18. Bölüm

18. Bölüm

Bahar kayaci
baharkayaci

Selammm ,uzun bir aradan sonra tekrar buradayım.

Kusura bakmayın arkadaşlar bölüm atamadı çünkü çok hastayım 2 gündür yataktan çıkamıyorum ve hâlâ da geberiyorum.

Kitabıma kuzenime devredecektim ama vazgeçtim kitabın anasını ağlatırdı.

Bu bölümde sınırlar olacak sınırlar dolmadan bölüm atmayacağım ,ki bu halimle yazabileceğimi de sanmıyorum.

sınırlar:

oy:45

yorum:40

_____________________________________

3 saat sonra:

arazın gelmesi ile birlikte bol maceralı bir alışveriş gerçekleştirdik.

giydiğim kıyafetler açık olduğu için bütün erkek çalışanlarını dışarı çıkartmıştı .

şuan ne mi oluyordu. Düğün için makyajım yapılıyordu ve düğüne daha 2 saat vardı.

Gelinliğimi çok severek aldım ama keşke sevdiğim adam ile birlikte kendi isteğimle çıktığımız bir düğün alışverişi olsun isterdim.

özellikle de beni seven ailemin beni gelinlikler içerisinde görmesini isterdim, düğünüme abim gelicek ama diğerlerini bilmiyorum. Diğerleri dediğim kişiler ise anne ve babam dı.

Ne kadar dışa yansıtmasam da onları yokluğu benim daha çok içe kapanık bir insan olmamı sağlıyor idi.

Sanırım ben diğer kızlar gibi babamın prensesi değilim.

Arazdan bir kız çocuğum olsun istiyorum, yalan yok onunla birlikte de olmak istemiyorum ama ona bağlanıyordum.

ve sanırım aşık olmaya başladım. İçimde ona sevgi besliyorum. Onun bunu bilmesine gerek yok çünkü beni sevmediği çok belli oluyordu.

yada beni seviyor , ama bunu ben görmek istemiyorum.

içimde kötü bir his var. Sanki bugün ona birşey olacakmış gibi hissediyorum.

ki bu isteklerimin dışında kalıyordu. Onun zarar görmesini asla istemiyorum.

Ruhumu esir almış gibiydi.

biten makyajım ile saçıma geçtiler, gelinliğimi en sona bırakmıştım.

ve sanırım bugün araz ile sevişeceğim, onu arzuluyorum.

Ondan nefret ettiğimi söyleyip onu arzulamam, psikolojimi alt-üst ediyordu.

"ela hanım saçınız bitti gelinliği şimdi giymek istermisiniz, son yarım saatiniz kaldı" Kafamı salladım, artık bu düğünün bitmesini istiyorum.

çünki gece arazı çıldırtacağım. İçimdeki arsız kadın ortaya çıkmaya çoktan başlanmıştı.

 

Yerimden kalkarak soyunma odasına doğru ilerledim,kapıyı açıp içe girdim keşke girmez olaydım.

"senin bu odada ne işin var araz.? " Bu adam gerçekten, sinirlerimi bozuyordu.

hem kendimi sevdiriyor, hem de nefret ettiriyordu. Ama şuan içinde bulunduğu takımın içinde nefes kesici bir şekilde duruyordu.

"karıma gelinliğini giymesinde yardımcı olacağım" Arsız fesat adam.

tabi ki ben de, biraz fesat olduğum için bu teklifi geri çevirmeyecektim onunla burada bile sevişebilirim.

"et, bakalım yardımını" Kaşlarını kaldırarak gözlerime bakıyordu. Sanki birşeyi çözmek istiyormuş gibi duruyordu.

"emin misin? " Kafamı sallayarak onayladım.

yerinden yavaşca kalkarak , yanıma geldi elleri ile t-shirt'ümün uçlarından tutarak tek hamlede çıkardı.

Dolgun göğüslerine bakarak yutkundu. Ulan araz efendi ben sana daha neler yapacağım neler.

"seninle burada sevişmemem için bana bir neden söyle ela. " Dudaklarım usulca iki yana doğru kıvrıldı.

"düğünümüz yarım saatte başlıyacak"

"sikmişim düğünü! Seninle burada sabaha kadar sevişmek istiyorum!. Sen istemiyor musun? "

yüksek çıkan sesi sonlara doğru fısıltı gibi çıkmıştı.

"Seninle sevişmek istemesem ,şuan burada bana yardımcı olabilir miydin? Bir düşün"

şeytanca gülümsedi şerefsiz, seviyorum ben bu adamı.

elleri pantolunuma geldiğinde gözlerime bakıyordu. Emin olmak istercesine.

gözlerini kapatıp açarak derin bir nefes verdim. Kalbim göğüs kafesimi kırıp geçecek kadar hızlı atıyordu.

pantolonumun düğmesini açarak aşağı indirdi. Bir yanım utanıyor. Diğer yanım ise "neden utanıyorsun ki, sonuçta evleneceksin ve onun kaşısında çıplak bir şekilde de duracaksın" Diyordu.

