16. Bölüm

14. Bölüm

A
azberbatxlw

Kartal'ın Ağızından;

 

Tabakların kırılma sesiyle hacer hanımla birlikte sesin geldiği yöne doğru baktık.

 

Büşra şaşkınlıkla bir bana birde halasına bakıyordu.

 

Şaşkınlığından kurtularak halasına "sen ne diyorsun hala" diye sordu büşra.

 

Hacer hanım sakince "halam, bak beni bir dinle" dedi.

 

Büşra sinirlenerek "neyinizi dinleyecem ben sizin hala, babamın hayrına okuttuğumuz mevlidin sonunda beni bu kara muşmulaya verdiğinizi mi dinleyeceğim ha" dedi.

 

"Belkide bu kara muşmulayı zamanla seversin ha savcım" dedim gülümseyerek.

 

Büşra kahkaha atarak "Ne saçmalıyorsun sen ha, hala ben tanımadığım cinsini bilmediğim biriyle evlenmem" dedi.

 

"Artık çok geç büşracım halanla çoktan kararımızı verdik bile" dedim nazikçe.

 

Büşra yine geçmeyen siniriyle "bana sordunuz mu acaba evlenmek istiyor musun diye hı" dedi.

 

Artık yavaş yavaş bende sinirlenmeye başlamıştım.

 

Büşra'nın bileğini tuttum ve kendime yaklaştırdım.

 

İkimizde göz göze geldik, ben onun öfkeyle bakan masmavi gözlerinde boğulurken oda benim gece kadar karanlık gözlerimde boğuluyordu.

 

Dişlerimi sıkarak Büşra'ya "canım benim sen istesende istemesende biz evleneceğiz bunu o aklına sok" dedim ve büşra'nın kolunu bıraktım.

 

Büşra hızlı adımlarla kırılan tabakların yanına gitti ve bir parça aldı, aynı şekilde hızlı adımlarla yanıma geldi aldığı tabağın parçasını boğazıma dayadı.

 

Hacer hanım korkuyla büşra'nın bana ne yapacağına bakıyordu.

 

Büşra öfkeli bir şekilde bana "sokmayacağım, ben asla sana yâr olmayacağım kartal polat" dedi.

 

"Abilerinin ölmesini istiyorsan sen bilirsin o zaman" dedim tıslayarak.

 

Büşra bir saniye durdu, sonra bana bağırarak "Allah senin belanı versin aşağılık herif" dedi.

 

"Eee kararın ne büşra abilerinin ölmesi mi yoksa benimle evlenmek mi ?" diye sordum.

 

Büşra bir süre durdu, elindeki tabak parçasını yere bıraktı, sonra soğuk bir şekilde bana "tamam seninle evleneceğim yeterki abimlere zarar verme" dedi.

 

Bir zafer kazanmış edasıyla gülümseyerek büşra'ya "aferim sana akıllı kız doğru kararı vereceğinden emindim zaten" dedim ve büşra'nın yanağından bir makas aldım.

 

Büşra eliyle makas aldığım yeri sildi memnuniyetsizce.

 

Sonra Hacer hanım'a dönüp "hacer hanım bu yaşananlar üçümüzün arasında kalacak, başkasının kulağına asla gitmeyecek, haftaya'da abimlere birlikte hem sözü hemde nişanı kesmeye geleceğiz, ona göre hazırlıklarınızı yapın bir sorun çıkmasın sakın yakarım" dedim.

 

Hacer hanım afallayarak "tamam hiçbir sorun olmayacak sen hiç merak etme" dedi.

 

___

 

Evdeydim, kuzenim Altuğ'un yanındaydım.

 

Ha doğru, size ondan bahsetmedim değil mi ?

 

Bahsedeyim o zaman, bu halamın oğlu Altuğ Polat.

 

Şimdi diyeceksiniz ki halanın oğluyla senin soyadın nasıl aynı oluyor.

 

Valla orası biraz uzun hikaye ama kısaca bahsedeyim.

 

Halam gençken altuğ'un babasıyla tek gecelik bir ilişki yaşamış ve hamile kalmış.

 

Halam adama 'senden hamileyim' dediğinde adam 'senide o karnındaki bebeğinide istemiyorum defol git' demiş ve onu terk etmiş.

 

Babam bunu öğrendiğinde halam 5 aylık hamileymiş.

 

O zamanlarda küçük amcam ölmüştü, babam halama 'bu doğacak bebeği Emre'nin nüfusuna kaydettiriceğiz kimse şüphelenmiycek' demiş ve altuğ doğunca onu ölen amcamın nüfusuna kaydettirmişler.

 

Bu gerçeği benim dışımda kimse bilmiyordu, halam sadece bunu bana anlatmıştı.

 

Gülümseyerek "Altuğ nasılsın" dedim.

 

Altuğ'da aynı gülümsemeyle "iyiyim sen nasılsın kartalcık" dedi.

 

"Gayet iyiyim, haftaya hep beraber kız istemeye gideceğiz" dedim.

 

Altuğ şaşkınlıkla "kız mı isteyeceksin haftaya ?" diye sordu.

 

"Evet kızla birbirimizi seviyoruz, bugün ailesiyle konuştum haftaya gel iste dediler" dedim heyecanla.

 

"Senin için sevindim kuzen gidin isteyin kızı işte" dedi.

 

Alayla "sen gelmeyecek misin sağdıç" diyerek sordum.

 

Altuğ soğuk bir şekilde "hayır, bu halimle asla dışarı çıkmadım ben şimdide çıkmam" dedi.

 

Altuğ 7 yaşından beri geçirdiği bir trafik kazası sonucu yürüyemiyordu ve tekerlekli sandalyeye mahkumdu.

