19. Bölüm

17. Bölüm

A
azberbatxlw

Barbaros'un Ağızından;

 

Bahçedeydik, berfu merakla boğaç'a "abi büşra'nın dedikleri doğru mu ?, sen evlendin mi ?"diyerek sordu.

 

Boğaç lara'nın elini tuttu ve soğukkanlı bir şekilde "evet, ben lara'yla evlendim" dedi.

 

Berfu neşeyle "demek yeni yengem sensin tatlı kız, ben berfu" dedi ve elini uzattı.

 

Lara heyecanla "bende Lara, tanıştığımıza memnun oldum" dedi uzatılan eli tutarak.

 

Büşra sinirle "sana inanamıyorum berfu, bu yosmayla arkadaş mı olacaksın ?, onlarla düşman olduğumuzu unuttun herhalde" dedi.

 

Berfu sakince "neden olmayayım, onlarla düşman olan şahin ailesi kıraçoğlu değil, lara'ya 'yosma' diyorsun ama kendine bak önce yabancı bir erkeğin yanındasın ve elini tutuyorsun büşra" dedi.

 

Büşra bağırarak "o yabancı dediğin adam benim nişanlım, evleneceğim adam, ben en azından evlenip kendimi onun bekar kuzenine yamamaya çalışmıyorum berfu" dedi.

 

Lara kızgınlıkla "büşra, seni kaç kere uyardım bana 'yosma' deme diye, ben namussuz değilim, kimsenin altına yatmadım, öyle olsaydı bu dediklerini sineye çekerdim, masumum ben" dedi.

 

Büşra alayla "he, he fuşki masumsun sen, sende o adı batasıca sülalende namussuzsunuz, kabul et bunu zilli maşa, senin onlardan bir farkın yok anla artık şunu" dedi.

 

Büşra bu sefer ağır konuşuyordu, sonunda ise kendisi üzülecekti/üzeceklerdi, bunu biliyordu ve bilerek konuşuyordu.

 

Lara imalı bir şekilde "yeter !, bu bizim barbaros'la aramızda olan bir olay, sen niye bu kadar öfkelisin bize karşı, yoksa senide daha önce nikah masasında kandırıp sonra üstüne mi yattılar" dedi.

 

Büşra lara'ya tokat attı ve sinirle "kapat çeneni @r@spu, bana her şeyi de ama sakın bunu söyleme, yoksa seni pişman ederim" dedi.

 

.....

 

Lara'nın Ağızından;

 

Sabah olmuştu, üzerimi değiştirip aşağıya indim.

 

Hacer hanım neşeyle "Lara, kızım git büşra'ya de ki nişanlısı geldi onu verandada bekliyor, konuşacakları varmış" dedi.

 

Sakince "tamam, söylerim Hacer teyze" dedim ve büşra'nın odasına çıktım.

 

Odanın kapısını çalmadan içeriye dan diyerek girdim.

 

Keşke girmez olaydım, büşra yeni duş almış üzerini giyiniyordu, sırtındaki morlukları ve yatağının üzerindeki korseyi gördüm.

 

Kekeleyerek "pardon, çok özür dilerim büşra, uygunsuz bir zamanda geldim sanırım" dedim.

 

Büşra soğuk bir şekilde "zaten uygunsuz birisinde neyse, neden geldin ne istiyorsun" dedi.

 

"Nişanlın, kartal gelmiş veranda'da seni bekliyor seninle konuşacakları varmış" dedim.

 

Büşra ruhsuz bir şekilde "sen çık bende üzerimi değiştirip geliyorum" dedi.

 

Bende "tamam" dedim ve büşra'nın odasından çıktım.

 

Büşra hakkında merak ettiğim soruları cevaplayacak birini bulmam gerekiyordu, aklıma berfu geldi ve onun odasına gittim.

 

Berfu, üzerini giyinmiş bir şekilde makyaj masasında oturmuş hafif bir makyaj yapıyordu.

 

Çekinerek "berfu, birşey sorucam sana müsait misin ?" diyerek sordum.

 

Mütevazı bir şekilde "biraz acelem var, ama sor sen sorunu dinliyorum" dedi.

 

"Büşra'nın sırtındaki izler ne ?, neden korse kullanıyor ?, biliyor musun sen ?" diyerek sordum.

 

Berfu nazikçe "bunu şirin teyzeye sorsan daha doğru olur Lara, neyse ben geç kalıyorum" dedi ve masadan kalktı.

 

Merakla "nereye gidiyorsun ki sen ?" diyerek sordum.

 

Berfu heyecanla "hastamın evine gidiyorum, fizyoterapistim ya ben, boş durmadım, gelmeden önce bir aileyle anlaştım, neyse akşam anlatırım görüşürüz" dedi.

 

Berfu'ya gülerek "görüşürüz" dedim.

 

.....

 

Kartal'ın Ağızından;

 

Verandadaydım, büşra'nın gelmesini bekliyordum, onunla konuşmam gerekenler vardı.

 

2 dakika sonra büşra geldi.

 

Neşeli bir şekilde "günaydın, laz kızım" dedim.

 

Büşra ruhsuz bir şekilde "geldim, ne konuşucaz sabah sabah seninle" dedi.

 

"Niye bu kadar ruhsuzsun, biraz enerjik olsana" dedim gülerek.

 

Büşra sitemkar bir şekilde "sabahın köründe gelmişsin kapıma, sonrada bana ruhsuz de oh ne âlâ" dedi.

 

"Neyse, ben sana kolyeni getirmiştimde bu kolye senin mi ?" diyerek cebimden adalet terazisi olan kolyeyi çıkartıp gösterdim.