şuan karşısında iç çamaşırlarım ile duruyordum. Arkasını dönüp gelinliğimi almaya gitti.

çünkü gelinlik oda da değildi ahh benim salak kafamı, nasıl unuturum.

kapıyı tekrar açıp içeriye girdi. Bana doğru yaklaşarak gelinliği paketten çıkarttı.

"bu şeyi gitmeden olmaz mı, salonda bir sürü erkek var, hepsi de sana bakıcak. Bu beyaz gelinliğin içinde prensesler gibi duruyorsun, normalde de öylesin ama bunu giyince adeta bir kuğu gibi süzülüyorsun"

 

gülerek kafamı iki yana doğru salladım. "Giyinmeme yardımcı olacakmısın? Yoksa ben giyiniyimmi artık çıkmamız lazım. " Derin ve içli bir nefes vererek gelinliği giymeme yardımcı oldu.

 

artık tamamen hazırdım. Koluna girerek odada çıktık. Karşımda abimi görünce küçük çaplı şok yaşadım.

kaşlarını çatmış bize bakıyordu. "Siz az önce aynı anda aynı odadan mı çıktınız? Yoksa ben mi yanlış gördüm? "

araz küçük bir kahkaha atarak"kardeşine gelinliği ben giydirdim var mı bir itirazın? "Bu salak neyin peşindeydi.

umutsuz bir vakasın, gözlerle ona bakarak anlıma vurdum.

 

" Senin belanı sikerim araz! "Diye kükredi. Lan adamla evleniyorum. Akşam sevişeceğiz, sadece gelinliği giymeme yardımcı oldu. Birşey yapmadık ki.

tabi ki bunları abime söylemedim. Çünkü o cesaret bende yok.

" Akşam -" Diye söze girince araza güzel bir çimdik attım yandan.

uyarımı anlamış olacak ki sustu. Abim "la havle vela kuvvet" Diyerek, kırmızı kurdeleyi üç kere bağlayıp çıkardı.

bana sıkıca sarıldı. Her ne kadar kızgın ve kırgın olsam da ona sıkıca sarıldım.

"gidelim artık, karıcım şu düğün bir an önce bitsin istiyorum "

araza kınayıcı bakışlarımı yolladım.


düğün salonuna doğru yürüyorduk araz ile, abim bol bol araza söverek bir şeyler söyledi ama pek duymadım.

büyük salona çıktığımızda herkes alkışlamaya başladı.

biz ise onları takmadan nikah memurunun olduğu masaya doğru yürüdük çünkü bir an önce bu işkencenin bitmesini istiyorduk.

nikah memuru söze girmeden önce araza fısıldayarak "anne ve baba kısmını sormadan direk evlenmeyi kabul ediyor musunuz dese olur mu? " Dedim.

kafa sallayarak nikah memuruna söyledi.

"siz ela kayahan, araz uysalı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz? ".

kafamı sallayarak mikrofona doğru " Evet "dedim.

" Siz araz uysal, ela Kayahan'ı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz? "

bana bakarak gülümsedi ve "sonsuza dek evet" Diyerek bağırdı.

çoğunun sağır olduğuna eminim. O kadar çok bağırmıştı ki bir an sağır olacağımdan korktum.

şehitlere de sordu, kabul ettiler.

imzaları atarak, defteri memura uzattık.

"bende belediyenin bana verdiği yetkiye dayanarak sizleri karı-koca ilan ediyorum " Dedi ve evlilik cüzdanını bana uzattı.

sırıtarak arazın ayağına en güzelinden geçirdim. Canı acımış olacak ki yüzünü buluşturarak inledi.

"gelini öpelirsin damat bey" Araz tam beni öpecekken ortamda bir silah sesi patladı.

sonra bir kez daha,sırtımda hissetiğim acı ile inleyerek çığlık attım.

ne olduğunu anlamayan araz etrafa boş bakışlar atarak beni tuttu.

"Sakın gözlerini kapatma tamam mı? Ela tamam mı? Cevap ver bana ela lütfen beni bırakıp gitme, sana yalvarıyorum beni bırakma" Acı dolu sesi kulağıma geliyordu.

ölmeden önce söylemek istediğim şeyler vardı ona.

"a-araz, b-ben s-seni " Diyerek nefes aldım.

"kendini zorlama bir tanem ambulans yolda, sana bunu yapanı yaşatmayacağım" Benden daha çok kendine söylüyormuş gibiydi.

"s-seni s-seviyorum ölmeden önce sö-ylemek i-istemezdim a-a-affet" Diyerek daha fazla gücüm kalmadığı için gözlerimi yumdum.

arazın bağırması ve çınlama sesleri geliyordu kulağıma.

Gerisi karanlık derin bir uykunun içerisine bıraktım kendimi.

 

 

bölüm sandığımdan da uzun oldu.

sizce ela'yı öldireyim mi? 😈😈

bölümle ilgili düşüncelerinizi buraya alayım .

Bir sonra ki bölümde görüşürüz.

seviliyorsunuz 💋❤

ayrıca bu bölüm 1013 kelime oldu bence baya uzun oldu.

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 01.02.2025 01:24 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...