19. Bölüm

19. Bölüm

Hayatın akışında kendini bulmak
birufakyolculuk

Bu yaşıma kadar hiç bu kadar hastaneye gelmemiştim. Önce Baki sonra bora ve şimdide babam yatıyordu bu hastanede. Birkaç ayda yaşamadığım kadar zor zamanlar yaşamıştım. Annem İstanbul'da görev yaptığı için izinli olarak buraya benim için gelmişti . Benim ona sarılmam ile o kadar mutlu olmuştu ki ilk defa ona anne demiştim. Aslında hiçbir suçları olmadığını anlamıştım. Annem uzun uzun anlatmıştı bana. Babam ile birbirlerine nasıl sevdiklerini dedem ne kadar karşı çıksada ayrılmadıklarını ve artık iki aile ile de görüşmediklerini söylemişti bana. Birkaç ay önceye kadar hiç kimsem olmadığı için hep eksik ve yalnız hissediyordum. Ama artık kocaman bir ailem olmuştu. Suanda annem ile yan yana babamın odasına doğru yürümeye başladık. Kapıyı açar açmaz annem tek başına girip babam ile konuştuktan sonra "bak seni görmeye kim geldi Kahraman"demişti.

Kapıyı yavaşca açıp babamın karşında durdum. Gözleri dolmuş ne diyeceğini bilemiyor gibi gözlerime baktı. Yatağa doğru doğrulup kollarını açtı. Bir kaç dakika öyle bekledi tam umutsizce kollarını indirirken "babam" diye sarıldım beni bir bebek gibi sarıp sarmalamis sıkıca sarılmıştı.

Kocaman adam çocuk gibi göz yaşı dökmüştü." Bizi affetin değil mi? Kızım. Dedi.

"Affettim baba artık üzülmek yok sizi bir daha kaybetmeyecegim. " Dedim .

"Sizin bu halinizi Güven' de görseydi keşke. Bir yıl oldu göreve gideli hâlâ haber yok" dedi annem.

Babam ile göz göze gelmiş babam başını "söyleme"anlamında sallamisti. Anneme Güven 'in ordudan atılıp hain olduğunu söylemediğini anlamıştım. " Görev bitsin gelir anne. Bizim meslek böyle işte görevimiz için böyle gitmelerimiz olur "dedim.

"Gelecek ama yakın zamanda ben biliyorum. Giderken bana geleceğim anne sen benimle gurur duyacaksın demişti. Biliyorum ben evladımı o beni bırakmaz gelecek " dedi annem yüzündeki hüzünle.

"Gelecek tabikide anne üzülme sen " dedim. Aslında gelmeyecek birdaha diyemedim yeni tanımış olsamda annemdi üzülmesini istemiyordum. Babam belli etmese de oda üzülmüştü daha fazla ortalığın gergin kalmaması için konuyu dağıtmaya karar verdim" anne benim karargaha gitmem gerek ama işlerimi halleder halletmez geleceğim" diyerek çıktım odadan.

Arabama doğru giderken Baturalp aramisti.

"Nerdesin Deva.."

"Karargâha geçeceğim komutanım "

"Sana bir konum atacağım oraya gelebilir misin çok acil"

"Kötü birşey mi var komutanim"

"Hayır yok Deva sen dediğimi yap bekliyorum hemen" dedikten sonra telefonu kapatmış ardından da konumu atmıştı. Eve uğrayıp üniforma mi ışık hızı ile değiştirip kot pantol ve tişörtümü giyip çıkmıştım.

Attığı konuma doğru gitmeye başladım yirmi dakikadır yoldaydim ve sonunda gelmiştim. Burası şehre çok yakın bir göl kiyisiydi. Daha önce burada böyle güzel bir yer olduğunu bilmiyordum.

Arabadan inip yürümeye başladım. Baturalp tam karşıda oturmuş beni bekliyordu. Beni görünce hemen ayağa kalmış, iki adımda yanıma gelmis." Hoş geldin Deva" demisti

"Komutanım beni neden buraya cagirdiniz" dedim.

"Gel benimle Deva" dedi elini uzatıp.

Bu sefer hiç tereddüt etmeden tuttum elini . Biraz ileride bir yere serilmiş sofra ve sofranın heryeri en sevdiğim çiçek olan beyaz papatya ile doluydu. " Bugün herşeyden uzaklaşmak istedim Deva. İkimiz olalım istedim. Bütün kötü olayları bir kenara bırakıp sadece huzurlu bir gün geçirelim istedim." Dedi yere otururken.

Yerde duran papatyayi bana uzattı. Birşeyler yedikten sonra ben geliyorum birazdan diyerek on bes dakika sonra elinde çiçeklerden yapılmış tanc ile yanıma geldi.

Gülümseyerek " ben yapamadığım için ilerdeki çocukları ile gelen ablaya rica ettim o yaptı" dedi sacimdaki tokayi çıkarıp saçlarıma papatyaları saçlarıma taktiktan sonra. Hiç bu kadar huzurlu bir gün geçirmemistim. Göl kıyısına yaklaşıp çiçeklerin arasına uzandım açık olan saçlarım çiçeklerim arasına dağıtarak. Yarım saate yakın öyle uyuya kalmışım. Baturalp ' in ayak sesleri ile kendime gelip ani bir refleks ile doğruldum.

"Deva seni uyandırdım mi? Dedi.

Gülümseyerek" sanırım sen benim asker olduğumu unutuyorsun Baturalp" dedim.

"Sen ney dedin az önce bana " dedi şaşkınca.

"Asker olduğumu unutuyorsun dedim" saçlarımı geriye atarak.

"Daha öncesini soruyorum Deva" dedi

"Baturalp dedim komutanım. Özür dilerim adınız ile seslendim" dedim. Aslında hoşuna gittiğini anlamıştım. Sadece biraz uğraşmak istedim.

"Senden adımı bile duymak için yıllarca bekledim Deva. Lütfen artık benim seni nasıl sevdiğimi anla. Senin her anında yanında olmak istiyorum. Sen üzülürken yabancı gibi uzaktan bakmak beni kahrediyor. Mutlu olacaksak beraber mutlu olalım aglayacaksak beraber ağlayalım". Dedi.

"Tamam "dedim.

"Biliyordum yine kabul etmeyeceğini" dedi.

"Tamam dedim Baturalp kabul ediyorum" dedim.

"Bir dakika sen kabul ediyorum mu dedin bana yoksa benmi yanlış duydum" dedi heyecanla.

"Eğer bir kere daha sorarsan kabul etmeyeceğim " dedim.

"Allah" diyerek beni kucaklayıp etrafında döndürdük ten sonra " asla Deva asla pişman olmayacaksin kabul ettiğine" dedi.

 

 

 

Güzel okuyucularım bugünde mutlu sonla bitsin istedim🫶🏻🫶🏻🫶🏻🫶🏻🫶🏻

Bölüm : 15.01.2025 22:54 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...