorsunuz,bu günde dersimiz vardı nasıl olucak
Güneş:Yarın gidersiniz
Akın:Hocam,Arif hocaya söz vermiştiler...
Güneş:Tamam ben konuşurum Arif hocanızla.
Erva:Peki hocam
Güneş:Şimdi siz doğruca temizlik odasına gidin,Seher hanımda sizi orada bekliyor olacak o napacağınızı biliyor.
Hepsi:Tamam hocam
Emin:Şimdi çıkabilirsiniz. (Çıkarlar)
FİLİSTİN/GAZZE TÜRK AİLESİ
(Bomba sesleri şimdilik durmuştur)
Yakup:Anne,baba iyimisiniz
Mikdat:İyiz oğul iyiz
(Hicran ve Lema etraftaki dağınıklığı topluyordur.İsra ise çok korkuyor ve titriyordur ama aklı Dina dadır
İsra:Anne,Dina nın balonu uçtu ben gidip ona bakmak istiyorum,balonu uçtuğu için üzülüyordur bana verdiği balonu ona geri vericem,üzülmesin, gidebilir miyim?
Hicran:Olmaz kızım
İsra:Amaa
Yakup:Sen dur kızım ben gidip bakarım ama anneyi üzmek bir yere gitmek yok anlaştık mı?
İsra:Anlaştık,balonumuda al,verirsin.
Yakup:Tamam.
TÜRKİYE/İSTANBUL
OSMANİYE KASABASI
KOLEJ 2 . KAT
(2 ŞERLİ 3 ERLİ KATLARA BÖLÜNMÜŞLERDİR ERVA VE SELİM İSE 2.KATIN KORİDORLARINI TEMİZLİYORDUR)
Erva:Offff
Selim:Noldu,yoruldun mu?
Erva:Yorulmak değilde efsane yüzünden daha ne olacak bilmiyorum bi okulun koridorlarını temizlemediğimiz kalmıştı oda oldu,tam oldu.
Selim:Allahtan sadece ceza alan biz değilmişiz meğersem başkalarıda varmış yoksa 6 kişiyle zor bitirirdik
Erva:Buralar biticekte,biz eve gidicezde, oh oh bir ton iş...
Selim:Tek derdimiz bu olsun Erva,(Selim üzgünce konuşmaya devam eder) İnsanlar nelerle uğraşıyor,bak Filistin'e çocuklar ölüyor,hepsi perişan hâlde,duadan başka birşeyde gelmiyor elimizden...
Erva:Haklısın,ama öyle deme dua en büyük silahlardan biri,ha sen illa harekete geçmek istiyorsan-ki çok haklısın (tebessüm eder) birşeyler yapabiliriz
Selim:Ne gibi?
Erva:Boykot mesela,şuanda yapanlar var.
Selim:Doğru ya unutmuşum,sen varya birtanesin Erva (birbirlerine yumruk yapıp çakarlar)
Erva:Hep birlikte boykot yaparız,dua ederiz elimizden gelen herşeyi yapmaya çalışırız,sonrası ise Allah kerim...Ayrıca unutma Filistin er ya da geç işgal altından kurtulacak biliyorsun demi?
(Selim evet manasında başını sallar)
Erva:O zaman üzülme... (Selim tebessüm eder) Eninde sonunda kazanan biz olucaz
Selim:İnşallah! (İkiside tebessüm eder,bir kaç saniye sonra Erva ellerini birbirine çakıp,hızlıca konuşur)
Erva:Hadi hadi çok işimiz var
(Selim,Erva nın bu tepkisine tebessüm eder ve yerleri viladalamaya devam eder)
FİLİSTİN/GAZZE TÜRK AİLESİ
(Yakup gelir,morali bozuktur)
İsra:Baba gördün mü Dina yı iyimiymiş
(Yakup dalgındır)
İsra:Babaaa!
Yakup:Ha,efendim kızım
İsra:Dina yı diyiyorum gördün mü,iyimi
(Yakup'un yüzü asıktır)
Lema:Baba birşey mi oldu (bir kaç saniye duraksar) yoksaaa...
