Kolumdaki saate bakip Gamze'ye dönüp "şimdi Gamze koş" diye bağırdım. Gamze bir anda koşarken herkez ne olduğunu anlamadan içerden gürültü bir patlama duyuldu
Devran'a dönüp bağırdım. "Sana cehennemi ölmeden yaşatacağım demiştim Devran mazlumlarin ahi yaninami kalır sandın " dedim.
Bir dakika sonra bir patlama daha geldi mağaranın icinden. Ben Gamze'nin olduğu yere koşarken Devran ve adamları orada kacmıştı. İki üç patlamadan sonra arkamı döndüğümde heryer yangın yeri olmuştu.
Patlamalar bitmiş magra ve içindeki herşey tuzla buz olmuştu. Tabi Devran'in adamları kaçarken yakalanmış ama Devran ortada yoktu.
Operasyon başarı ile sonuçlanmış esirler kurtarılmışti. Ben Gamze'yi alıp Baturalp'in yanına giderken ne olduğunu anlamadığım sırtımda bir acı hissettim, arkamı dönmek istedim ama dönemedim. . Sanki dünya durmuş hiç birşeye odaklanamiyordum. En son hatırladığım gözümün önüne gelen simsiyah bir karanlık. Hayal mayal olsa hatırlıyorum biri Deva uyan diye sürekli adımı söylüyordu.
Gözlerimi açtığımda bir anda refleks olarak kalmak istedim ama yerimden kalkamiyordum. Gözlerimi tekrar açıp kapatıp neler olduğunu idrak etmeye çalıştım. Kendimi toparladığımda yan tarafta uyuyan binbaşı Baturalp gözüme çarptı. Ellerini önüne bağlamış kafasını koltuğa yan şekilde koymus uyuyordu. Üzerinde hala üniformasi vardı çamurlu şekilde. Demekki yeni gelmiştim buraya. Yarama bakmak istedim nerde diye ama sırtım da olduğu için bakmamıştım.
Benim kipirdamamdan uyanmış hemen ayağa kalkmıştı Baturalp, elini ayağını koyacak yer bulamıyordu koskoca binbaşi" iyimisin Deva sakín ol kıpırdama bana söyle sen ne istiyorsan" dedi.
"Şey komutanım su alacaktim size zahmet olmasın ben alırım "dedim.
" Saçmalama Deva ne zahmeti ben veririm bekle" dedi. Masada duran suyu bardağa doldurup bana uzattı.
"Teşekkür ederim komutanım. Bana ne oldu en son Gamze ile kosuyorduk sonra bir anda sırtımda bir acı hissettim en son hatırladığım zifiri karanlık. Şimdide burdayım. " Dedim.
"Deva sen ne yaptın öyle resmen ateşe verdin heryeri. Kızım sen deli misin? Neden kendini tehlikeye atıyorsun. Esirler kurtarıp neden geri dönüyorsun. " Dedi.
"Mecburdum komutanım Gamze'ye söz verdim. Biz akşam Kaan ile gizlice içerde gezerken o Devran denen adamın o bombaları masumlar için kullanacağını duyduk. Bizde Kaan ile herkez uyurken gidip bombaları heryere yerleştirip saatlerinde 04.25 kurup çıktık. Bana kizacaksiniz ama mecburdum komutanım onca masuma kiyacaklardi. Bende kendi kurdukları tuzağa düşürüp yapmam gerekeni yaptım pismanda değilim. Vereceğiniz her cezaya razıyım " dedim soluksuz verdiğim savunmadan sonra derin bir nefes aldım.
"Deva orada ölebilirdiniz eğer bir aksilik çıkarsa hepiniz ölebilirdiniz orda. Şu dik başlıgı bırak artık" dedi.
"Ama bir aksilik çıkmadi değil mi komutanim. Hepimiz iyiyiz" biraz canım yansada yataktan doğruldum ve Baturalp'e yaklaştım sesizce" ama komutanım varya ne güzel patlattım çok zevkliydi o Devran iti' nin korkudan ödü koptu bir görseydiniz yüzünü " dedim.
Baturalp'in yüzünde biraz bir gülümseme oldu. " Bu yaptığın çok yanlış Deva üsteğmenim " dedi. Ama yüzündeki ifade söyledikleri ile uyumlu değildi " iyi yapmışsın " der gibi bana baktı.
"Bana ne oldu komutanım" dedim.
"Devran kalleşçe arkandan vurdu seni. Ama şuanda senden kötü halde merak etme çünkü artık yaşamıyor" dedi.
Baturalp'in yüzündeki ifadeye bakılırsa beni vurduktan sonra pekte iyi şeyler olmamıştı. Masada duran bir kaç eşyam ile telefonum dikkatimi çekti. Ben vurulunca getirilmiş olmaliydi karakoldan eşyalarım. Hemen telefona uzandım. Saate ve tarihe bakınca Baturalp ' e döndüm "komutanım benim saatim ve takvimim yanlis sanırım , saati söyler misiniz? Dedim.
"Saatte tarihte doğru Deva, tam üç gün oldu buradasın çok zorlu bir ameliyatin oldu iki gün yoğun bakımda uyanmani bekledik. Bugün aldılar odaya durumun iyiye gittiği için " dedi.
Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı tam üç gündür buradayım ama karşımdaki binbaşı Baturalp hala çamurlu üniformasi ile duruyor . Bu düşünceler ile aklımı karıştıracagima her zamanki cesur Deva olup sordum " komutanım üç gündür buradaysak siz hiç gitmediniz mi üzerinizde hala üniforma var " dedim.
Bu soruyu sormam ile kapının çalması bir oldu. Kapı açılır açılmaz tek tek içeri girdi timdekiler. Baki hariç eksiksiz gelmişlerdi ellerinde ciceklerle.
Çok geçmiş olsun komutanım bizi çok korkuttunuz "dedi Can arkadan Kaan'ı yan tarafa iterek elindeki çiçeği uzatti.
"Lan çekil surdan Can. Geçmiş olsun komutanım" dedi Kaan elindeki çiçeği uzatarak.
Hemen Nazli atladı söze "masallah iyisiniz komutanım vallaha Baturalp komutanım sizi bir saat boyunca taşıdı kimseye vermeden" Dedi.
"Allah seni kahretmesin Nazlı Baturalp komutanım demedimi size söylemeyin diye. Bakın ben diyormuyum üç gündür Deva komutanimi dışarda uyanmasını bekleyip iyi olsun diye dua ettiğini" dedi Ahmet.
Baturalp'in bakışıni görünce en arkaya saklandi. Öyle bir baktiki ben bile bir anda cekindim. Susmuş onların tartışmasını dinliyordum.
Baturalp'in ayağa kalması ile herkez bir anda sustu. " Siz bittiniz oğlum bittiniz. Bu söylediklerinizin bedelini ağır şekilde eğitimde göreceksiniz. Defolun şimdi" dedi.
Bölümü nasıl buldunuz lütfen yorum yapıp fikirlerinizi söylemeyi unutmayın keyifli okumalarrrr 🥹🥹🥹
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
35.47k Okunma |
3.52k Oy |
0 Takip |
53 Bölümlü Kitap |