 

"Altuğ ne varmış halinde senin, yakışıklı karizmatik ve iyi kalplisin sana dönüp bir daha bakar insan" dedim hayranlıkla.

 

"Bana ancak sakat olduğum için bakarlar kartal, asla yürüyemeyeceğim ben bunu biliyorum ve dışarı çıkmak istemiyorum, şimdi beni yatağıma yatırıp odamdan çıkar mısın lütfen" dedi altuğ sinirle.

 

"Tamam sen nasıl istersen öyle olsun altuğ" dedim.

 

Altuğ'u yatağına yatırdım ve odadan dışarıya çıktım.

 

......

 

Barbaros'un Ağzından;

 

Hacı amcanın evindeydim, ne zaman beni boğan derdim veya sıkıntılarım olursa onun yanına giderdim.

 

Kendisi babamın en yakın arkadaşıydı, gerçek ismi hafız'dı dinimiz ile ilgili birçok şey bildiğinden ona 'hacı' lakabını takmışlardı.

 

Eşini 2 sene önce kaybetmişti, çocukları yoktu, ben ve büşra onun evladı olmuştuk.

 

"Kolay gelsin hacı amca" dedim gülerek.

 

"Sağol bizim oğlan barbaros hayırdır seni buralara hangi karadeniz rüzgarı attı bakalım" dedi hacı amca gülümseyerek.

 

"O rüzgarın sebebini bir bilsem amca rahatlayacam ama yok, belki sen yardım edersin bana" dedim.

 

"Derdini anlat oğlum, anlat ki bende sana derman olayım" dedi hacı amca sevecen bir şekilde.

 

Derin bir nefes aldım ve anlatmaya başladım.

 

"Benim çok büyük bir günahım var hacı amca, masum bir kızı nikah masasında bıraktım sırf babamın intikamını almak için, şimdi o kız boğaç'la evlendi ve sürekli bir vicdan azabı gibi gözümün önünde, ne yapacağım ben bilmiyorum amca" dedim çaresizce.

 

"Haklısın bizim oğlan günahın çok büyük, birinin ahını aldın, ama yapabileceğin bir şey var" dedi hacı amca.

 

Heyecanla "ne yapabilirim peki günahımdan arınmak için" diye sordum.

 

Hacı amca tebessüm ederek "Ahını aldığın kızdan özür dileyeceksin barbaros, o kız seni affederse ancak o günahından arınabilirsin" dedi.

 

"Affedeceğini sanmıyorum ama deneyeceğim hacı amca hadi Allah'a ısmarladık" dedim.

 

Hacı amca "Güle güle bizim oğlan merak etme Allah senin pişmanlığını görür ve seni bağışlar kendine dikkat et" dedi ve bende evden çıktım.

 

.....

 

Lara'nın Ağızından;

 

Bahçedeydim, etrafı toparlıyordum o sırada barbaros'un arabasını gördüm, tam içeriye geçeceğim sırada barbaros bağırarak "Lara bir dakika bekler misin ?" dedi.

 

Soğuk bir şekilde "ne istiyorsun benden barbaros gecenin bu saatinde" dedim.

 

"Konuşmak istiyorum" dedi barbaros.

 

Boğaç'la evlendikten sonra ilk defa benimle konuşuyordu.

 

"Benim seninle konuşacak hiçbir şeyim yok barbaros şahin" dedim.

 

"Lütfen beni dinler misin lara ?" dedi barbaros nazikçe.

 

"Tamam dinliyorum seni söyle söyleyeceğini sonra odama gideceğim" dedim umursamazca.

 

"Lara biliyorum aramızda çok şey geçti bizim, bana ne dersen haklısın, istersen kabul etmeyebilirsin dediğimi sana kalmış, ama ben artık dayanamıyorum" dedi barbaros.

 

Gülümseyerek "tabikide haklıyım barbaros utanmadan birde haklıyım deseydin" dedim.

 

Barbaros derin bir nefes vererek "ben senden özür dilerim Lara, ahını aldım biliyorum, ama benim vicdanım ancak beni affettiğinde rahatlayacak, lütfen affet beni" dedi.

 

"Eğer ben seni affedersem senin vicdanın rahatlayacak öyle mi barbaros" diyerek sordum.

 

"Evet Lara, bir kuş gibi rahatlayacağım oldu mu ?" dedi barbaros sakince.

 

"Demek öyle, affetmiyorum seni barbaros şahin, başını her yastığa koyduğunda benim senin için boşuna döktüğüm gözyaşlarım gelsin aklına uyuyama, seni Allah affederde ben affetmem ahlarımda boğul" dedim bağırarak.

 

"Gel o ahlarda beraber boğulalım Lara kıraçoğlu istemez misin ?" diye sordu bağırarak.

 

"İstemez sen boğul barbaros şahin, şimdiden kolay gelsin sana, şimdi izninle odama gideceğim" dedim.

 

"Gidebilirsin demedim sana lara kıraçoğlu konuşmamız daha bitmedi" dedi bağırarak barbaros.

 

Bende aynı şekilde bağırarak "benim için bitti barbaros bırak beni gideceğim" dedim.

 

"Gidemezsin dedim sana Lara" dedi barbaros, kolumu tutup kendine çekti.

 

Kolumu çekince dengemi kaybedip barbaros'un dudaklarına yaklaştım ve olduğumuz yerde öylece kaldık...

 

~~~

Bölümü nasıl buldunuz ?

Yeni bölümde görüşmek üzere hoşçakalın ☘️

 

 

Bölüm : 05.12.2024 13:17 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...