(Yakup olumsuz bir şekilde başını sallar,ama artık İsraya da bir cevap vermesi gerekiyordur)
İsra:Baba hadi söyle Dina iyi mi,verdin mi balonu
Yakup:Verdim ama Dina ya değil
İsra:Kime verdin?
Yakup:Senin gibi 7 yaşında başka bir çocuk daha vardı ama çok korkmuş,çok üzülmüştü bende ona verdim,sorun olur mu
İsra:Olmazda Dina ya niye vermedin anlamadım.(Bir kaç saniye duraksar,nolduğunu anlar) Yoksaa (tekrar bir kaç saniye durur ve gözleri dolar,) şehit oldu demi🥺
(Yakup yutkunur evet manasında başını sallar.İsra hemen babasına sarılır ve sessizce ağlamaya başlar,tam o anda tekrardan ard arda bomba sesleri gelir...)
8 GÜN SONRA PAZAR GÜNÜ
OSMANİYE
(Asafgilin ev saat 13.30 çay içiyorlardır)
Tahir:Usta sende bizi sürekli ya çaya ya kahvıaltıya davet ediyon vallaha mahcup oluyoruz
Fatih:Aynen usta
Asaf:Niye,ne var mahcup olucak
Tahir:Nebiliyim biz hiç davet edemedik
Asaf:Vakti gelince oda olur.
Fatih:İnşallah!Nediyicem haberleri duydunuz mu Gazze'de yaşayan Türk vatandaşlarını tahliye etmişler
Tahir:Evet evet,ama aralarında Gazelliler de varmış
Asaf:Bende duydum yaralılar varmış hatta Levent ile konuştuk bizim hastaneyede bir kaç Türk aile getirdiler dedi
Tahir:Usta acaba ziyarete mi gitsek geçmiş olsun filan deriz belki yardım edebileceğimiz birşeyler olur
Fatih:Ne güzel düşündün abi,bencede gidelim güzel olur
Asaf:Tamam yarın gidelim müsait olduğunuz bir saate
Fatih:Olur haberleşiriz.Usta konumuz ile âlakası yok ama önemli olabilir söyliyim Selim yine geçen seferki rüyaya benzer bir rüya görmüş 2 gün önce daha yeni anlattı
Tahir:Allah Allah,usta bunların bi anlamı olmalı
Asaf:Var Tahir,bi anlamı var ama ne? Elbet birgün anlıyıcaz.Alperen den bi haber var mı yine gördü mü benzer rüya
Tahir:Hiç sormadım ama bu gün sofrada dalgındı nedenini soruncada değişik bir rüya gördüm de onu düşünüyordum dedi
Fatih:Ne görmüş ki acaba
Tahir:Bilmiyorum söylemedi...
PARK
(Efsane bir aradadır)
(Defne'nin morali bozuktur,kimseyle konuşmuyordur)
Alperen:Defne 8 gün oldu bir türlü anlatmadın ne derdin var senin
(Defne hafif bağırır)
Defne:Birşeyim yok rahat bırakın beni
Alperen:La havle vela guvvete illabillahil alliyil azim
(Alperen ve Defne hafif bozularak birbirine bakar)
Nil:Neyse Alperen zorlamayalım anlatmak isteyince anlatır
Selim:Ya birşey diyicem Yağmur ve Erva niye hâlâ gelmedi birde çıkmıyor mu bunlar saat 1 buçuğu geçiyor birşeymi oldu acaba
Eren:Ben az önce Erva ile konuştum dersleri uzamış birazdan gelirler.
Selim:İyi tamam. (Selim,Akın a döner)
amcaoğlu senin neyin varya dalgınsın
Akın:Birşeyim yok gece bir rüya gördümde kafama takıldı onu düşünüyordum
Alperen:Ne rüyası
Akın:Baya karışıktı tek hatırladığım Osmanlı dönemlerinden biriydi artık hangi dönemse...Padişah elime bir ok verdi birşeyler söyledi emanet filan dedi çok hatırlamıyorum sizden bahsetti sonrada gitti.Hiç birşey anlamadım orada uyandım işte
Alperen:Cidden tuhafmış bende sabah ilginç bir rüya gördüm
Selim:Sen ne gördün
Alperen:Hatırlamıyorum savaş vardı ordular nebiliyim böyle şeyler yani
Selim:Nasıl ya
Alperen:Nasıl ya derken
Selim:Bende buna benzer bir rüya gördümde
Akın-Alperen:Nee!