 

Büşra kolyeyi aldı, alayla "bir kolye için mi sabahın köründe geldin süt çocuğu" dedi.

 

Gülümseyerek "evet, hem kolyeyi getirmek hemde senden dün gece için özür dilemeye geldim kapına" dedim.

 

Büşra merakla "dün gece ne olmuştu ki ?" diyerek sordu.

 

Mahçup bir şekilde "uyurgezerken sana tokat atmıştım ya hatırlamıyor musun ?" dedim.

 

Büşra "yok, hatırlamıyorum birşey, hayret bana attığın tokattan sonra nasıl nişanı atmadılar merak ediyorum doğrusu" diye sordu.

 

"Az önce annende sordu bunu 'kızıma elini niye kaldırdın' diye bende ona 'yeğeniminde senin gibi uyurgezer olduğunu, babasınında onu bazen böyle uyandırdığını aynı yöntemi senin üzerinde denediğimi söyledim" dedim.

 

Büşra buruk bir şekilde "yeğenin feyyaz için üzüldüm, neyse yapacaklarını yaptıysan gidebilirsin artık" dedi.

 

Gülerek "maalesef gitmiycem laz kızım, halan kahvaltıya kalmam için çok ısrar etti bende kıramadım" dedim ve büşra'ya yaklaştım.

 

Büşra kekeleyerek "işim çıktı falan de defol git, yaklaşma bana" dedi.

 

Cilveli bir şekilde "gitmiyorum laz kızım, ilk lokmamı seni öperek alacağım" dedim ve büşra'nın dudaklarına yapıştım.

 

.....

 

Yazar'ın Ağızından;

 

Berfu sonunda hastası Altuğ Polat'ın evine gelmişti.

 

Altuğ'un annesi Ayça hanımdan gerekli bilgileri aldı berfu sonra altuğ'un odasına girdi.

 

Berfu neşeli bir şekilde "merhaba altuğ" dedi.

 

Altuğ merakla "siz kimsiniz hanımefendi" diyerek sordu.

 

"Ben berfu, sizin fizyoterapistinizim altuğ bey" diyerek kendini tanıttı berfu.

 

Altuğ berfu'ya hayranlıkla bakarak seslice "kartanesi" diyerek mırıldandı.

 

Berfu merakla "efendim" dedi.

 

Altuğ nazikçe "adınızın anlamı, kartanesi, aileniz güzelliğinize itafen koymuş olmalı" dedi.

 

Berfu gülümseyerek "teşekkür ederim, istersen yürüme çalışmalarına başlayalım şimdi hazır mısınız" diyerek sordu.

 

Altuğ otoriter bir şekilde "evet başlayalım berfu hanım" dedi.

 

"Kendiliğinden ayağa kalkabiliyor musun peki" diye sordu berfu merakla.

 

Altuğ kendinden emin bir şekilde "hayır kalkamam" diyerek cevap verdi.

 

Berfu otoriter bir şekilde "emin misin peki deneyelim mi ?" dedi ve masanın üzerinde olan çizimi aldı.

 

Altuğ nazikçe "onu bana verir misin ?, babamın çizimi o" dedi.

 

Berfu nazlanarak "kalk kendin al o zaman, burada sizin uşağınız yok" dedi.

 

Altuğ bağırarak "ver dedim sana" dedi, bir anda sandalyeden ayağa kalktı ve berfu'yla göz göze geldi.

 

.....

 

Lara'nın Ağızından;

 

Evdeydim, aklıma sabah gördüklerim geliyordu, berfu'nun dedğini yapacaktım, şirin teyze'ye soracaktım.

 

Mutfağa gittim, şirin teyze masada oturmuş sarma sarıyordu, yanına oturdum, çekinerek "şirin hanım size bir soru sorabilir miyim" diyerek sordum.

 

Şirin teyze sevecen bir şekilde "sor kızım, dinliyorum" dedi.

 

"Büşra'nın sırtındaki izler ne ve neden korse kullanıyor ?" diyerek sordum.

 

Şirin teyze derin bir nefes vererek anlatmaya başladı "daha 7 yaşındaydı kızım, o kansız amcan onu babasının son aldığı oyuncağı parçalamakla tehdit ederek büşra'yı sürekli taciz etti, 6 sene hiç konuşmadı kızım, vücuduna dokunulmaması için sürekli korse takar, acısını çalışarak gömmeye çalışıyor, seni ve kuzenini her gördüğünde aklına yaşadıkları geliyor ve sizden nefret ediyor, sevmeye çalışıyor ama sevemiyor, aynı senin gibi Lara kızım" dedi dolan mavi gözlerini silerek.

 

Merakla "benim gibi derken ne demek istediniz şirin teyze" diyerek sordum.

 

Şirin teyze şevkatli bir şekilde "sende oğlumu seviyorsun, ama sana yaşattıkları aklına gelince ondan nefret ediyorsun Lara, boğaç'la bu yüzden evlendiğinide biliyorum, kabul et kızım sende barbaros'u seviyorsun" dedi.

 

Şirin teyze haklıydı, ben hala barbaros'u seviyordum, Allah kahretsin.

 

Gözlerim dolarak şirin teyze'ye "evet, dediklerinizin hepsinde haklısınız şirin teyze, lanet olsun ki hâlâ barbaros'u seviyorum" dedim.

 

O sırada mutfağın kapısında bizi dinleyen barbaros'la göz göze geldim.

 

 

~~~

Bölümü nasıl buldunuz ? Umarım beğenirsiniz.

Barbaros, sizce konuşulanları duydu mu ? Yorumlara yazın ☺️

Neyse yeni bölümde görüşmek üzere hoşçakalın ☘️

 

Bölüm : 05.12.2024 13:20 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...