Eren:Aaa kızlar geldi
Selim:Neyse sonra konuşuruz
Erva:Ne konuşucaksınız
Alperen:Önemli değil anlatırız sonra
Erva:Tamam
Eren:Yağmur niye sesin çıkmıyor
Yağmur:Yoruldum biraz ondandır
Nil:Bu nasıl yorulmak yüzün bembeyaz olmuş
(Biraz telaşlanırlar)
Akın:Evet,iyi olduğuna emin misin
Yağmur:Gerçekten iyim hem biz kütüphaneye gidecektik,hadi gidelim
Erva:Bencede yarın deneme sınavı var yeterince geç kaldık zaten,çalışmamız lazım.
Selim:İyi hadi gidelim (Giderler)
NİHAYET AKŞAM OLMUŞTUR
(Saat 20.00 Alperengilin ev,Melih gelmiştir çay içiyorlardır)
Hümeyra:Hazır mısın Melih söyleyebilecek misin
Melih:İnşallah.Biraz çekiniyorum,nasıl olacak ne tepki vericek bilmiyorum ama artık bilmesi gerekiyor gerçekleri
Tahir:Evet
Melih:Nerde şimdi,benim geldiğimi bilmiyor mu hiç inmedi aşağıya
Yağmur:Odadalar Hifa ile beraber
Alperen:Hifa demişken Defne hariç bir tek o kaldı konuşmadığımız,ona nasıl söyliyicez
Hümeyra:Doğru,onun ki Defne den daha zor olucak
Melih:Niye abla
Hümeyra:Panik atağı var Melih
Yağmur:Merak etmeyin ben konuşurum onunla abimin durumunu söylediğimiz zaman çok dikkat etmiştik,birşey olmamıştı çok şükür,yine öyle yaparız.
Hümeyra:Tamam kızım.
(O sırada Defne aşağıya iner)
Melih:Defne
(Defne'nin ilk önce gözleri dolar bir kaç dakika sonra gözlerinden yaş akar)
Defne:Hoşgeldin (biraz duraksar) baba...
(Herkes şaşkındır)
BÖLÜM SONU
NASIL BULDUNUZ?İNŞALLAH BEĞENMIŞSİNİZDİR...
1.Sizce Defne gerçekleri nasıl öğrendi?
2.Selim ve Alperen'in rüyaları konuşulurken şimdi birde Akın'ın rüyası çıktı,sizce bu rüyalar ne anlama geliyor?
3.Sizce yeni bölümde bizi neler bekliyor olacaktır?
Gibi sorularınızın cevabını merak ediyorsanız takipte kalın,yeni bölümde görüşmek üzere...
NOT:Dina Ömer Aziz sadece 5 yaşındaydı.Ve bundan tam 9 sene önce 20 Temmuz da Gazze de öldürülen çocuklardan yalnızca birtanesiydi.O zamanlar öldürülen çocukların sayısı daha az iken şimdi bu sayı 20 kat arttı.Balonları gökyüzüne uçan milyonlarca çocuk var ve biz onlara borçluyuz sizcede borcumuzu ödemenin zamanı gelmedi mi?
Napabiliriz diye düşünmeyin...
Erva'nın da dediği gibi boykot edebiliriz,belkide bu şekilde bir nebze olsun borcumuzu ödemiş oluruz,lütfen ihmal etmeyelim...
"Bu arada arkadaşlar Osmaniye kasabası kitap için oluşturulmuş hayali bir kasabadır"
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın,hoşçakalın🙂
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
990 Okunma |
275 Oy |
0 Takip |
37 Bölümlü Kitap |